Eğer ayrılmışsanız,
Ve bir gece yarısı aklınıza gelip ' Kaybedecek neyim var ki arayıp sesini duymalıyım' dediğiniz an,
'Aradığınız kişiye ulaşılamıyor' dan daha çok canınızı acıtacak bir şey varsa,
O da numaranın meşgul olmasıdır.
Çünkü o geceleri sadece sizinle konuşuyordur önceden.
Şimdi ise sizin yerinize geçmiş biriyle geçiriyordur gecelerini sizin onu aradığınızı bile bilmeden
İçim acıyor... Geçer elbet, geçer de, anlamsız bir yer de, unuttuğumu
sandığım bir yer de , yeniden sızlar.
Ama varsın sızlasın, sızlamadı mı;
kocaman sevilmiyor ki… ”
Ne yapacağını bilememek ne kadar kötü bir durum. Beyaz bir ışık arıyorsun
bazen, görüyorsun...
Siyahın yoğunlu eritiyor ışığı yine kör oluyorsun...
Nerdesin sen şimdi kim bilir? Neler yapıyorsun? Özlüyor musun beni?
Biliyormusun ben geceleri hep seninle konuşuyorum uzun uzun.. Seni Seviyorum diye
haykırıyorum. Dünya umurumda değil. Takmıyorum, düşünmüyorum hiçbir şeyi...
Sadece seni, sadece seni düşünüyorum ve ağlıyorum!!! Sırf senin yanında
olamadığım için ağlıyorum...
Bırakıp gittiğin, tüm kapıları yüzüme kapadığın günden beri aylar geçti...
Aylar geçti ama içimdeki sevgin hiç bitmedi… Beni sevmediğini, önemsemediğini bilmeme rağmen büyüttüm sevgimi.
Ama bu gece Vazgeçiyorum Senden...
Ben seninle olmak, seni yaşamak istiyordum...
Ama izin vermedin...
Bilmiyorsun ki geç zamanlar vardır... Ne yapsan affedilmeyecek, ne yapsan boş...
Nasıll ki Allahı görmeden sevdim
Seni de öyle sevdim
kusura bakma
Allahı daha çok seviyorum
seni bana versin diye dua`lar ediyorum
DUA`m olup kabulolurmusun acaba
/hasretim/
Seninle; görmeden sevmeyi, dokunmadanhissetmeyi öğrendim ben.
Hiç göremediğim ama daima hissettiğim gözlerinden bir yudum nefes alıp sana
yazıyorum yine.
Yürek mürekkebiyle yazılmış onca karalamaya inat seni yaşıyorum satırlarımda,
SeN ve BeN.
İki ayrı kentin sabahında aynı güneşle uyanan iki sevdalı.
İmkansızlığın içinde, yokluğun acı nefesinde "sevgiyi " soluyan iki yürek..
Boşver ..be bitanesi;
suyla ateşin, geceyle güneşin birbirlerini sevmesi gibi imkansız olsa da aldırma.
Biliyor musun bitanesi;yağmuru dilenen kuru toprak gibi her sabah hiç bilmediğim nefesini soluyorum ben.
Güneşi bekleyen kuru yaprak gibi akşam kızıllığında gelecekmişsin gibi hep seni bekliyorum