keremcem

Son güncelleme: 09.04.2007 18:38
  • 1977 yılında 28 aralıkta muğlanın milas ilçesinde ,
    ailesinin hala oturduğu evlerinin oturma odasında doğdu.
    Babasını dediğine göre kara ve çirkin bi bebekti.
    Bunun nedeni göbek kordonunun boğazına dolanmasıydı.
    Keremcem den 4 yıl büyük olan ablası Beste Keremin doğmasını çok istemiş.
    Kocasını çok seven annesi Keremcem'e babasını adı olan CEM ismini koymak istedi ama babası Kerem ismini istiyodu.bu yüzden adı KEREMCEM oldu.Annesi keremcem ' in adını tam söylenmesi konusunda takıntılı.Tam söylemeyen arkadaşlarıyla bayağı uğraşmış.
    Keremcem ASLI İLE KEREM adlı tv dizisinde Kerem rolünü oynadı.Şu an ise ATV de yayınlanan AŞK OYUNU'unda oynuyo...
#15.03.2006 15:32 0 0 0
  • Bilgiler için teşekkürler GERÇEKTEN BAŞARILI BİRİ KEREMCEM
#15.03.2006 18:26 0 0 0
  • Çok sempatik ve güler yüzlü bir kişi, yolu açık olsun
#16.03.2006 15:16 0 0 0
  • keremcemin hastasıyım ve aşk oyunu dizisinide seyrederim.
#16.03.2006 15:22 0 0 0
  • Evet dizi süper bence ve çook başarılı oynuyor... Yolu açık olsun tabi
#16.03.2006 15:38 0 0 0
#17.03.2006 15:11 0 0 0
  • SAGOLASINUZ
#10.05.2006 19:23 0 0 0
  • hızlı adımlarla gidiyuor Keremcem umarım yolu açık olur
#12.05.2006 19:28 0 0 0
  • Ellerine Sağlık. Teşekkürler
#21.05.2006 19:03 0 0 0
  • ellerinize sağlık...
#08.06.2006 12:13 0 0 0
  • tesekkurlerrr...
#11.06.2006 19:53 0 0 0
  • güzel cikis
#07.07.2006 08:53 0 0 0
  • ellerine sağlık sağol
#16.09.2006 09:10 0 0 0
  • noimage

    KEREMCEM HAYATI/ BIYOGRAFISI

    Nerelere Gideyim? dedi, bu şarkıyla insanların beğenisini kazandı. Şimdi ikinci klibi "Pardesü" ile ekranlarda. Adı birleşik yazılan (Bunu belirtmemi özellikle istedi.) Keremcem müzik, rol aldığı televizyon filmi, hayatı ve projeleri hakkında konuştuk.

    Nerelere Gideyim? dediniz, adınızı duyurdunuz. Kimdir Keremcem, sizi tanıyarak başlayalım mı söyleşimize?

    1978 Milas doğumluyum. 10 senedir müzikle ilgileniyorum. Ege Üniversitesi İngilizce Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunuyum.Eylül adlı albümümde kendi şarkılarımı seslendirdim ve şunu da belirteyim ki, adım bitişik yazılıyor.

    Ailenizle aranız nasıl? Onlardan ayrı yaşıyorsunuz sanırım.

    12 yaşından itibaren sırasıyla İzmir, Muğla ve Ankara da okumam nedeniyle hâlâ Milas ta yaşayan ailemden hep ayrı yaşadım. Belki bu yüzden onlara bu denli bağlıyım. Benden dört yaş büyük Beste isminde bir ablam var. Ailem beni kendi ayakları üstünde durabilen biri olarak yetiştirdi ve verdikleri bu sorumluluğun ödülünü de hayalimin peşinde koşmamda bana sonsuz destek olarak fazlasıyla verdiler.

    Müzikle tanışmanız, müziğe başlamanız nasıl oldu? Aslında Eylül adlı albümünüz ikinci albümünüz değil mi?

    Evet Müziğe 10 sene önce gitar çalarak başladım. 1996 senesinde de Elimde Değil isimli albümümde yer alan ilk şarkımı yazdım.

    Müzik yolculuğunda son durağınız olan İstanbul maceranız nasıl başladı? Aykut Gürelle nasıl tanıştınız?

    5 senedir şarkı yapıyordum ve artık bunları arkadaşlarım dışında insanlarla da paylaşmam gerektiğine karar verdim. En büyük destek ailemdi. İstanbul maceramın başlangıcı ise Yonca Evcimiktir. Aykut Gürel e ulaşmamı da O sağladı.

    Sizden ve Aykut Gürel den başka kimlerin emeği var albümünüzde?

    Aranjörüm ve aynı zamanda yapımcım olan Aykut Gürel canlı ve hücum kayıt şeklinde kaydedildi. Bu sayede 2 gün içinde davulda Murat Yeter, keyboard da Emre Irmak başta Aykut Gürel gitarlarda Cihat Akyıldız ve Can Şengün ün şarkılarım üzerindeki profesyonel fikirleri de albümün duygusuna katılmış oldu. Nerelere Gideyim e ünlü düdük ustası Alihan Samedov eşlik etti. Düet versiyonuna ise melek sesiyle Müge Zümrütbel ile birlikte seslendirdik. Mix ve mastering i ise Cem Büyükuzun yaptı.

    İlham kaynağınız aşktır sanırım şarkılarınızı üretirken

    Albümdeki şarkıların bende ayrı ayrı hikâyeleri var. Şarkılardan anlaşılacağı gibi çoğunun ilham kaynağı aşk ve tabii ki benim yaşadığım aşk ve ayrılıklar...

    Günümüzde; müziğin kalıcı olması yerine, ticari kaygıyla yapılması ön planda. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?

    Pop müzik piyasasında kalıcılık başarının bir göstergesi gibi algılanmadığı için ticari kaygı açık ara önde gidiyor. Pop müzikte kalıcılık ın kişisel fikrim olarak ilk şartı samimiyet müzikal anlamda ise güzel bir şarkı, sağlam bir duruş ve iyi bir pazarlama stratejisiyle birleşince ancak sağlanabilir.

    En beğendiğiniz, en çok önem verdiğiniz şarkınız hangisi? Şarkıları yaparken ve de albüm için seçme yaparken kaygılarınız oldu mu? Olduysa ne tür kaygılardı bunlar?

    Benim için bütün şarkılarım aynı önemde, hepsi farklı duygulara sahip. "Nerelere Gideyim ihanet üzerine yazılmış bir şarkı. İlk klibin çekildiği şarkıyı seçerken epey zorlandık. En sonunda Nerelere Gideyim de karar kıldık. Klip şarkısını seçerken değil albüme girecek şarkıları da seçerken şarkıların yavaş veya hızlı olması gibi bir kaygımız yoktu. Tek kaygımız güzel olmasıydı.

    Ekranlarda klipleriniz dışında çok fazla programda göremiyoruz sizi? Nedir bunun nedeni?

    Piyasadaki bütün şarkıcılara uygulanan standart bir promosyon paketi var. Bu paketin içinde belli televizyon programları ve gündemde kalmak için belli stratejiler var. Biz bu paketi kullanmayı istemedik. Çıkacağım programlarda da mümkün olduğunca seçici davranmaya çalıştık. Bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum.

    Müzik dışında el attığınız farklı bir alan daha var, ona da değinmek istiyorum. Oyunculuk... Aşk Oyunu dizisi çok ilgi görüyor. Bir de televizyon filminde rol aldınız galiba, dizi öncesinde.

    Bildiğiniz gibi Aşk Oyunu adlı dizide oynuyorum. Dizi ve oynadığım karakter çok sevildi. Çok ilgi görüyor. Bunun dışında Kerem ile Aslı adında bir televizyon filminde Kerem rolünü canlandırdım. Evet dizi çok ilgi gördü ve hâlâ ilgi görüyor. Oyunculuğu yapıp yapamadığımı film yayınlanınca göreceğim. Bir şeyi yapmam için önce ona inanmam lazım, bu film de bir denemeydi. Başarılıysam niye olmasın.

    Kızların son gözdelerindensiniz. Kızlarla aranız nasıl? Beğenilmek hoşunuza gidiyordur.

    Kızlarla aram her zaman iyi oldu, onlar tarafından beğenilmek tabii ki hoşuma gidiyor. Buna rağmen utangaç bir tarafım var, kızarma huyumu hâlâ yenemedim mesela.

    Albüm çıktı, promosyon dönemi... Peki boş zamanlarında neler yapar Keremcem? Nelerle ilgilenmekten keyif alırsınız?

    Albümden sonra günümün büyük kısmı televizyon programları ve röportajlarla geçiyor. Geri kalan zamanımda şarkı yapıyorum, spora gitmeye çalışıyorum en az haftada 3 gün Gazete ve kitap okurum. Akrilik resim çalışmalarım var. Ev yaşamını ve kendi kendime vakit geçirmeyi severim. Yemek yapmaya ve yemeğe bayılırım.

    Nerelere takılırsınız dışarı çıktığınızda?

    Gece dışarı çıktığımda daha çok Beyoğlu, Tünel ve Taksim de geziyorum.

    Üçüncü klip hangi şarkıya çekilecek?

    Üçüncü klibi, aynı zamanda albümümün ismi olan isimli şarkıya çekeceğiz. Yakında yayına girecek.

    Yakın ve uzun vadedeki projelerinizden bahsetmenizi istesem

    Proje anlamında hedefim bu albümden daha iyi albümler yapma ve bu albümün yıllar sonra dinleneceğini ummak. Kısa vadede konser yapıp, beni dinleyenlerin teker teker gözlerine bakıp, şarkılarımı onlarla söylemek var. Bu arada tabii projeler çıkıyor.

    Şarkılarınızı sevenlere, sizi takip edenlere neler söylemek istersiniz son olarak?

    Beni seven, dinleyen albümümü alan herkese çok teşekkürler. İkinci albüm için beni yüreklendirdiniz. Umarım başladığım tarzda bu yolda devam edecek yaşım ve yüreğim olur.
#14.11.2006 19:06 0 0 0
  • noimage




    1977 yılının 28 aralığında Muğlanın milas ilçesinde halen oturduğu evin
    oturma odasında dünyaya geldi.Babasının deyimiyle 'kara,kuru,çirkin' bir bebekti.
    Bunun nedeni doğumda göbek kordonunun boynuna dolanmasıydı.Nitekim büyüdükçe
    babasına göre babasına,annesine göre annesine benzemeye başladı
    Ondan 4 yıl önce doğan ablası Beste'nin kardeş istemesi
    Keremcemin dünyaya gelmesinin sebeplerinden biriydi.Kendi deyimiyle
    'Erol Evgin gözlü'bir kardeş istemişti.O kadar olmasa da küçük gözlü bir kardeşi oldu.
    Kocasına sonsuz bir aşkla bağlı olan annesinin onun ismi olan Cem adnını vermek istemesi
    babasının ise,Kerem adında ısrar etmesi 'keremcem' ismini oluşturdu.
    İsmin tam söylenmesi konusunda takıntılı olan annesi Keremcem in adını eksik söyleyen arkadaşlarını
    epey uğraştırdı.
    Müzikal alt yapısını avukat babasının klasik müzikten,Türk Sanat müziği ve Türk Halk müziğine uzanan
    zengin plak arşivi oluşturdu.Bir gün deniz kıyısında ayak parmaklarıyla oynayan oğlunu görüp
    piyano çalmak istediğine yoran öğretmen annesi Keremcem'i 6 yaşında piyano derslerine başlattı.
    Fakat ders saatinin Şirinler çizgi filmiyle çakışması bu sevdanın kısa sürmesi için yeterli bi sebepti.
    İlkokul yılları en iyi arkadaşı kuzeniyle,anneannesinin evindeki masayı uzay gemisi olarak
    kullanarak geçti.İzmir özel Fatih koleji'ndeki ortaokul tahsilinden sonra,gitarlada tanışacağı
    Muğla turgut Reis Lisesi yılları başladı.Hard Rock dinleyip kafa salladıkları,
    ucuz şarap içip sabahladıkları okul bahçesi müzikal değişimini sağladı.
    Müzik dinlemenin ötesinde,müzik yapmaya başlaması da kuzeni Görkem le birlikte oldu.
    Ergen yaz tatillerini geçirdikleri küçük balıkçı köyü,Güllükteki barlarda,bırakın parayı
    izin alarak çalıp söylemeye başladılar.
    Kendisinin söylediğine göre ilk şarkı söylemeye başladığında insanların yorumunu beğenmesine
    çok şaşırmış,ama zamanla alışmış ve takdir edildiği bu işi yapabildiği kadar devam ettirmeye karar
    vermiş.Tabi ki bunun üstüne gitmesinde karşı cinsin ilgisini kendisi de inkar etmiyor.
    Sahilde gitar çalıpşarkı söyleyen birinin etkisi tecrübeyle sabittir diyor.
    Lise son sınıfta yeni öğrendiği bilardo nedeniyle üniversite sınavını kazanamayınca
    dershane için gittiği Ankara dönemi başladı.


    noimage


    Şarkı yapabildiğini anladığı dönem Ankara da geçirdiği 1995 senesidir.İçindeki bir dürtümüydü,
    yoksa tetikleyen bir 'ilham'mıydı bunu kendisininde bilmediğini söylüyor ama hepsi
    sırayla oldu ; önce evde bulduğu bir F.H Dağlarca kitabındaki beğendiği şiirleri
    besteledi.İlk kendi deyimiyle 'tam' şarkısı olan 'Elimde değil'i İzmir'de '96 da yaptığında
    aslında mutluluktan havalara uçmamıştı.Çünkü bunun 'nizami' bir şarkı olup olmadığına
    karar verememişti.Ta ki besteci arkadaşı Engin(bozkurt) şarkıyı ilk dinlemesinin üstüne
    beş defa arka arkaya söyletinceye dek.
    1996 da Ege üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünü kazandığında hayatında müzik
    dışında yeni bir sayfa açılacağını düşünüp korktu ama mezun olduğunda üniversite yıllarının
    onu müzikten uzaklaştırmak yerine daha çok müziğin içine çektiğini fark etti.
    Gerek okul kermesleri,gerekse çıktığı gece mekanları,şarkı söyleyen birinin besini olan
    alkışları fazlasıyla vermişti.
    Şarkı yapmada en verimli senesi 2000 senesiydi.
    Yıllarca birlikte müzik yaptığı arkadaşı Yunus(Adak) Keremcemin Istanbula yerleşme arefesinde(2001)
    yeni yaptığı Eylül isimli şarkıyı dinlettiğinde Istanbul macerasına daha bir anlam katmıştı.
    Müzik için Istanbula yerleşme fikrini açtığında ailesi onu yine şaşırtmadı maddi ve manevi
    tüm desteklerini bu amaca seferber etti.
    Keremcem onlara gönül borcunu şöyle anlatıyor 'Yaptığım herşeyi kendi başarım kadar ailemin desteğini
    hak etmek içinde yapıyorum.Hedefim müzikal başarımın yanında bunun onlara verecei mutluluktur.'
    Yonca Evcimikle tanışması ise Istanbula gelişini kesinleştiren etken oldu.Kendi deyimiyle
    Yonca ona ve şarkılarına inanan tek profesyoneldi.
    Müzik piyasasına girdiğinde birkaç sonuca ulaşamayan yapım denemesinden sonra
    -ki bunlar 3 senesine mâl oldu- vazgeçmeyi hiç düşünmedi ama tam şevkini kaybetmek üzereyken
    yolu Aykut Gürelle kesişti.Onun gibi iyi bir müzisyenin aranjörü ve aynı zamanda yapımcısı olması fikri
    o kadar çekiciydi ki,gerek şarkı seçimi ve düzenleme tarzı,gerekse Aykut-Seden gürel çiftinin
    misafirperverlikleri 3 yıllık keyifsiz periyodun ardından ilaç gibi gelmişti.Bu sinerji ilk albümün
    3 ay gibi kısa bir sürede hazır hale gelmesini sağladı...
    Mayıs ayında 'Kerem ile Aslı' isimli bir TV filminde başrol oynayan Keremcem,
    Medyapım'ın çektiği ve Kanal D'de yayınlanan 'Aşk oyunu' adlı dizide ki Sarp rolüyle oyunculuk kariyerine dvam etmıs.


    noimage


    Yılın en iyi çıkış yapan erkek sanatçı, 2005 ( Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu öğrencileri ve Future dergisi okurları anketi )
    Yılın En İyi Çıkış yapan erkek solisti, 2005 ( Altın Kelebek 2005 TV Yıldızları Yarışması )
    POPSAV Yılın En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçısı, Haziran 2006


    Aşk oyunu, ATV 2005 ( Keremcem, Yasemin Ergene, Kuzey Vargın, Nazlı Tosunoğlu, Mehmet Akan, Gürgen Öz, Deniz Özerman, Serdar Yeğin )

    Kerem ile Aslı, Televizyon filmi
#16.01.2007 02:21 0 0 0
  • bu fotoğraflar niye kondu bir iki tane koysaydın olmaz mıydın yazı güzeldi teşekkürler
#16.01.2007 12:35 0 0 0
  • bu fotoğraflar niye kondu bir iki tane koysaydın olmaz mıydın yazı güzeldi teşekkürler


    daha cok paylasım acısından

    ve yazıyı renklendırmek adına.......!
#16.01.2007 17:25 0 0 0
  • eLine SaqLik vaLLa süper oLmu$

    reSimLer ayri ßi hava katmi$

#16.01.2007 18:13 0 0 0
  • canisi maalesef bu konudan vardi..

    birde ben acmistim..ama ekleyelim olmazsa eskisine.

    emek bosa gitmesin BURADA
#16.01.2007 18:15 0 0 0