Atasözleri Ve Anlamları - A'dan Z'ye En Güzel, Kısa, Uzun Türkçe Atasözleri ve Atasözü Örnekleri
Atalarımızın geçmişteki tecrübe ve birikimlerinin günümüze kadar ulaştığı öğüt dolu sözlere atasözü adı verilir. Kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan atasözleri, günlük hayatımızda da sıkça duyduğumuz ve özellikle sosyal medyada daha çok karşımızda çıkmaktadır. Atasözleri ve anlamları ile en güzel, kısa, uzun öğütlü sözlere bu başlık altından ulaşabilirsiniz. Türkçe Atasözleri sözlüğü ve atasözü örnekleri için ayrıntıları inceleyebilirsiniz. En güzel, kısa, uzun atasözleri ve anlamları ile örnekleri
Atasözleri, atalarımızın tecrübe, birikim ve uzun deneyimlerden yararlanarak söylemiş olduğu kısa, uzun ve öğüt dolu sözlerdir. Toplum tarafından benimsenmiş ve ortak olarak kullanılan kalıplaşmış sözcükler olarak da bilinir. Bir toplumun duygu, düşünce ve kültür yapısını yansıtmaktadır. Kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan atasözleri sözlüğü ve atasözü örnekleri için doğru yerdesiniz. En güzel, kısa, uzun Türkçe Atasözleri ve anlamları bu başlık altında yer alıyor. En güzel atasözleri ve anlamları için ayrıntıları inceleyebilirsiniz.
ATASÖZÜ NEDİR?
Atasözü, geçmişten günümüze kadar gelen ulaşan kalıplaşmış sözlerdir. Türkçe'de ''sav'' ve''irsal-i mesel'' olarak da adlandırılmaktadır. Atamalarımızın uzun deneyimlerden yararlanarak tüm bilgi ve tecrübelerini aktardığı bu sözler günümüzde de sıkça karşımıza çıkmaktadır. Eğitim ve öğretim hayatımızın yanı sıra sosyal medyada da birçok atasözüne rastlamak mümkündür.
Atasözleri kalıplaşmış ve mecaz anlam kazanmış sözlerden oluşmaktadır. Bir toplumun duygu, düşünce, inanç ve kültür yapısını oluşturur. Toplum tarafından benimsenmiş ve ortak olarak kullanılan sözlerdir.
Varlıklar için bir sıkıntı söz konusu olan durum, yoksulluk ve sıkıntı içinde yaşamakta olan kişi için kaygı verecek ve sıkıntı içinde yaşamakta olan kişi için kaygı verecek bir şey değildir. O, bu yaşantıya alışıktır.
Atasözleri Ve Anlamları - A'dan Z'ye En Güzel, Kısa, Uzun Türkçe Atasözleri ve Atasözü Örnekleri
Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır.
Görmemiş kişi, rastlantı olarak layık olmadığı bir duruma kavuşsa bu durum kendisinin hakkı imiş gibi aptalca böbürlenir.
Abdal düğününden, çocuk oyunda usanmaz.
Bir kimse sevdiği işi döne döne ve uzun süre yapmaktan bıkmaz.
Abdalın dostluğu köy görününceye kadar.
Çıkarı dolayısıyla size yakınlık gösteren kişi, işini yürütecek başka yollar bulunca sizinle ilgisini keser.
Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır (yolda olur) .
Çıkarcı kimsenin arkadaşlığı işi bitinceye kadardır.
Abdalın yağı çok olursa gah borusuna çalar, gah gerisine (Çobanın yağı çok olursa çarığına sürer)
Varlıklı, ama akılsız ve hesapsız kişi, malını gereksiz yerlere harcar, telef eder.
Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış
Aç olan kimse, ne türlü rahatlık sağlanırsa sağlansın, dinlendirilemez; uyuyamaz. Bir gerekseme içinde bulunan kimse, ancak onun giderilmesiyle rahata kavuşturulabilir.
Atasözleri Ve Anlamları - A'dan Z'ye En Güzel, Kısa, Uzun Türkçe Atasözleri ve Atasözü Örnekleri
Baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana
Baba malına güvenip kazanç yolunu tutmamak çok yanlıştır. Baba malının değeri pek bilinmediği gibi hazır mal da çabuk biter.
Babamın (anamın) öleceğini bilseydim, kulağı dolu darıya satardım ı
İnsan en değerli bir malının karşılıksız olarak elinden gideceğini, kaybedeceğini bilebilse, onu yok denilecek kadar az para ile satmak ister.
Babanın sanatı oğla mirastır
Çocuk daha küçük yaşta ister istemez babasının sanatı ile ilgilenir.
Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babayı bir salkım üzüm vermemiş
Çabalama ile çarık yırtılır
Olmayacak işi zorla yapmaya çalışan zarara uğrar.
Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme
Kişi, çağrıldığı yere gitmelidir. Bu en azından bir nezaket gereğidir; ödev de olabilir. Çağrılmadığı yere gitmemelidir. Gitmek, yüzsüzlük ve arsızlık olur.
Atasözleri Ve Anlamları - A'dan Z'ye En Güzel, Kısa, Uzun Türkçe Atasözleri ve Atasözü Örnekleri
Çaputluya çalı düşman
İyi giyimlilerin giysilerinden kaza eksik olmaz.
Yoksullar varlıklarından bir şeyler koparmaya çalışırlar.
Çarık çarıkla, sarık sarıkla
Kişi kendi düzeyindeki kimselerle arkadaş olur.
Çarşı iti ev (koyun) beklemez
Başıboş gezmeye alışanlar, disiplinli iş yapmaya gelemezler.
Çatal kazık yere batmaz
Birden çok kimsenin söz sahibi olduğu iş yürümez.
Davulun sesi uzaktan hoş gelir
İçindekilere hiç tat vermeyen, onları rahatsız eden kimi işler vardır ki uzakta olanlara kolay, hoş ve sevimli gelir. Ne zaman ki işin içine girerler, işte o zaman gerçeği görüp yanıldıklarını anlarlar.
Atasözleri Ve Anlamları - A'dan Z'ye En Güzel, Kısa, Uzun Türkçe Atasözleri ve Atasözü Örnekleri
Değirmen iki taştan, muhabbet iki baştan
Birlikte iş görmek, birlikte yolculuk etmek, birlikte yaşamak isteyen karı-koca gibi insanlar arasında öncelikle bir uyumun olması şarttır. Bu uyum da karşılıklı saygı ve sevgi temeline dayanır. Tek taraflı sevgi ve saygı uyumu sağlamaya yetmez, ortada düzen diye bir şey kalmaz, kurulan beraberlikten de hayır gelmez.
Deli deliden hoşlanır, imam ölüden
Kişiler, her bakımdan (mevki, yaş, fikir, duygu, eğitim v.b.) kendilerine benzeyen, uygun olan ya da yarar yağlayabilecekleri kimse ve şeylerden hoşlanıp onlara yaklaşırlar.
Ecel geldi cihana, baş ağrısı bahane
Her canlı gibi insan da yaşar ve ölür. Her insanın da Yüce Allah tarafından takdir edilmiş bir ömrü vardır. İnsan bunu ne uzatabilir ne de kısaltabilir. Ecel saati gelen kimse bir nedenle ölür. Ancak ölüm nedeni olarak gösterilen hastalık, kaza gibi bir şeyler aslında bir bahanedir. Asıl neden kişinin kendisine takdir edilen yaşam süresinin dolmasıdır.
Eceli gelen köpek cami duvarına işer
Tutum ve davranışlarıyla herkesin nefretini kazanmış, büyük bir cezayı hak etmiş ve çaresiz kalmış kimse, şaşkınlığa düşer; sanki hak ettiği cezanın biran önce uygulanmasını ister gibi daha büyük suçlar işler; kendisini yargılayacak kimselere çatar, onları kötüler, öfkelerini üzerine çeker. Bütün bu hareketleri onu kötü bir sona ulaştırır.
Eden bulur, inleyen ölür
Bir durumun nasıl sonuçlanacağı olayın gidişatından bellidir. Birilerine kötülük yapmayı kural edinenler, yaptıkları kötülüğün cezasını eninde sonunda görürler; bu dünyada olmasa bile öbür dünyada. Öte yandan inlemekten kurtulamayan ağır hasta da ölür.