Üstün veya özel yetenekli çocuklar

Son güncelleme: 06.10.2009 22:11
  • Üstün veya özel yetenekli çocuklar, özel eğitim ve faaliyetlere ihtiyaç duyan çocuklardır



    Üstün veya özel yetenekli çocuklar; Zeka, yaratıcılık, sanat, liderlik kapasitesi veya akademik alanlarda yaşıtlarına göre yüksek düzeyde performans gösterdiği; alan ve konu uzmanları tarafından tanımlanan çocuklardır
    Üstün veya özel yetenekli çocuklar, yeteneklerini geliştirmek için özel eğitim ve faaliyetlere ihtiyaç duyan çocuklardır
    Okul öncesi dönemde, üstün veya özel yetenekli çocukların genelinde gözlenen özelliklerinden bazılarını, onları tanıma ve toplum içerisinde onlara karşı bilinçli yaklaşımlar geliştirebilmek amacıyla, uygulama örneklerinden yola çıkarak, incelemek gerekir
    Üstün yetenekliler eğitiminin genel eğitim içinde farklı model ve yaklaşımlarla uygulanmakta olduğu bazı batılı ülkelerde bu tür çocukların tanılanması, üstün ya da özel yetenek alanlarının belirlenmesi amacıyla bu tür çocukların sıkça gözlenen özelliklerini içeren çok sayıda liste hazırlanmıştır Yeteneğin tanımının ve ortaya çıkış biçiminin kültürlere göre farklılık gösterdiği de göz önüne alındığında; değişik yaş grupları, cinsiyet, ailenin içinde bulunduğu coğrafi ve sosyoekonomik koşullar gibi pek çok faktör listelerin neden bu kadar çok ve çeşitli olduğunu açıklayabilir Bu çalışmada Türkiye'de en yaygın biçimde gözlenen özelliklerden oluşan bir örnek liste sunulmaktadır Bu listenin tanılama için kullanılabilecek bir araç gibi görülmemesi, ailelere potansiyel üstün yeteneklilerin muhtemel özelliklerine dair fikir veren bir liste olarak düşünülmesi gerekir

    Erken gelişim özellikleri

    Erken yürüme, erken konuşma gelişmiş dil, yüksek enerji ve hareket düzeyi, okuma ve bilgiye ilgi, gelişmiş bellek, özerklik, duyarlılık

    Genel özellikler

    Merak, soru sorma, geniş ilgi alanı, yoğunlaşabilme, yüksek enerji düzeyi, güçlü bellek, hızlı öğrenebilme, gelişmiş dil becerisi, geniş bilgi tabanı, gözlem gücü, analiz gücü, akıl yürütebilme, problem çözebilme, düşünme becerilerini kullanabilme, soyut düşünebilme, akademik başarı, kitap okumaya düşkünlük, yoğun etkinlik, geniş hayal ve imgelem gücü, yaratıcılık, bağımsız çalışabilme, gelişmiş mizah duygusu, bir yetenek alanında üstün performans, ilgisiz gibi görünen şeyler arasında ilişki kurabilme, kendini ifade edebilme

    Duyusal özellikler

    Öğrenmekten zevk alma, kendine güven, yüksek motivasyon, yenilikten hoşlanma, kendisiyle ilgili farkındalık, sebat, kendini kontrol edebilme, empati (kendini başkasının yerine koyabilme), risk alabilme, maceraya atılabilme, keşfetmekten hoşlanma, yalnız kalmaktan hoşlanma, estetik duyarlılık, belirginsizliğe açıklık, güçlü sezgi, tekdüzelikten sıkılma, özgünlüğe yönelme, liderlik, dünya sorunlarına ilgi, duygusal tepkilerinde aşırıya kaçma, yoğun ilişkiler kurabilme, sürekli gelişme arzusu, gelişmiş ahlaki değerler, haksızlığa katlanamama, doğaya ilgi
    Daha önce de belirtildiği gibi, bu özellikler tüm çocuklarda belli bir ölçüde gözlenebilen özelliklerdir Üstün yeteneğin bir göstergesi olabilmesi için bu özelliklerden birçoğunun çocukta ilgili yaş grubunun doğal olarak gösterdiği ölçülerin üstünde ölçülerde gözleniyor olmasıdır Yıllardır üstün yeteneklilerle çalışmanın sonucu en yalın tanı ölçütü olarak dikkate alınan özellikler şunlardır

    • En az bir yetenek alanında yaşıtlarının üstünde performans,
    • Dile hakimiyet,
    • Merak ve bazı konulara yoğun ilgi,
    • Çabuk öğrenme,
    • Güçlü bellek,
    • Yüksek düzeyde duyarlılık,
    • Özgün ifade biçimleri,
    • Yeni ve zor deneyimleri tercih,
    • Kendisinden büyüklerle arkadaşlık,
    • Yeni durumlara uyum sağlama,
    • Okumaya düşkünlük

    Çocuğun üstün yetenekli olarak tanılanması, dolayısıyla bir üstünlük sıfatı ile damgalanması hem çocuk hem de ailesi için sorunlar yaratmaktadır Burada verilmesi gerekilen en önemli mesaj, üstün yeteneğin çeşitli alanlarda, farklı boyutlarda ve farklı derecelerde ortaya çıkabileceği yönündedir Dahi ya istisnai düzeyde üstün yetenekli az sayıda çocuğun dışındakilerin bu alanlardan birinde ya da bir kaçında üstünlük göstermesi beklenir
    Dolayısıyla bazı çocuklar üstün yeteneklidir Ancak, yeterli koşullar sağlanmadan ve yeterli nitelikte çok yönlü ölçmeye dayandırılmadan çocuğa "Üstün yetenekli" etiketini yapıştırmak ek sorunlar çıkartır Çünkü bu etiket çocuğun üstün olmadığı alanlardaki performansına ilişkin yanlış ve haksız beklentilerin doğmasına yol açabilir Bu da çocuğun kendine güvenini yitirmesine, kendini ortaya koymaktan kaçınmasına, saldırgan ya da içe dönük tavırlar geliştirmesine neden olabilir
    Benzer bir biçimde ailedeki diğer çocuklar, sınıftaki "Üstün" olmayan öğrenciler ve oyun arkadaşları içinde bu etiket taşınması güç beklenti çarpıklıkları yaratır Bu tür çocuklarla nasıl başa çıkılacağını bilemeyen anne-baba, öğretmen ve okul yöneticilerinin durumu da zordur Özellikle, anne ya da babanın çocuğun üstün özelliğini kendi olağan dışı özelliklerinin bir tezahürüymüş gibi algıladığı ya da bu özelliği bir çıkara dönüştürme çabasına giriştikleri durumlarda, üstün yeteneğin varlığı daha geniş bir grubun tepkisi ile karşılanır Üstelik ülkemizde üstün yeteneklilere yönelik örgün ya da yaygın öğrenim kapsamında hiç bir uygulama bulunmadığı için bu üstünlük etiketinin altı doldurulamamakta; zaten farklı fırsatlar yaratılamadığı için kendini gerçekleştirme olanağı bulamayan üstün yetenekli çocuk, bu etiket yüzünden daha da büyük bir var olma, "Kendi olma" mücadelesi vermek zorunda kalmaktadır
    Üstün yetenekliler konusunun ülkemizde bu denli göz ardı edilmesinin arkasında bu alandaki bilgisizliğimizin ve sorunlarla yüzleşme yerine onları yok sayma eğilimimizin yattığı düşünülebilir Oysa doğal ve kaçınılmaz olarak bizim ülkemizde de artık görmezlikten gelinemeyecek kadar çok sayıda üstün yeteneklerle donanmış çocuğumuz var Onlara yardım etmediğimiz, destek sağlayamadığımız zaman kaçınılmaz olarak zarar veriyoruz demektir Onlarla birlikte daha güzel yaşamayı öğrenmek zorundayız
    Her şeyden onlara önce bir birey oldukları ve birey olmanın getirisi olarak, farklılıkların olabileceği hissi verilmelidir Başarılı oldukları ya da olacakları için değil, bir birey olarak, her halükarda, onlara değer verildiği, tam anlamıyla hissettirilmelidir Sevgiyle....

    Not: Tanı için erken çocukluk dönemi veya okul öncesi dönemde bağlı bulunulan rehberlik araştırma merkezlerine başvurulabilir



    nneyizBiz / Özel Eğitim Uzmanı Veli Derin



#06.10.2009 22:11 0 0 0