Boynumda Kendi Ellerim

Son güncelleme: 12.09.2004 13:26
  • ...Boynumda Kendi Ellerim
    Boynumda Kendi Ellerim


    Gözlerim çocukları yoksul bir ülke şimdi
    içimin kızıllığınca gül ve yangın
    dalında unutulmuş bir üzüm tanesiyim belki
    belki bir söğüt dalının efil efil titreyen yaprağıyım
    uzak bir iklimde esip geçen rüzgarlara ağıt yakan

    bir gün çözüp bakışlarımı tel tel kirpiklerimden
    elif elif ağlayan gümüş saçlı bir anneye bağışlayacağım
    son kez ağlayacağım belki düşerken sevdanın eşiğine
    varsın bağışlamasın beni hayat ki,
    ay uzak tepelerin ardına çekilsin
    yarasına acılar düşsün kırlangıçların
    eriyip gitsin hüzünlü bakışlarımda ne varsa
    yokluğuma kahırlanmayacaksa bu kent
    ah çekmeyecekse eğer ardımda kalan anılar

    Ah ey yarasında nehirler fışkıran kalbim
    susuyorum işte acılara akan bir sesle
    hayatki, ateşten bir ip boynumda
    koynumda buzdan bir top
    biliyorum her susuşun ardında bir yalnızlık var
    bir özlem var,''''bin kahır var
    düşlerin her uzanışında yıldızlara
    hüzünlü yüzüm aykırı sakalımla
    dünyanın orta yerinde kederli bir dağ gibi duruşum ondan
    ondandır bir yaban gülü gibi ıssızda boyun büküşüm
    bunca incinmişliğim ondan
    içimi kemirirken utangaç ulalar heyulasında geçmişim

    susuyorum ki, acıma kimseler merhamet etmesin
    çünkü hep sevgilerden aldım suların derin akışını
    ve nakışını yüreği elmas bir kızın dantelinden söktüm
    biliyorum yangınlar kentinde kıvılcımlar
    bir sevdadır gül yaprağına konmuş
    bütün yıldızlar sırtını dönmüş bana, ayda küs
    hayat bu işte ey kalbim bir varmış bir yokmuş

    varsın kirpiklerimden acı dökülsün
    yüreğimde büyüttüğüm kır menekşeleri için
    son bir damla su istiyorum senden ey kalbim allah aşkına
    bu çölleri sen yarattın iflah olmaz ömrüme
    senden aldım bu kadar sevmeyi, özlemeyi, kahrolmayı
    şimdi boynumda kendi ellerim bağışlama beni
    tükenmiş ümitlere yeni vahalar gerekmiyor çünkü

    her bahar kuşlar kanat çırpınca özgürlüklere
    sesler gelince karlı dağların ardından türkü ırmaklarında
    ve ben uzanıp durduğumda yatağıma ince bir su gibi ıssız
    sorun kalbime özlemek nedir, acı çekmek nedir, hüzün nedir
    yasaksa aşk titreyen yüreklerin deltasında
    varsın kurusun güller, sular kararsın, kumlar yansın
    bir çöl akşamıyım artık
    bıçak keskinliğinde yakınmadan esip geçiyor düşlerim

    savunmasızım, sus ey kalbim intizarın sende kalsın
    gizle, vuslatı arzulayan bir kor ol yan kalbim, kimse bilmesin

    bütün çığlıklarını kuşansın gelsin ölüm


    ..
#11.09.2004 17:10 0 0 0
  • ELLERIN DERT GÖRMESIN
#11.09.2004 17:16 0 0 0
  • SAOL
#11.09.2004 17:18 0 0 0
  • ellerine saglik
#12.09.2004 03:06 0 0 0
  • YÜREĞİNE SAĞLIK DOKTOR
#12.09.2004 09:15 0 0 0
  • ellerine saglik
#12.09.2004 13:26 0 0 0