Birazdan sana akacak gözlerim
Bakışların çekilecek mahcupluğunla
Aniden sobeleyeceğim buseni
Mavi hayalim yeşilinle çakışacak.
Bir vagona doluşacak rüyalarım
Bir o memleket bir bu memleket
Seyehatname dinleyeceğiz rayların senfonisinde
Yalnız ben, sen ve ikimiz
Tüm börtü böcek dans edecek
Bu seninle ilk dansımız olacak
Yüz bin tane ipek böceği gelinliğini dikecek
Sevdiğin renk mavi ve beyaz olacak
Tacını kendi ellerimle yapacağım
Benim şahidim rüyalarım
Seninki tanrı
Atım sağdıcım olacak
Dört nala çakacağım yalnızlığıma
Bilirim,sonra ay tutulacak
Med,cezir yaşanacak
Yeşilin çekilecek gözlerimden
Gece bitecek sabah olacak
Son kez sarılıp düşlerime, hüzünle uyanacağım
Avucumda resmin
Ve dinmeyen yalnızlığımla
Odam okadar ufak ki dar dört duvar
Anlayacağın senin gönlün kadar
Ve okadar geniş ki benim sevdam kadar
Çünkü dört duvarda da senin resmin var.
Sigaramın dumanında,yastığımın baş ucunda
Sazımın her gamında,sözümün hep başında
Sevdamın artık sığmayıp taştığı şu dar odada
Her an senin vuslatın var.
Bende sığmıyorum
sevdam gibi bu dört duvara
Haykırmak istiyorum
sevdamı,ızdırabımı sana
Koşsam yanına,yeter artık anla sevdamı,
sende sev desemTutsan ellerimden.
Razıyım dönerim o dört duvara yeniden.