huseyinzora

huseyinzora

Üye
10.06.2005
Acemi Er
55
Hakkında

#12.10.2007 23:36 0 0 0
  • Karahallıyı birazdaha ayrıntılı tanımak isteyenler için biraz katkıda bulunmak istiyorum
    * COĞRAFYA
    *TARİH
    *ÖRENYERLERİ
    *EKONOMİ
    *ULAŞIM
    *TURİSTİK FAALİYETLER

    Bölümleri olmak üzere konusuna göre tanıyalım

    *COĞRAFYA




    KARAHALLI NEREDE BULUNUYOR ? COĞRAFYA

    Karahallı Türkiye'nin batısında Ege bölgesinde Uşak ilinin sınırları içinde bulunan bir ilçedir.
    Doğusu Sivaslı ,batısı Ulubey ,güneydoğusu Çivril -Denizli ve güneybatısı Bekilli -Denizli ilçeleri ile çevrilidir.
    Karahallı ilçe arazisi tipik Anadolu plato arazi özelliğine sahiptir.Arazilerinin yarısı tarım yarısı meşe ağacı ormanlarıyla kaplıdır. İlçenin toplam yüzölçümü 460 km² dir. Denizden yüksekliği 873 m dir.
    İlçe arazilerinden geçen tek akarsu Banaz Çayı dır ve Ege denizine Didim civarlarında dökülür.



    NÜFUS
    İlçe nüfusu resmi kayıtlara göre 10.300 olup fiilen 5500 kişi ikamet etmektedir. Karahallı dışında yaşayan Karahallı larla birlikte toplam nüfusu 35 - 40 bin civarındadır. Karahallı ya bağlı köy adedi 14 olup toplam köy nüfusu 11000 civarındadır.



    IKLIM
    İlçe ve bölgesi Anadolu kara iklimi ile Akdeniz iklimi arasında geçiş alanı özelliğine sahiptir.
    En sıcak aylar temmuz -ağustos en soğuk aylar ocak - şubattır.
    İlkbahar yağışlı ve ılık , yaz genellikle sıcak ve kurak , sonbahar yağışlı ve ılıman , kış yağmur , karlı soğuk geçer.Kanyon bölgesinde iklim yazın sıcak içerlerde serin geçer.
    Banaz Çayı haziran - ekim ayları arasında yüzme ve diğer spor dalları için elverişlidir.

    *TARİH

    Bölge milattan önce 4000 yıllarından itibaren yerleşim bölgesi olarak kullanılmıştır. Hitit ler M.Ö.1800 yıllarında Anadolu'ya hakim olmuşlardır. Bu devirden kalma seramiklere Tatar ve Yayalar kasabaları arasındaki Sıktırma ve Kömürlük Kası ile Ağaçbeyli kasabasında Gavur Kuyusu mevkiinde rastlanmıştır. M.Ö.1200 lerde Balkanlardan gelen Frigyalılar Hitit şehirlerini ele geçirip bölgeye yerleşmişlerdir. M.Ö.670 yılında Lidyalılar Frigya krallığını yıkarak bu bölgeye hakim olmuşlardır. Tarihte madeni parayı ilk defa kestirip kullananlar Likyalılardır. Likyalılar Efes ve Milas tan başlayan başkent Sard dan geçip Uşak üzerinden orta Anadolu Kızılırmak üzerinden Mezopotamya ya kadar uzanan Kral Yolunu yapmışlardır.Bu yolun bir bölümüde Karahallı sınırlarından Cılandras dan geçmektedir. Bölge M.Ö.547 de Pers imparatoru Kirus ile Perslerin eline geçmiştir. M.Ö.324 Büyük İskender Persleri mağlup ederek Makedonya devletini kurmuştur.M.Ö.260 Bergama Krallığı ve M.Ö.132 ile M.S.395 Yıları arasında bölge Roma İmparatorluğu hakimiyetinde kalmıştır. Bölgede M.S. 165 yılında Pepouza şehri kurulmuştur. Bölge M.S 395 den 1072 ye kadar Bizans hakimiyetinde kalmıştır.1071 Malazgirt te Selçuklu Türkleri ile Bizanslılar arasındaki Türklerin zaferi ile sonuçlanan savaştan sonra bölge Selçuklu imparatorluğu hakimiyetine girmiştir. 13 Yüzyılda da Türkler bölgeye gelip bugünkü Karahallı şehrini kurmuşlardır. 13 - 14 yüzyıl Germiyanoğulları hakimiyeti 1429 yılından itibaren Osmanlı imparatorluğu ve 1922 istiklal savaşından sonra Türkiye Cumhuriyeti içinde varlığını sürdürmektedir.

    *ÖRENYERLERİ

    PEPOUZA



    ŞEHİR NEREDE ?

    Pepouza şehri Karahallı ilçe bölgesinde şehir merkezinden 16 km mesafede Karayakuplu köyü Ulaş mevkindedir. Cılandras köprüsünün batısındadır. Şehir M.S 165 lerde kurulmuş , M.S 560 yıllarında Romalılarca yıkılmıştır. Şehir 12 hektarlık bir alanda kurulmuş olup üzerinde 6 binden fazla insan yaşamıştır.



    TARİH

    Hırıstiyanlığın 7 ci mezhebi olan montanizmin merkezi Pepouza dır. Çok yakınlarında Tymion şehri vardır.

    1999 yılında Uşak Susuzören köyünden köylülerce Uşak arkeoloji müzesine bir kitabe getirilir . Kitabede fazla vergilerden şikayetci olan Tymion halkına ,Roma imparatoru Septim Sever in şu emirleri okunur. "Verginizi ödemeye mecbursunuz. Vergiler çok ağır değil." Tymion halkına yazılan bu yazıdan hareketle , Tymion ve Pepouza şehirlerinin birbirlerine yakınlığı dolayısiyle arkeolojik çalışmalar yapılır.

    Amerikalı ve Alman arkeologların çalışmaları sonunda kayıp şehir Pepouza bulundu . Topoğrafya ile yapılan çalışmalarla yeraltında bulunan şehir planı ortaya çıkmıştır. M.S 165 te kurulan şehir M.S 560 larda Roma imparatoru Jüstinyen nin (517 - 565) emriyle montanizme son vermek için yıkılmıştır .



    MONTANİZM

    Montanizm İsa dan sonra Frikya bölgesinde M.S165 lerde ortaya çıkmıştır. Kurucusu rahip Montanus olup refakatinde rahibeler Presilya ve Maksimilya olmuştur. İlk dönem hıristiyanlık mezhebi olan Montanizm Frikya uygarlığında ana tanrıça Kibele kültüründen etkilenmiştir . Kadınlara önem veren bu mezhep kadınların rahipler kurulunda yer almasını kabul eden tek mezheptir . Kadınlara toplumda ve kilisede eşit rol vermiştir.

    Kadınlara büyük önem veren , laiklik prensibi uygulayan bu mezhep , kilise konsülleri tarafından kabul edilmemiştir . Bu mezhep hızla Constantinople ve Roma ya kadar yayılmış olup , kilise bu mezhebi yasaklamıştır . Bu mezhebe ait kitaplar yakılmış , mezhep üyeleri yakalandıkları yerde ölüm cezasına çarptırılmışlardır. Kilisenin yasakladığı bu mezhebi, Roma imparatoru Jüstinyen (517 -565) Efes ten ordusunu Pepouza ya göndererek , Romalılar Pepouza şehrini yıkıp mezhep üyelerinin kadın erkek hepsini yok etmişlerdir.

    Bugün dünya üzerinde bu mezhebe bağlı kimse kalmamış olup , tarihe karışmıştır.



    2-BÜYÜK KANYON - BANAZ ÇAYI




    Ilçenin 14 km kadar kuzeyinden geçen Banaz Çayı Murat dağı eteklerinden çıkar. Bu çay Banaz -Sivaslı -Karahallı -Ulubey ilçeleri sınırlarından geçip kuzey güney istikametine devam eder.

    Güney -Denizli ilçesi yakınında Mildi -Medale de Büyük Menderes nehri ile birleşir. Bu iki nehrin birleştiği yerin aşağı bölgesinde Adı Güzel barajı vardır ve Banaz Çayı bu baraja dökülür.

    Büyük Menderes nehri Ege bölgesini geçerek antik Didim şehri yakınlarında Ege denizine dökülür.

    Bölgeden geçen bu çay ve onun geçtiği büyük kanyonun uzunluğu 75 km dir.



    CILANDRAS KÖPRÜSÜ




    Karahalli ilçe bölgesinde bulunan bugünde insanların kanyonu geçmesini sağlayan mimarlık harikası bir köprüdür .Uzunluğu 75 km olan büyük kanyonun en dar bölgesinde inşaa edilmiştir.

    Likya kralı Gyges M.Ö 670 -652 yıllarında yaptırdığı kral yolunun bir parçasıdır.

    Köprünün eni 1.75 m, uzunluğu 24 m ve derinliği 17 m dir. Bu köprüden takriben 1.5 km ilerde kanyonun en dar bölümünün bitiminde aynı dönem yapımı ikinci bir köprü daha vardır.Bu köprünün uzunluk ve yüksekliği ile ilgili detaylı bilgi yoktur. Bu köprünün iki bağlantı ayağı vadinin yamacında, ortadaki temel ayağı nehir yatağı yanındadır. Doğal sel felaketi, deprem veya Romalılarca yıkılmış olabilir.

    Bu köprünün inşaasında kullanılan köprüye ait taşlar geniş bir alanda dağınık durumdadır.

    Orta temel ayağı zamana direnmektedir.



    CILANDRAS KÖPRÜ VE VADİNİN ÖNEMİ

    Takriben 2 km uzunluğunda olan bu vadi büyük kanyonun en dar kısmıdır. Geçit vermesi çok zor olan dar ve yüksek olan bu bölge bir kale gibidir.Likya döneminden beri savunma yeri olarak kullanılmıştır.

    Vadi boyunca kayalar oyulmuş yol yapılmıştır. Bu yol bir insanin geçebileceği genişliktedir.

    Bu yolun yarısı sağlam ve kullanılabilir durumdadır. Özellikle Romalıların zulmünden kaçan Hıristiyanlar, Montanizm mezhebi üyeleri burada saklanmışlardır. Kanyonun her iki girişi kendi askerleri tarafından savunulup, varlıklarını korumuşlardır.Vadi boyunca kaya mezar, harabe, mağara ve yol vardır.

    Vadinin çok dar 25-50 m ve yüksek olması dolayısıyla ,vadi güneşi kısmen görür. Bu olgu vadi içersindeki ağaç ve bitki örtülerini etkilemiş olup çok çeşitli ağaç ve bitki örtüleri vardır.

    Yeşil renginin her tonu burada görülür .Bu yeşillik kendini suya yansıtır, su yeşil ve turkuaz renktedir. Su 30 cm ile 2 m derinlik arasında değişir,akıntı bazı yerlerde çok kuvvetlidir.

    Su içinde tatlı su balıkları vardır ve balıkçılık yapılır.Bu doğal ortamda çok çeşitli kuş ve kelebek yaşamaktadır.Bazı kısımlarda yeşil alanlar olup piknik için müsaittir.

    Yüzmek için su çok temiz ve akıntılıdır.Vadi genişleyerek devam eder.Bu bölgelerde antik Pepouza harabeleri vardır.Çevrede üzüm bağları ve çok zengin meyve ağaçları bulunur.





    3. SEBASTE - SİVASLI






    Karahallı dan 32 km uzakta bir Frikya şehridir. Daha sonra Likya , Roma ve Bizans lılarca imar edilip kullanılmıştır.Çevresinde antik çağdan 2 adet tümülüs bulunmaktadır. Roma dönemine ait 2 kilise arkeolojik çalışmalarla gün yüzüne çıkarılmıştır.

    Bitişikteki Selçikler köyü çok güzel tipik Anadolu beldesidir. Adet ve örfleriyle ,ayakta kalan güzel evleriyle görülmeye değer bir beldedir.





    4. BLAUNDOS - ULUBEY





    Karahalli ya 43 km mesafededir. Sülümenli köyünün kuzeydoğusuna düşen bir yarımada şeklinde çevresi kanyon ve dere ile çevrili arazi üzerine kurulmuştur. Şehrin kuruluşu Helenistik çağda gerçekleştirilmiştir.

    Makedonyalılar kendi adlarına para bastırmışlar ve kendilerine Makedonyalı Blaundos lular demişlerdir.

    Kalenin etrafı 2 ayrı sur ile çevrilidir. Giriş kapısı dört köşe iki büyük kuleden yapılmıştır. Kalenin girişinde dışarıda ayakta duran bir kemer vardır. Şehrin iç kısmında tapınak, idari binalara ait yıkıntılar ve vadide tiyatro bulunmaktadır. Uzaktan kanyon daki yerleşim alanları ve mezarlar görülür.



    5. HASKÖY ASARI

    Banaz Çayı eteklerinde bir kanton görünümünde olan bölgede dik yamaçların üst kısmında büyük kaya mezarlığıdır. Hz. İsa ve meleklere ait resimler bulunmaktadır.Romalıların zulmünden kaçan Hıristiyanlar buralarda ibadet etmiş , yaşamışlardır.

    *EKONOMİ

    Karahallı da ekonomi tekstile dayanmaktadır.Ilçedeki tekstil üretimi Osmanlı İmparatorluğu döneminde el tezgahları ile başlamıştır.Dokumacılık temel gelir kaynağıdır. El tezgahları ile başlanılan tekstil sanayi zamanla teknolojiye ayak uydurmuştur. Bugün bilgisayarlı hızlı üreten bir yapıdadır.

    Elle dokunan tezgahlarda peştamal, tülbent, üstlük , kaput bezi üretilmiş olup, daha sonra her alanda kullanılan kaput bezi üretimine hız verilmiştir. İlçedeki tekstilci işadamları teknolojik gelişmelere ayak uydurmuşlar ve Karahallı da her türlü tekstil üretimi yapabilecek tecrübe, birikim ve imkanlara sahip olmuşlardır.Karahallı Türkiye nin en önemli tekstil üretim merkezlerinden biri konumundadır.

    İlçede tahminen 1000 - 1200 adet tezgah bulunmakta olup , Üretim ufak atölye ve büyük modern fabrikalarda yapılmaktadır. İlçe pamuklu dokuma sanayi uluslararası piyasalarla iş yapma yönünde ilerlemektedir.

    İlçe bölgesinde tarım ikinci planda kalmış olup, sulama olmaksızın tarım yapılır.

    Bölgede buğday.tütün ,mercimek ,nohut, pamuk ,haşhaş, susam gibi ürünler yetiştirilir. Bölgede çok çeşitli kırmızı ve beyaz üzüm bağları bulunur. Bölgede üretilen üzümler 17 km uzaklıktaki komşu ilçe Bekilli de şarap yapılır. Bölge şarabı çok kaliteli ve meşhurdur.

    *ULAŞIM


    KARAHALLI YA NASIL GİDİLİR ?

    İlçeye en yakın havaalanları

    İZMİR 276 KM, ANTALYA 284 KM, DENİZLİ 95 KM, DALAMAN 342 KM, BODRUM 335 KM, İSTANBUL 570 KM

    Direk otobüsler


    Her gün
    İstanbul -Karahallı
    İzmir - Karahallı
    Antalya - Uşak - Karahallı
    Denizli - Karahallı
    Her saat otobüs
    Uşak -Karahallı



    HÜSEYİN ZORA
#12.10.2007 09:42 0 0 0
#12.10.2007 08:58 0 0 0
#21.02.2006 20:39 0 0 0
#09.12.2005 20:31 0 0 0
#25.11.2005 21:28 0 0 0
#25.11.2005 21:22 0 0 0
#25.11.2005 21:15 0 0 0
#25.11.2005 21:00 0 0 0
#25.11.2005 20:57 0 0 0
#25.11.2005 20:51 0 0 0
#25.11.2005 20:43 0 0 0
#25.11.2005 20:38 0 0 0
#25.11.2005 20:28 0 0 0
#25.11.2005 20:24 0 0 0
#25.11.2005 20:21 0 0 0
#25.11.2005 20:16 0 0 0
#25.11.2005 20:07 0 0 0