Lanet Olsun...

Son güncelleme: 21.12.2006 18:11

MiSS-FENER

Lanet olsun...
20.12.2006 Gürcan Bilgiç

Son iki haftada yaşananlara bakın. Sakinliğinizi korumak ve olaylara daha duru bakmak gibi bir düşünceniz yoksa, onlarca komplo teorisinin içinde buluyorsunuz kendinizi.

Halbuki hepimizin ortak keyfi olan futbolun, aslında sahada değil de, masa başında oynandığına inanmamak için ciddi bir psikolojik destek almak zorunda. Bu karışıklığın nedeni Haluk Ulusoy, Aziz Yıldırım mücadelesi mi, yoksa Fenerbahçeyi geri çekmek adına, birden fazla kurumun katıldığı bir organizasyon mu? Veya bunların hepsi bir tesadüf mü? Ya da rüya deyip geçelim mi?

İşin içinden çıkma adına gösterilecek çaba yeterli olmayacak. Çünkü son on yılda hepimiz lig'de alınan sonuçların gerçek olduğuna inandırılmadık. Maçtan sonra yapılan açıklamalar veya televizyon programlarının ardından. Her kötü sonuç sonrasında yöneticilerin bize gösterdiği hedeflerden. Veya borazancıların dalkavukluğu içindeki yorumlardan kaçamazdık.

Bize hep dediler ki; Biz aslında kazanırdık. Ama O buna engel oldu
Nerden çıktı bu

Kimdir, nedir, nasıl bulunur, nerelerde yetişir, neyle beslenir? Son 10 yılın aktörleri arasında genelde tek karakterde buluşuyor onun kim ve ne olduğunu biliyoruz. Ve nedense hep görevdeyken, bizler hep bir şeylerden kuşkulanıyoruz, güvenmiyoruz ve kavga ediyoruz. Son olaylara bakın. Sakin olalım.

Ne zaman çıktı meczup orta ve ne zaman başladı ceza yağmuru. Fenerbahçe dört puan farkla liderdi. Saracoğlunda Galatasaraya karşı kazanarak yedi puana çıkardı farkı.Ne dedi Adnan Polat, Hakem baskı altındaydı. En az beş maç ceza verilmeli Ne yaptı Federasyon, Ankaragücü maçında facia bir hakem yönetimi, ardından Galatasaray ve Beşiktaşın hakem hataları ile kazandığı maçlar ve yine ardında üç maçlık seyircisiz oynamama cezası. Peki bunlardan sonra şikayetçiler ne dedi. Hiçbir şey Çünkü onların hakemleri baskı altında değildi. İnsanca yaptılar hatalarını

Fenerbahçe yöneticileri detaylı bir toplantı düzenlediler. Ligden olay örnekleri gösterdiler. Alınan cezaları belirttiler. Aynı suça, farklı ceza uygulandığını kanıtladılar. Ve hala federasyonun tarafsız olduğuna inanmamızı, olaylara ön yargısız bakıldığını anlamamızı bekliyorlar.

Milyonların sabah neşesini kaçırdıkları umurlarında değil. Kendi küçük beyinlerinde, kendi küçük mücadelelerini yapıyorlar. Bunu yönetenler yapıyor. Hem futbolu, hem de kulüpleri yönetenler.
Sahada kazanıp, mağlup etmek yetmiyor onlara.

Bırakmıyorlar bizleri dürüstçe oynayalım, bükemediğimiz eli öpelim. Sadece seyirci olmak zorundayız. İsyanımız için kalemlerimizi oynatıyor, birbirimize dert yanıyoruz. İnsanları haksızca kazanca sevinir hale getirdiler. Hem de yüce Rabbın ismini ağızlarından ayırmadan.

Lanet olsun onlara....