Konya'da Mahalle İsimlerinin Hikayesi

Son güncelleme: 07.10.2022 18:17
  • konyanın mahallelerinin adları - konyanın mahallelerinin isimlerinin hikayesi - konyanın mahallelerinin adları nerden geliyor

    İşte bazı yer adlarının kısa hikayeleri:

    AHMET DEDE

    Bu semtle ilgili kaynaklarda iki farklı bilgi bulunmaktadır. Bunlardan ilki Menakıb-ül Arifin isimli eserin sahibi Ahmet Fakih adıyla bilinen ve bugün Hocacihan Mezarlığı’nda metfun bulunan zatın semte adını verdiği şeklindedir. Diğer taraftan kaynaklarda Mevlevi şairi olarak geçen Ahmet Dede’nin semte adını verdiği belirtilmektedir.


    AK ÇEŞME

    Burada bulunan bir çeşmeden adını almaktadır. Ak Çeşme denilmesinin sebebi ise çeşmenin beyaz, düzgün taşlarla, H 963, M 1555 yılında Ali Paşa tarafından yaptırılmasıdır.

    ALAADDİN TEPESİ

    1220-1237 yılları arasında iktidarda olan, Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarlarından Alaaddin Keykubat’ın ismini taşıyan bu tepe, aynı zamanda Alaaddin Camisini de üzerinde bulundurmaktadır. Dolayısıyla ismiyle müsemmadır.

    ARAPLAR

    Emeviler döneminde geçiş güzergâhı olarak kullanılan Konya, 723 yıllarında Araplar tarafından kısa süreliğine ele geçirilmiş ve az da olsa Arap halkı bölgeye yerleşmiştir. Hacı Hasanbaşı’ndan başlayarak Jandarma Komutanlığı’na kadar genişleyen bölge kaynaklarda bundan dolayı ‘’Araplar’’ olarak geçmiştir.

    ARAPOĞLU MAKASI

    Bugün Beykonağı olarak bilinen ve hala mevcut olan konak, geçmişte Arapoğlu Kosti’ye aittir. 1930’lu yılların başına kadar istasyondan hareket eden atlı tramvay, Arapoğlu Makası diye bilinen yerde Arapoğlu Kosti’nin konağının önünden makas değiştirir ve Zafer alanına yönelirdi. İsmi bundan dolayı Arapoğlu Makası’dır.

    ASLANLI KIŞLA MAHALLESİ

    Adını 1806’da Nizamı Cedid birliklerini eğitmek için Kadı Paşa tarafından o bölgeye kurulan askeri kışla ile önündeki üç aslan heykelinden almıştır. Bugün burada Mevlana Kültür Merkezi vardır.

    AYNA

    1970’li yıllarda Mengene Uluırmak yoluna trafiği düzenlemek amacıyla büyükçe bir ayna konulmuş, bölgeye daha sonra Ayna denilmiştir.

    BABALIK MAHALLESİ

    Babalık, Konya’da yayımlanmış, siyasal, günlük bir gazetedir (1910-1952). Kurucusu ve sahibi Yusuf Mazhar Bey’dir. Önceleri haftada iki gün yayınlanırken, 5 Nisan 1921 tarihinden sonra günlük yayınlandı. Konya’nın başlıca düşünce adamları, sütunlarında toplandı. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı içtenlikle savundu. Anadolu halkını yüreklendirdi ve destekledi. Cephe haberlerini halka duyurabilmek için, sabah akşam çıkardığı ekleri parasız dağıttı. Mahalle adını bu gazeteden almıştır.

    BEŞYOL

    Trafiğe açık şekli dörtyol olan, Ankara Yolu ile İstanbul Caddesi’nin Karma İlköğretim Okulu mevkiinde kesiştiği yerdir. Beşyol denilmesinin sebebi ise hastane caddesinin bu kavşağa yakın yerde birleşerek, çok önemli bir geçiş noktası oluşturması ve ana yol sayısı dört gibi görünse de kullanımda 5 önemli yolun burada kesişmesidir.

    BEYHEKİM MAHALLESİ

    Beyhekim, Mevlana’nın doktorudur. Esas adı Hekim Ekmelüddin olan Beyhekim aslen Nahcıvanlı’dır. Bugün Beyhekim ismini taşıyan mahallede camisi, kütüphanesi ve türbesi mevcuttur.

    CIVILOĞLU

    Bugün Eski Garaj civarında bir mahalle olup, Kadınlar Pazarı’nın arka kısmındadır. 1834 yılında Hasan Efendi tarafından Konya’da kurulan Cıvıloğlu adıyla maruf bir medrese vardır. Medresenin kurucusu Hasan Efendi’nin oğlu Mustafa Efendi, aynı zamanda bir Nahşibendi şeyhidir. Bugün aynı mahallede Cıvıloğlu Camisi vardır. Ancak medrese, camiden daha eskidir. Dolayısıyla isim ilk olarak medreseye verilmiştir. Semt, adını Cıvıloğlu Medresesi’nden almaktadır.

    ÇİFTE MERDİVEN

    İmam Hatip Lisesi ve Kadı İzzettin (Karpuzoğlu) Camii ile Karatay Halk Eğitim Müdürlüğü, Eski Seçim Kurulları ve 19 Mayıs İlköğretim Okulu’nun bulunduğu yerdir. Bu mahalleye Çifte Merdiven denilmesinin sebebi, bir zamanlar Polis Okulu ve İmam Hatip Okulu olarak kullanılan binanın, ön ve arkasından iki tane merdiven bulunmasıdır. Adı geçen çifte merdivenli taş bina, hala ayakta durmaktadır.

    DR AHMET ÖZCAN CADDESİ

    Dr. Ahmet Özcan, KONTV'nin merhum genel müdürüdür. Konya’ya çok önemli hizmetlerde bulunan merhum Dr. Ahmet Özcan’ın kabri Üçler Mezarlığı’nda bulunmaktadır.

    DR. HULUSİ BAYBAL CADDESİ


    Bugün Konya’nın Selçuklu ilçesindeki bu caddenin adı, 1928 yılında Konya’da doğan ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra kendisini Konya’ya adamış ve vefatına kadar Konya’ya büyük hizmetlerde bulunmuş Hulusi Baybal Hocaefendi’nin adından gelmektedir.

    FENNİ FIRIN

    Bu isim, Aziziye Caddesi ile Şerafettin Caddesi’nin birleştiği, dört yolun ağzındaki, Konya’nın eski taş fırınından gelmektedir. Bugün bu fırın yerinde olmadığı halde, birçok kişi tarafından tarif edilirken Fenni Fırın olarak tarif edilmektedir.

    HAVZAN

    Şeriye sicil kayıtlarında Anadolu Selçuklu döneminden beri Konya’ya su sağlayan iki havzadan bahsedilmektedir. Bunlardan büyük olanı Kebir Kavzası, bugünkü havzan semtinde bulunmaktadır. Bir diğeri Vefa Havzası’dır ki Kebir Havzasına 772 metre mesafede olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla havzan ‘su havuzu’ anlamına gelmektedir. Bölgenin eskileri de bu bölgenin bataklık olduğunu belirtmektedir.

    HOCA CİHAN MAHALLESİ

    Hoca Cihan, Alaaddin Keykubat’ın şehir muhafızlarının komutanı olarak tayin ettiği devrin en ileri gelenlerinden birisidir. Mevlana ve Sadreddin Konevi ile son derece yakın ilişkileri bulunan bir devlet adamıdır. Türbesi Tekke Mezarlığındadır.

    HOCA FAKİH CADDESİ

    Anadolu Selçuklu dönemi mutasavvıflarından Türkmen Dervişi Ahmet Fakih’in (Fakih Kudbüddin) metfun bulunduğu türbe ve külliyenin adı bugün Meram Yaka Yolu üzerindeki bir caddeye verilmiştir.

    İSTANBUL CADDESİ

    Konya’nın ilk otogarı olan Eski Garaj’dan kalkan otobüslerin İstanbul’a gitmek için kullandıkları Eski Sümerbank’la Karma İlköğretim Okulu arasındaki caddedir. Yeni neslin ismine ve güzergâhına çokta akıl erdiremedikleri Konya’nın en yoğun caddelerinden biridir.

    İŞGALAMAN

    Asıl ismi Şeyh Ulema Yahşi’dir. Zamanla halk dilinde değişerek Şıhalaman Yahşi olmuş, kısala kısala son şekli İşgalaman haline gelmiştir.

    KADINLAR PAZARI

    Şu andaki resmi adı Melike Hatun Çarşısıdır. Bu isim Mevlana’nın kızının adıdır. Ancak bölge daha önce çevre köylerden ve mahallelerden getirdikleri sebze ve meyveleri burada satan kadınlardan ismini almıştır. Bugün burası bir işhanı şeklinde dükkânlardan oluşan bir yerdir. Çevre köy ve mahallelerden gelen kadınlar ancak binanın dış kısımlarında satışlarını yapabilmektedir.

    KONAK

    Konya’daki birçok otobüs ve minibüslerin üzerinde gördüğümüz bu isim valililik binası kastedilerek bölgeye verilmiştir.

    KÜLLÜKBAŞI

    Bu isim hakkında iki rivayet vardır. Bunlardan ilki Şems civarındaki bu bölgenin gül bahçesi olup, güllük başı olduğu şeklindedir. Bir diğer rivayet ise buranın surların dışında kaldığı için Konya halkının çöplerini sur dışına dökmelerinden dolayı Küllükbaşı olabileceğidir.

    LARENDE

    Selçuklu döneminde Konya surlarla çevrilidir. Bu kale 12 kapı ile dışarıya açılmaktadır. Bu kapılardan birisi de Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından yaptırılan cami ve külliyenin tam karşısına rastlar ve ismi de Larende kapısıdır. Larende bugünkü Karaman’ın o tarihteki ismidir. Bu kapıdan çıkan yolcular Larende’ye gider. Bu caddenin ismi de bu nedenle Larende Caddesi olarak bilinmektedir. Hatta pek çok zaman Sahip Ata Külliyesi içinde bulunan camiye de Larende Camisi denildiği olmuştur.

    MACUR PAZARI

    Konya’daki bazı dolmuşların üzerinde görülen bu isim orjinalinde Muhacir Pazarı olup, bölge mübadele döneminde gelen göçmenlerin yerleştiği yerdir.

    MENGENE

    Konya’da Mengene adı ile ilgili iki farklı bilgiye ulaşılıyor. Birincisi bugün Mengene Caddesi üzerinde bulunan 1879’da tamir görmüş Mengene Çeşmesidir. Yine 1950’de Konya’da çıkarılan bir gazeteye de Mengene adı verilmiştir.

    MİMAR MUZAFFER CADDESİ

    Mimar Muzaffer 1881’de İstanbul’da doğan ve en tanınmış eserleri Şişli’deki Hürriyet Abidesi ile Sirkeci Büyük Postane olan kişidir. 1914 yılında Konya Valiliği baş mimarı olmuş, Sultan Selim Camiini restore etmiş, 1921’de Konya’da vefat etmiştir. Mezarı Konevi Camiinin doğusundaki Turgutoğlu Türbesi yakınındadır.

    MUSALLA BAĞLARI MAHALLESİ

    Adını Musalla Mezarlığından almıştır. Bu mezarlıkta Şeyh Şücaeddin ve Şeyh Halili Türbeleri de bulunmaktadır. Musalla adı cenaze namazının kılınabilmesi için ölen kişinin üzerine konulduğu yer anlamına gelmektedir.

    NAKİBOĞLU

    Nakiboğlu adı Nakiboğlu Camiinin isminden gelmektedir. Cami, vakfiyesinden anlaşıldığına göre Konya Müftüsü Nakib’ül Seyit İbrahim tarafından 1176 Hicri, 1762 Miladi yılında yaptırılmıştır. O günden buyana çevresi Nakiboğlu diye bilinmektedir.

    NALÇACI CADDESİ

    Ahmet Hilmi Nalçacı 1963-1969 yılları arasında Konya Belediye Başkanlığı yapmıştır. Cadde bugün Ahmet Hilmi Nalçacı’nın soyadını taşımaktadır.

    NEHRİ KAFUR (NEHRİ KAFİR)

    Bu mahalle Osmanlı Devletinde Konya’ya dışarıdan gelen bazı Hristiyan tüccarların kısa süreli konakladıkları yer olup, yabancıların çoğunlukla yaşadığı bölgedir.

    PİREBİ MAHALLESİ

    Konya Velilerinden Pirebi Sultan Selçuklu devrinde yaşamıştır. Hoca Fakih’in talebesi, Nasreddin Hoca’nın arkadaşı olduğu rivayet edilmektedir. Kabri, Konya Sanat Enstitüsü’nün güneyinde kendi adıyla anılan caminin avlusundadır. Bugün öğretmen evleri diye bilinen bölge Pirebi Mahallesidir.

    PİRİ MEHMET PAŞA MAHALLESİ

    Piri Mehmet Paşa, Kanuni Sultan Süleyman dönemi vezirlerinden olup, 1523’te vefat etmiştir. Birçok ilde eser ve vakıfları olup Konya’da Mevlana Çarşısı’nın arkasında bir camisi vardır. Eski Garaj civarındaki mahalle adını bu camiden almıştır.

    SADREDDİN KONEVİ MAHALLESİ

    Sadreddin Konevi 1207-1274 yılları arasında yaşamış, Mevlana’nın da hocası olmuş bir ilim insanıdır. Bugün camisinin ve türbesinin bulunduğu mahalleye adı verilmiştir.

    SEKİZ KÖŞE CAMİİ

    Şeker Tekke yolunun çarşı tarafında başlangıç sağında bulunan ve sekizgen bir yapı olan bu camii bölgeye adını vermiştir. Sekizgen yapılar İstanbul’da da birçok türbede karşımıza çıkar. Önemi sekiz rakamının yan yatırıldığında sonsuzluğu simgelemesidir.

    SİLLE

    İsminin Silenos’tan geldiği fikri üzerinde durulmuştur. Silenos “kaynayıp coşarak köpürüp akan su” anlamındadır. “Sel” şeklinde kullanılan Arapça “seyl” kelimesi ile yakınlığı dikkate değer bir noktadır. Esasen Sille’nin coğrafik yapısı da bu anlama açıktır. Sille bir sel yatağında, dere vadisinde kurulmuştur.

    ŞEMS TEBRİZİ CİVARI

    1185 yılında Tebriz’de dünyaya gelen Şems-i Tebrizi’nin asıl ismi Mevlana Muhammed’dir. 1247’de vefat eden Şems adına bulunan cami ve türbeden dolayı bölgeye Şems denilmiştir.

    ŞERAFETTİN CADDESİ

    Cadde bugün Şerafettin Camisinin arkasında kalmaktadır. Dolayısıyla 13. yüzyılda camiyi de yaptıran Şeyh Şerafettin’in ismini taşımaktadır. Şerafettin Camisi günümüze kadar birçok tadilat görmüştür, bugünkü orijinal hali Osmanlı eseridir.

    ZİNDANKALE

    Anadolu Selçuklu Devleti döneminde Alaaddin Keykubat zamanında 1221’de yaptırılan 4 km uzunluğundaki dış surlara ilave edilen burçlar zindan (hapishane) olarak kullanılmıştır. Hapishane olan burçlar bugünkü Zindankale mevkiindedir.
#22.03.2015 23:32 1 0 0
  • Paylaşım için Teşekkürler
#07.10.2022 18:17 0 0 0