Içli bir siir gibi bakiyorsun. Yasanmis ne varsa bilen, yasanacak ne varsa kaygilanan.
Gözlerinden bir nehir gibi akiyor hüzün. Yüzüme, ellerime bulasiyor.
Konusamiyorum. Her kelime ya asili kaliyor ya da ben vazgeçiyorum& Ne faydasi var ki diyorum konusmanin, bilinenleri, bilinmek istemeyenleri tekrar tekrar anlatmanin? Bir biçagi batirip ete kanatmaktan ne farki olacak kelimelerin?
Unutmaktan medet ummak lazim bir kaç nefes alis verislik zamanlarda... Sonra yeniden ayni döngüye girilecek nasil olsa. Hiç bilmemis olmanin imkansizligini özlüyorum. Seni benden baska kimsenin sevmemis oldugunu düsünmek istiyorum.. Gözlerine bakarken benim hissettiklerimi hiçkimsenin yasayamayacagini bilmek istiyorum.
Sorularin anlami yok artik bu zaman diliminde& Cevapsiz, öksüz sorular birakmanin acisini eklemenin kendimize& Anlami olan tek sey sensin, anlami olan tek zaman parçasi su an&
Keske bir tablo gibi olsaydi sevdamiz, çizilse boyansa ve öylece kalsa idi... Yasanmisliklarimizi hiçbir sey degistiremeseydi& Yasansaydi ve öylece kalsaydi& Oysa ben daha simdiden sensiz gecelerimin karanligina gömülmüs, yasadiklarimizla avunamaz haldeyim. O gün sana elimdeki boncuklarla kalpler yaptigimda bana bakisinin güzelligi bile avutamaz artik beni. Çamurlanmis bir ayakkabi, yirtilmis bir kagit ve hatta ezilmis kuru bir yaprak gibi kalmaya mahkumlar artik.. Yasandiklari anin güzelligini unutmus gibiler su halleriyle.
Almak ister gibisin üzerimden yükümü& Yapamayacagini bile bile çabalar gibi bakislarin.. Konusmadan, dinlemeden, söylemeden... Seni anladigimi biliyorsun& Seni anlayip, seni suçlardan arindirip daha fazla aci çektigimi de.. Biliyorsun, öfkelenebilsem biraz isimin kolaylasacagini lakin daha derinlere çeken bir sakinligin beni sardigini&
Ne yapmali?& Saniyeler dolusu, yillar gibi gelen o düsüncelerin sular gibi berrak ve hizli aktigi zamandan atmali kendini disariya ama nasil? Birimiz bulsak cevabi& Ne kadar bulamazsak o kadar uzar düsünceler, kesip atmazsak bir yerlerden biliyoruz basimiza gelecekleri& Kesip atarsak da ne kadar eksilecegimizi&
Ne yapmali?& Çektigimiz ve çekecegimiz acilarimizin enini boyunu ölçmek ne kazandirdi bize? Unutmak daha kolay olsaydi girer miydik bunca zahmete?
Bu geceyi yasamamis olmayi isterdim. Öylece bakismadan, konusmadan çekip gitmeni& O zaman senden nefret edebilirdim& Ask yok diyebilir, kendimle seni kurban ettigim küçük oyunlar oynayabilirdim... Oysa simdi, su dakikalari yasamak senden nefret etmekten bile zor. Ayriligin tam öncesi& Bir adim öncesi ne kadar varsan, bir adim sonrasi o kadar ayrilik.... Tam ortada soguk bir çizgi gibi duruyor, su an&
Ben yine de git istiyorum artik&Beni, bana verdiklerini düsünmeden& Kendini alip da git istiyorum& Bir an önce o aciyi hissetmek yine o aksamlardaki gidislerinde oldugu gibi kafeste serçe gibi çarpmak istiyorum odanin duvarlarina kanatlarimi& Gece daha çok uzun& Ne kadar kalirsan yoklugun o kadar büyüyecek biliyorum& Hadi kendini al, gecemden al ve git& Bundan baska yol olmadigini bilmek, ayriligin kendisinden de çok aci veriyor bana&