Nehir

Nehir

Üye
26.11.2007
Genel Kurmay Başkanı
143.175
Hakkında

" Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım." Necip Fazıl Kısakürek

  • Atatürkün Çocuklarla İlgili Bir Anısı

    Yıl 1934, O Dönemde Milli Eğitim Bakanlığı Ulus'tadır. Bakan
    İse Niğdeli Abidin Özmen'dir. Bakan, Makamında Çalışmaktadır.
    Kapı Çalınır. Bakanın Gür Sesi "Giriniz", Atatürk'ün Yaverlerinden
    Biri, Yanında İki Çocukla Makama Girerler.

    Hoşbeşten Sonra Yaver Bey, Bakan Abidin Özmen'e Bir Zarf Uzatır.
    Konuklara Yer Gösterir Ve Zarfı Açar. Atatürk'ten Gelen Bir
    Mektuptur Bu : "Bay Abidin Özmen, Milli Eğitim Bakanı...." Abidin
    Özmen Zarfı Özenle Açar Ve Mektubu Dikkatle Okur : "Yaver Bey'le,
    Size İki Fakir Ve Kimsesiz Çocuk Gönderiyorum. Bu Çocukları, Uygun
    Göreceğiniz, Bir Liseye (Parasız Yatılı Olarak) Kaydını Yaptırıp..."

    Bu Atatürk'ün Bir Emridir. Kesinlikle Yerine Getirilecektir. Bakan
    Abidin Özmen, Ortaöğretim Genel Müdürü'nü Çağırtır Ve Şu Direktifi
    Verir: "Yaver Bey'in Yanındaki Bu İki Çocuğun Evraklarını Alınız Ve
    Bu Çocukları H.P.Lisesi'ne Paralı Yatılı Olarak Kaydını Yaptırıp,
    Her İkisi İçin De Üçer Yıllık Paralı Yatılı Makbuzlarının Veli Ve
    Ödeyen Hanesine Atatürk'ün İsmini Yazdırarak' Bana Getiriniz" Der.
    Bakanın Emri Yerine Getirilmiştir. Abidin Özmen De Kısa Bir Mektup
    Yazarak, Yaver Bey'le Atatürk'e Yollar. Mektubun İçeriği Şöyle :
    "Muhterem Atatürk, Yaver Bey'le Göndermiş Olduğunuz İki Çocuk
    Hakkında Emirlerinizi Aldım. Ancak, Arkasında Türkiye Cumhuriyeti
    'Nin Kurucusu Ve Cumhurbaskanı Atatürk Gibi Birisinin Bulunduğu
    İçin Bu İki Çocuğu Fakir Ve Kimsesiz Olarak Kabul Etmeme, Hem
    Yasalarımız, Hem De Mantığımız İzin Vermedi. Bu Nedenle Her İki
    Çocuğun Da Emirleriniz Gereği H.P.Lisesi'ne Paralı Yatılı Olarak
    Kayıtlarını Yaptırdım. Çocukların Üçer Yıllık Okul Taksitlerine
    Ait Makbuzları Ekte Takdim....."

    Atatürk Bu Mektup Üzerine, Devrin Başbakanı İsmet İnönü'ye Telefon
    Ederek: "Bak" Demiş, "Senin Milli Eğitim Bakanın Bana Ne Yaptı"
    Diyerek Olayı Anlatmış. İnönü, Bakan'ı Adına Özür Diler. Atatürk :
    "Yok" Der, "Özür Dileme. Çok Memnun Oldum. Keşke Her Devlet Adamı Bu
    Medeni Cesarete Sahip Olabilse Ve Gösterebilse..."
#16.05.2009 19:38 0 0 0
  • Yediyıl Savaşları - Yediyıl Savaşları Sebepleri ve Sonuçları
    Avusturya Veraset Savaşları Fransa ile Prusya'nın üstünlüğü ile sona ermişti. Bu savaş sonunda yapılan 1748 Ekslaşapel Antlaşması her iki tarafı da memnun etmediğinden yeniden taraflar arasında savaş hazırlıkları başladı. Fakat savaşa katılan taraflar arasında bazı değişiklikler olmuştu.

    Savaşta Taraflar
    Prusya Avusturya
    İngiltere Fransa
    Rusya Lehistan

    İlk olarak Prusya İngiltere ile anlaşmış, bunu Fransa'nın Rusya ve Avusturya ile anlaşması takip etmişti.
    Prusya'nın Avusturya, Rusya ve Fransa'ya açtığı savaşlar 1756 yılında başladı. Yedi Yıl süren savaşlar Prusya'nın aleyhine gelişti. İngiltere ise Fransa'nın bazı sömürgelerini elde etti. Bu arada Fransızları Hindistan'dan çıkararak oraya yerleşti.
    Savaş Prusya'nın aleyhine devam ederken yeni Rus Çarı III. Petro Prusya tarafına geçti. Savaştan sonra yorulan Fransa, İngiltere'den barış istedi. Bunun üzerine Paris Antlaşması (1763) yapıldı.

    Buna göre :
    1. Fransa, Amerika ve Hindistan'daki sömürgelerini İngiltere'ye bıraktı.
    2. Avrupa'daki arazi durumu savaştan önceki haline getirildi.
    Yorum : Yedi yıl savaşları sonunda Fransa zayıflamış, İngiltere toprak bakımından çok genişlemişti. Bu savaşlar Fransa'da ihtilalin başlamasına, İngiltere'de ise Amerika'da bulunan 13 kolonisi ile arasının açılmasına neden oldu. Prusya ise Avrupa'nın en güçlü kara devleti haline geldi.
#16.05.2009 19:34 0 0 0
  • Montrö Boğazlar Antlaşması - Montro Antlaşması

    Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Türk boğazlarından geçiş rejimini ve boğazlar bölgesinin güvenliği işlerini düzenleyen sözleşmedir.

    1923′te Lozan Antlaşması ile birlikte imzalanan Boğazlar Sözleşmesinin yerine geçmiştir.

    Türkiye, Lozan Antlaşması'yla birlikte imzalanan Boğazlar Sözleşmesinin getirdiği kısıtlamalardan dolayı daima kaygı içinde bulunmuştur. Sözleşmenin imzalandığı tarihlerde güncelliğini koruyan silahsızlanma ümitlerine güvenen Türkiye'nin, silahlanma yarışının tekrar başlamasıyla duyduğu huzursuzluk giderek artmıştır.

    Türkiye, duyduğu bu huzursuzluğu ve boğazların statüsünde değişiklik yapılması yolundaki teklifini konu ile ilgili imzacı devletlere duyurduğunda, farklı kutuplarda yer almaya başlayan bu devletlerin hemen hepsinden ortak bir anlayış görmüştür.

    İngiliz Dışişleri Bakanlığının 23 Temmuz 1936 tarihli bir muhtırasında konu hakkında şu görüşlere yer verilmiştir: "Türkiye'nin Boğazlar Sözleşmesi'nin değiştirilmesi ile ilgili isteği haklı kabul edilmektedir."

    Boğazların statüsü ve gemilerin geçiş rejimi ile her zaman yakından ilgilenen İngiltere'nin Türkiye'yi desteklemesine paralel olarak Balkan Antantı Daimi Konseyi'nin 4 Mayıs 1936′da Belgrat'ta yaptığı toplantıda, Türkiye'nin teklifini destekleme kararı alınmıştır.

    Türkiye'nin girişimi Lozan Boğazlar Sözleşmesi'nin diğer akitleri tarafından da kabul edilince, boğazların rejimini değiştirecek olan konferans, 22 Haziran 1936′da İsviçre'nin Montreux kentinde toplanmıştır. İki ay süren toplantılardan sonra, 20 Temmuz 1936′da imzalanan yeni Boğazlar Sözleşmesi ile Türkiye'nin kısıtlanmış hakları iade edilmiş ve boğazlar bölgesinin egemenliği Türkiye'ye geçmiştir. Türkiye daha önce Sovyet Rusya ile yaptığı anlaşma uyarınca (saldırmazlık antlaşması) Sovyet Rusya'nın da desteği ile bu sözleşme yapılmıştır.

    Tamamı yirmi dokuz madde, üç ek protokolden meydana gelen sözleşmeye göre:

    1. Boğazlardan serbest geçiş esâsı kabul ediliyordu. Ancak ticâret ve savaş gemilerinin Boğazlardan geçişi, barış ve savaş hâline göre, ayrı statüye bağlanıyordu. Savaş durumu da Türkiye'nin girdiği, girmediği ve savaş tehlikesi olma durumlarında uygulanacak esaslara ayrılıyordu.

    2. Boğazların askerî kontrolü ve savunma tedbirleri tamâmen Türkiye'ye âitti.

    3. Boğazlardan geçişi denetleyen Milletlerarası Boğazlar Komisyonu kaldırıldı.

    Bu ana maddelerle Türkiye'nin boğazlar üzerindeki genel hâkimiyeti sağlandı.

    Diğer maddelerin bâzıları ise;

    Barış zamânında:

    a. Karadeniz'de kıyısı olmayan devletlerin ticâret gemileri serbestçe geçerler. Savaş gemileri 8-15 gün önceden haber verilmek ve bir arada dokuz gemiyi ve belli tonajı aşmamak üzere geçebilir. Denizaltılar, uçak gemileri ve 10.000 tondan büyük savaş gemileri hiç geçemez. Sözleşmeye uygun şekilde geçen savaş gemileri Karadeniz'de yirmi bir günden fazla kalamaz.

    b. Karadeniz'de kıyısı bulunan devletlerin ticâret gemileri serbestçe geçerler. Savaş gemileri geçmeden sekiz gün önce Türkiye'ye haber verecekler, bir arada geçen gemilerin tonajı 15.000′den fazla olmayacaktır. Karadeniz'de kalışları için belli bir süre yoktur.

    Savaş zamânında:

    a. Türkiye savaşa katılmışsa; her cins gemiyi geçirip geçirmemekte serbesttir. İsterse Boğazları kapayabilir.
    b. Türkiye tarafsızsa; ticâret gemileri serbestçe geçmesine rağmen savaşan tarafların savaş gemileri geçemez.
    c. Savaş tehlikesinin çok olduğu zamanlarda; Türkiye yine karar serbestisine sâhip olarak Boğazları kapayabilir.

    Bunların yanında pek çok teknik hususun hükme bağlandığı sözleşmenin süresi yirmi yıl olacaktı. Bu sürenin bitiminden iki yıl önce taraflardan hiçbiri sözleşmenin feshini istemezse, böyle bir istekten iki yıl sonraya kadar yürürlükte kalacaktı.


    Montrö Antlaşmasında Türk tarafını,

    * Tevfik Rüştü Aras, Dışişleri Bakanı(Temsilci Heyeti Başkanı),
    * Fethi Okyar, Londra'da Türkiye Büyükelçisi,
    * Suad Davaz, Paris'teki Türkiye Büyükelçisi,
    * Numan Menemencioğlu, Büyükelçi, Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri,
    * Asım Gündüz, Korgeneral, Genel Kurmay İkinci Başkanı,
    * Necmettin Sadık Sadak, Sivas Milletvekili, Milletler Cemiyeti'nde Türkiye Sürekli Temsilcisi,
    * Ziya Kızıltan, Baş Danışman, Dışişleri Bakanlığı Baş Hukuk Danışmanı,
    * Sadullah Güney, İktisat Bakanlığı, Deniz Ticareti Müsteşarı,
    * Müşfik Selami İnegöl, Dışişleri Bakanlığı Daire Başkanı,
    * Dr.Asım Arar, Sağlık İşleri Genel Müdürü,
    * Fahri Engin, Savaş Filosu Komutanı,
    * Rıfat Mataracı, Kurmay Albay,
    * Şefik Çakmak, Kurmay Yarbay, Hava Alayı Komutanı,
    * Yusuf Egeli, Kurmay Binbaşı,
    * İhsan Orgun, Hava Binbaşı,
    * Fahri Korutürk, Deniz Binbaşısı, Roma Deniz Ataşesi,
    * Seyfi Kurtbek, Kurmay Yüzbaşı, Paris Askeri Ataşesi,
    * R.Amir Kocamaz, Başkonsolos, Dışişleri Bakanı Özel Kalem Müdürü,
    * Genel Sekreter Cevad Açıkalın, Dışişleri Bakanlığı Daire Başkanı,
    * Sekreterler Abdülkadir Örencik, B.Tahir Şaman, H.Rıfat Sözen, Nedim Veysel İlkin, Fatin Rüştü Zorlu, Celalettin Ziyal,
    * Basın Bürosu Vedat Nedim Tör, İçişleri Bakanlığı Genel Müdür, Asude Zeybekoğlu, Basın Ateşesi, Şekip Engineri, Basın Ataşesi, Muvaffak Menemencioğlu, Anadolu Ajansı Genel Müdürü,

    Temsil etmişlerdir.
#16.05.2009 19:32 0 0 0
  • Türk Devletleri Bayrakları - Devlet Bayrakları

    Türkiye Cumhuriyeti

    noimage

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

    noimage

    Azerbaycan

    noimage

    Özbekistan

    noimage

    Kazakistan

    noimage

    Kırgızistan

    noimage

    Türkmenistan

    noimage
#16.05.2009 19:25 0 0 0
#16.05.2009 19:16 0 0 0
  • Adnan Menderes Anadolu Lisesi - İstanbulda bulunan Liseler

    Adnan Menderes Anadolu Lisesi, İstanbul Bahçelievler'de yer alan öğretim kurumu. Yabancı dil eğitimi olarak İngilizce, seçmeli dil olarak da Almanca eğitimi verilmektedir. Ilk kez "Bakırköy Anadolu Lisesi" adı altında 1989-1990 öğretim yılında Ataköy 9. ve 10. kısımdaki Medeni Berk Ortaokulu binasında hizmete açıldı.
    1992'de, aynı yıl itibarı iade edilen ünlü devlet adamının adına ithafen "Adnan Menderes Anadolu Lisesi" adını aldı. 1992'de Bahçelievler ilçesi Yayla semtindeki kendi binasına taşındı.
    Adnan menderes anadolu lisesi ulaşımı çok kolay bir bölgededir. Mecidiyeköy, eminönü, taksim otobüsleri ile Topkapı, metro, soğanlı, bakırköy minibüsleri okul etrafından ya da çevresinden geçer.


    Öğrenci Başarıları

    2003-2004 Eğitim-Öğretim Dönemi
    İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ve Orhan Kemal Kültür Merkezi Şiir Yarışması İstanbul birinciliği
    Yusuf Can Kaya
    ODTÜ BTİE Liseler kategorisi Türkiye birinciliği
    Kenan Erdoğan, Serhat Sağlam, Yaman Umuroğlu
    SCSPF Monopalet Müsabakaları 100m ve 200m Bayrak Türkiye Üçüncülüğü
    Ozan İskilibli (Olimpiyatspor)
    1884 Vakfı 2. İstanbul Liseler Arası Web Tasarım Yarışması, Garanti Bonus Kart En Aktif Web Sitesi Ödülü
    Cemil Alpay Sünnetçi, Metin İge, Yaman Umuroğlu
    Kadir Has Bilişim Teknolojileri Şenliği Web Programlama Türkiye birinciliği
    Cemil Alpay SÜNNETÇİ
    Bilişim Teknolojileri Olimpiyatı Yazılım Türkiye ikinciliği
    Yaman UMUROĞLU
    "Kentim İstanbul" Bilgi Yarışması İlçe birinciliği:
    Cennet Cemre KÖRLÜ - İnci Öykü YENER - Yusuf Can KAYA
    Cumhuriyet'in 80. yılı Şiir Yazma Yarışması İstanbul Birinciliği:
    Yusuf Can KAYA
    Öğretmen Konulu Kompozisyon Yazma Yarışması İstanbul İkinciliği:
    Yusuf Can KAYA
    Basketbol Kız:
    Cumhuriyet Kupası İlçe birinciliği
    Kaymakamlık Kupası İlçe birinciliği
    Baketbol Erkek:
    Cumhuriyet Kupası İlçe ikinciliği
    Kaymakamlık Kupası İlçe ikinciliği
    Masa Tenisi Kız:
    Kaymakamlık Kupası İlçe birinciliği
    Masa Tenisi Erkek:
    İl Müsabakaları grup birinciliği
    Kaymakamlık Kupası ilçe birinciliği
    Yüzme Kız:
    İlçe ikinciliği
    Yüzme Erkek:
    İlçe ikinciliği
    Voleybol Kız:
    Cumhuriyet Kupası İlçe ikinciliği
    Kaymakamlık Kupası İlçe üçüncülüğü
    Voleybol Erkek:
    Cumhuriyet Kupası İlçe dördüncülüğü
    Kaymakamlık Kupası İlçe dördüncülüğü

    2002-2003 Eğitim-Öğretim Dönemi
    1884 Vakfı Liselerarası Web Tasarım Yarışması İstanbul birinciliği:
    Cemil Alpay SÜNNETÇİ - Metin İGE - Yaman UMUROĞLU
    Cumhuriyet bayramı kompozisyon yazma yarışması Bahçelievler birincisi Hatice CÖMERT
    Cumhuriyet bayramı şiir yazma yarışması Bahçelievler birincisi Merve APAYDIN
    Atatürk Haftası kompozisyon yazma yarışması Bahçelievler birincisi Yusuf CANKAYA
    Atatürk Haftası şiir yazma yarışması Bahçelievler birincisi Ertuğrul ZENGİN
    Öğretmen konulu kompozisyon yazma yarışması il ve ilçe birincisi Hatice CÖMERT
    Öğretmen konulu şiir yazma yarışması il ve ilçe birincisi Ertuğrul ZENGİN
    Dünyada İnsan Hakları Günü konulu kompozisyon yazma yarışması Bahçelievler ilçe birincisi Hatice CÖMERT
    Serbest konulu öykü yazma yarışması Bahçelievler ikincisi Fulya KESKİN
    Şairin şiirini seslendirme yarışması il ve ilçe birincisi Kürşat TOPÇU
    Kendi şiirini seslendirme yarışması ilçe birincisi ve il ikincisi Gülçin AYNUR
    Şairin şiirini canlandırma yarışması ilçe birincisi ve il ikincisi Eylül SİVRİCAN - İlker CEBECİ -Eylem Selin MUMCU
    İstiklal Marşı'nı ezbere güzel okuma yarışması ilçe birincisi ve il ikincisi Kürşat TOPÇU
    Sabancı Vakfı Portre yazma yarışması il mansiyon ödülü sahibi Gürkan SÖNMEZ
    Nevruz Haftası Nevruz konulu kompozisyon yazma yarışması İstanbul il birincisi Ertuğrul ZENGİN
    Kavram Olimpiyatları 2003 Matematik Alanı Türkiye Birincisi Fulya DİLEK
    Genç Kız Voleybol Takımı Bahçelievler İlçe Üçüncülüğü
    Genç Erkek Basketbol Takımı Bahçelievler İlçe İkinciliği
    Genç Kız Basketbol Takımı Bahçelievler İlçe Birinciliği
    Genç Kız Masa Tenisi Bahçelievler İlçe İkinciliği
    Genç Erkek Masa Tenisi Bahçelievler İlçe Üçüncülüğü
    Genç Erkek Yüzme Takımı Bahçelievler İlçe Üçüncülüğü

    2001-2002 Eğitim-Öğretim Dönemi
    İl Milli Eğitim Müdürlüğü Bilgi Yarışması 10. Bölge Birinciliği
    İl Milli Eğitim Müdürlüğü Bilgi Yarışması Bahçelievler Birinciliği
    Yarışmaya Katılan Öğrenciler:
    Metin Latifoğlu
    Şeyhmus Atlı
    Y. Can Kaya
    Bahçelievler Kaymakamlığı Kupası Öğretmen Voleybol Takım Birinciliği
    2002 Kavram Olimpiyatlarıa) Matematik alanında Türkiye Birinciliği: Şeyhmus Atlı
    b) Matematik alanında Türkiye İkinciliği: Metin Latifoğlu
    c) Dil (İngilizce) alanında Türkiye Birinciliği: A. Kıvanç Tos
    d) Dil (İngilizce) alanında Türkiye Üçüncülüğü: Melih Çelik
    AR-EL Koleji Bilim Olimpiyatları
    a) Dil bilimi (Türkçe) İstanbul Birinciliği: A. Kıvanç Tos
    b) Matematik Alanında İstanbul Birinciliği
    c) Sosyal Bilimler İstanbul Üçüncülüğü: Ertuğrul Zengin
    d) Bilgisayar Alanında İstanbul Üçüncülüğü: C. Alpay Sünnetçi
    Bahçelievler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Yüzme Yarışları
    a) Erkekler takım İkinciliği
    b) Kızlar Takım Üçüncülüğü
    c) Bireysel Türkiye Birinciliği
    Bahçelievler Atletizm Yarışmaları
    a) Kızlar Takım Üçüncülüğü
    b) Kızlar Takım İkinciği
    Bahçelievler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Kızlar Basketbol turnuvası

    Çeşitli Yarışmalarda Derece Alan Öğrencilerimiz ve Yarışma Alanları
    "24 Kasım Öğretmenler Haftası" nedeniyle düzenlenen kompozisyon yazma yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Merve Apaydın - 10 Fen E
    İstanbul İl Birinciliği: Merve Apaydın - 10 Fen E
    Öğretmen Konulu Şiir Yazma Yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Ertuğrul Zengin - 10 Fen D
    İstanbul İl İkinciliği: Ertuğrul Zengin - 10 Fen D
    Şiir Okuma Yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Merve Apaydın - 10 Fen E
    Trafik Haftası nedeniyle düzenlenen kompozisyon yazma yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Pelin Karaca
    Bahçelievler Belediyesi'nin "Anneler Günü" nedeniyle düzenlediği "Bana Anneni Anlat" konulu kompozisyon yarışması
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Merve Apaydın - 10 Fen E
    Polis Haftası nedeniyle düzenlenen şiir yazma yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Ertuğrul Zengin - 10 Fen D
    İstanbul İl Milli Eğitim Kültür bölümünün düzenlediği "Dinletilen ve okutulan bir metni anlama ve anlatma yarışması:
    Bahçelievler İlçe Birinciliği: Hümeyra Ayça Dönmez - 10 Fen E
    Mevlana ile ilgili kompozisyon yazma yarışması:
    İstanbul İl Üçüncülüğü: Bedri Gürkan Sönmez - 10 Fen F
    Ses yarışması:
    Bahçelievler ilçe Üçüncülüğü: Sevgi Güneş
    KASDAV Liselerarası Müzik Yarışması'nda:
    En İyi Sahne Performansı İkinciliği
    Okullar arası satranç şampiyonası:
    Türkiye Üçüncülüğü: Kadir Erden - 10 Fen D

    Okulun Marsi

    Orjinal versiyonu Bakırköy Anadolu Lisesi diye yazılmıştır. Daha sonra okulun isim değişikliği ile revize edilmiştir.

    İlime sanata edebiyata
    Hazır eder bizi çetin hayata
    Duyulsun sesimiz tüm kainata
    Yükselsin göklere sen yaşa sesi
    Sen yaşa, sen yaşa, sen yaşa!
    Adnan Menderes Anadolu Lisesi


    Okulda Öğretmenlik Yapan Ünlüler

    Mustafa Balel hikâyeci, romancı, çevirmen
    Sezer Ateş Ayvaz hikâyeci
    Ümran Kartal yazar, çevirmen
#16.05.2009 19:02 0 0 0
  • 2009 Eurovision Şarkı Yarışması Moskova - Eurovision Final

    noimage

    Merakla beklenen Rusya'nın başkenti Moskova'da gerçekleşecek 2009 Eurovision Şarkı Yarışması bu gece Avrupa'da ki ve Dünya'da ki bir çok ülkede izleyicilere sunuluyor. Ülkemizi bu büyük organizasyon'da temsil edecek sanatçı Hadise ise Türkiye'yi 18.sırada temsil edecek. Büyük Final bu akşam saat 22.00'da TRT 1, TRT AVAZ ve TRT Türk ekranlarından siz eurovision severlere sunulacak. Eurovision Turkey Team ve Türkiye adına sanatçımıza sonsuz başarılar diliyoruz ve sonuç ne olursa olsun Hadise'nin ülkemizi en iyi şekilde temsil etmiş olduğuna inanıyoruz.

    Eurovision finali öncesinde TRT 1 ve TRT Avaz kanalları ortak yayınla saat 19.50'de "Dünden Bugüne Eurovision" adlı program yayınlanacak. Jülide Ateş'in sunacağı programda Eurovision şarkı yarışmasının unutulmayan isimleri sahnede olacak. Eurovision şarkı yarışmasının efsane isimleri Anne Marie David ve Johnny Logan bu özel gecenin onur konukları olacak. David ve Logan, programda Behzat Gerçeker'in önderliğindeki ENBE Orkestrası eşliğinde unutulmayan şarkılarını seslendirecek.

    Hadise, kasım ayından bu yana büyük bir azim ve tempo ile Eurovizyon Şarkı Yarışması için çalışıyor. Bu bağlamda, 15 ülke promosyon kapsamında ziyaret edildi, konserler sırasında promosyon ürünleri ve tanıtım CD&DVDleri gerekli kuruluşlara verildi. Şarkımız Düm tek tek Avrupa'da bir çok ülkede tanıtıldı ve bir çok yerde halen liste başı.

    Hadise, yarışmaya sayılı günler kala kişisel olarak sağlık sorunları ile de uğraşmaya başladı. 23 yaşındaki genç sanatçımızın üstünde oluşan büyük baskılar sonucu ve yarışma stresi ile bağışıklık sisteminde çöküntü meydana geldi. Bu bağlamda Eurovision Türkiye Takımı olarak ;

    HADİSE SANA SONUNA KADAR GÜVENİYORUZ, SONUÇ NE OLURSA OLSUN SEN ÜLKEMİZİ EN İYİ ŞEKİLDE TEMSİL ETTİN!KALBİMİZ BU GECE SENİNLE MOSKOVA'DA DÜM TEK TEK ATACAK! diyoruz!

    Bu gece büyük final'de yarışacak ülkeler ve çıkış sıraları:

    1. Litvanya: Sasha Son - Love
    2. İsrail: Noa & Mira Awad - There Must Be Another Way
    3. Fransa: Patricia Kaas - Et S'il Fallait Le Faire
    4. İsveç: Malena Ernman - La Voix
    5. Hırvatistan: Igor Cukrov feat. Andrea - Lijepa Tena
    6. Portekiz: Flor-De-Lis - Todas As Ruas Do Amor
    7. İzlanda: Yohanna - Is It True
    8. Yunanistan: Sakis Rouvas - This Is Our Night
    9. Ermenistan: Inga & Anush - Jan Jan
    10. Rusya: Anastasia Prikhodko - Mamo
    11. Azerbaycan: AySel & Arash - Always
    12. Bosna Hersek: Regina - Bistra Voda
    13. Moldova: Nelly Ciobanu - Hora Din Moldova
    14. Malta: Chiara - What If We
    15. Estonya: Urban Symphony - Rändajad
    16. Danimarka: Brinck - Believe Again
    17. Almanya: Alex Swings Oscar Sings - Miss Kiss Kiss Bang
    18. TÜRKİYE: Hadise - Düm Tek Tek
    19. Arnavutluk: Kejsi Tola - Carry Me in Your Dreams
    20. Norveç: Alexander Rybak - Fairytale
    21. Ukrayna: Svetlana Loboda - Be My Valentine! (Anti-Crisis Girl)
    22. Romanya: Elena - The Balkan Girls
    23. Birleşik Krallık: Jade Ewen - It's My Time
    24. Finlandiya: Waldo's People - Lose Control
    25. İspanya: Soraya - La Noche Es Para Mi

    ÖNEMLi NOT!!!

    Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın son ülke şarkısını bitirdikten sonra kendi bulundukları ülkenin devlet televizyonuna geçmeleri gerekmektedir. Her ülkede verilen oylama numaraları farklı olduğu için Türkiye veya desteklediğiniz başka bir ülke için oy kullanabilmeniz için kendi devlet televizyonunuzun vermiş olduğu numaraları kullanmalısınız.

    Eurovision Şarkı Yarışması'nı Belçika, Hollanda, Almanya, Fransa, Danimarka ve İsviçre'de yaşayan vatandaşlarımız kendi yerel saatleri ile 21:00 itibari ile TRT'den izleyebilirler.

    TARİH: 16 MAYIS 2009
    KANALLAR: TRT1-TRTINT-TRTAVAZ-TRTTÜRK
    SAAT 19 : 50: Dünden bugüne eurovision!
    SAAT: 22 :00 2009 Eurovision Şarkı Yarışması (CANLI) (TÜRKİYE SAATi iLE)
#16.05.2009 18:50 0 0 0
  • Polis Fıkraları - Komik Fıkralar - İlginç Fıkralar

    Adam kırmızı ışıkta geçiyor. Başkomiser görüp ekibe bildiriyor. Ekip adamı yakalıyor:
    "Ceza yazacağım."
    Adam:
    "Sen nerden gördün kırmızıda geçtiğimi?"
    Polis: "Başkomiserim görmüş. O söyledi."
    Adam:
    "Amma boşboğaz, dedikoducu başkomiserin varmış ha. İnsan her şeyi söyler mi? Sır saklamasını bilmek lazım."
#16.05.2009 18:42 0 0 0
#16.05.2009 18:38 0 0 0
#16.05.2009 18:37 0 0 0
  • Konu: Can Suyum
    Mükemmelden öte birşey bu miss fener harikasın.Emeğine sağlık
#16.05.2009 18:33 0 0 0
#16.05.2009 17:26 0 0 0
#16.05.2009 17:15 0 0 0
  • Ders alıcı bir öykü.emeğine sağlık...
    hangi konumdada olsan baba babadır..
#16.05.2009 17:14 0 0 0
  • Konu: Anne Sevgisi
    Anne Sevgisi - Anne Sevgisi Hikayesi

    Sakin, ılık ve güneşli bir günde bir melek cennetten kaçtı, yaşlı dünyamıza indi ve tarlalarda, ormanlarda, şehirlerde ve küçücük köylerde dolaşmaya başladı.

    Güneş batar batmaz kanatlarını açtı ve :
    'Ziyaretim sona erdi, artık ışık dünyasına dönmem gerek. Fakat, buradan bir anıyla dönmek istiyorum.' dedi.

    Güzel bir çiçek bahçesine baktı ve :
    'Bu çiçekler kadar güzelini, bunlar kadar hoş kokanını görmedim. Onun için anı olarak bu çiçekleri qötüreceğim' dedi.

    O sırada ileride, pırıl pırıl gözleriyle, gül yanaklı bir bebek gördü. Bebek gülümseyerek annesinin yüzüne bakıyordu.

    noimage

    Bunun üzerine melek şunları söyledi kendi kendine :
    'Bu bebeğin gülümsemesi, bu buketten de güzel. Onu da beraberimde götürmeliyim.'
    Bunları söylerken, bebeğin beşiğini, bebeğe ve beşiğe adeta bir sel gibi akan annenin sevgisini farketti. O anda ağzından şu sözler döküldü :
    'Bu annenin bebeğine olan sevgisi bu dünyada gördüğüm en güzel şey. Bu sevgiyi de beraberimde götürmeliyim.'

    Bu üç hazineyle birlikte inci kapılı cennete doğru kanat açtı. Cennetin kapısından içeri girmeden önce :
    'İçeriye girmeden, anılarıma bir göz atayım' dedi.
    Elindeki bukete baktı, tüm güller solmuştu. Bebeğin yüzüne baktığında, bebeğin gülümsemesi yok olmuştu. Annenin sevgisine baktı, o tüm güzelliğiyle yerinde duruyordu. Solmuş gülleri ve gülümsemeyi cennetin kapısında atıverdi ve kapıdan içeri girip cennetteki herkesi yanına cağırdı :

    'İşte dünyada bulduğum ve cennet kadar güzelliğini yitirmeyen tek şey bu :
    ANNE SEVGİSİ dedi.
#16.05.2009 17:11 0 0 0
#16.05.2009 17:09 0 0 0
  • Dağ Sıçanı - Sıçan

    noimage

    * Dağ sıçanı kuzey yarımkürenin birçok dağlık bölgesinde yaşayan bir tür kemirgendir.

    * Dağ sıçanları ayılar gibi kış uykusuna yatarlar.

    * Büyüklükleri yetişkin bir kedi kadardır.

    * Dağ sıçanları ot yiyerek beslenirler.

    Yeraltı Şehirleri

    * Dağ sıçanları bir araya gelerek yeraltı şehirleri kurar ve bu şehirlerde topluca yaşarlar.

    * Yeraltı şehirleri birçok tünelden oluşur. Tüneller yerin 90 -120 santimetre altında bulunur.

    * Tünellerin yerüstünde birçok yerde kapıları vardır. Dağ sıçanı tilki, çakal gibi kendisini avlamak isteyen bir hayvan gördüğünde bu kapılardan yuvasına kaçabilir.

    * Her kapının etrafı çamurdan bir tümsekle çevrilmiştir. Bunun önemli nedenleri vardır. Bu tümsekler, fazla yağışlı havalarda yeraltı şehrinin sel baskınına uğramasını önler. Tümsekler ayrıca şehir sakinleri için birer gözetleme kulesidir. Hayvanlar hem buradan etrafı daha rahatça gözleyip düşmanını kollarlar, hem de komşularını seyrederler.

    * Dağ sıçanlarının kurduğu şehirler, tıpkı bizim şehirlerimiz gibi semtlere ayrılmıştır. Hayvanlar bu sınırları geçmez, birbirlerinin semtlerine girmezler.

    * 1901'de dağ sıçanlarının kurduğu bir yer altı şehri ölçülmüş ve genişliği 160 kilometre, uzunluğu da tam 390 kilometre gelmiştir. Bu şehirde yaklaşık 400 milyon dağ sıçanının yaşadığı tahmin ediliyordu. Yer altında o kadar çok tünel açılmıştı ki, ovadan atlılar geçtikçe yerler çöküyordu.

    * Dağ sıçanları bir arada yaşamayı çok severler. Bir dağ sıçanı ailesi az sayıda erkek dağ sıçanı ile daha fazla sayıda dişi dağ sıçanlarından oluşur.

    * Dağ sıçanları bir seferde 3 - 8 yavru doğurur.
#16.05.2009 16:59 0 0 0
  • Karıncaların İlginç Özellikleri - Karıncalar
    Karıncalar yeryüzündeki bütün kıtalara yayılmış, besin bulabileceği her yere yerleşen, en kalabalık nüfusa sahip canlılardır. Yeni doğmuş 40 insana karşılık 700 milyon karınca dünyaya gelir. Çok iyi örgütlenmiş bir düzen içinde koloniler halinde yaşarlar. En az insanlar kadar örgütlenmiş bir düzene sahiptirler. Besinlerini üretip depolayan karıncalar aynı zamanda yavrularını gözetir, kolonilerini korur ve savaşırlar.
    Günümüzde 14 bin civarında karınca türü mevcuttur. İnce bel, dirsekli antenler ve düğümsü yapıya sahiptir. Karıncaların gövdesi etrafında koruyucu olarak kasların bağlanmasını sağlayan bir iskelet mevcuttur. Akciğerleri yoktur, oksijen ve karbondioksit gibi gazlar dış iskeletteki deliklerden geçer. Karıncaların kapalı kan damarları yoktur onun yerine iç sıvılarının dolaşımını sağlayan ve kafaya doğru pompalayan ince, uzun delikli bir tüp bulunur. Gövde boyunca uzanan, birkaç düğümlü, gövdeye bağlı dallarla ayrılan sinir telinden oluşan sinir sistemine sahiptir. Karıncanın kafasında birçok algı organı bulunur. Birbirine bağlı sayısız küçük lensten oluşan petek göz vardır. Bununla birlikte kafalarının üzerinde ışık düzeylerini ayırt eden üç küçük gözleri mevcut olmasına rağmen gözleri iyi görmez. Kafalarında bulunan iki anten titreşimleri ve hava akımlarını algılar ve dokunma yoluyla sinyal iletişimini sağlarlar. İki adet çok kuvvetli çeneye sahiptir. Bu çeneyi; kafada yiyecek taşımada, nesneleri hareket ettirmede, yuva kurmada ve savunma amaçlı olarak kullanan karıncanın, bazı türlerinde de ağız içinde küçük keseler bulunur. Bu keselerde besin saklayarak diğer karıncalara veya larvalara verebilir. Bir karınca kendi ağırlığının 50 katı ağırlığı kaldırabilir. Besin bulmada görevli öncü karınca yemek ararken koku molekülleri bırakarak bu sayede rotasını kaybetmez. Bu şekilde yuvadaki diğer karıncalara haber verir, onlarda rotayı takip ederek besinlerine kolayca ulaşırlar.

    Karıncalarda üreme diğer canlılara göre farklılık gösterir. Dişi karınca çiftleşme sonrasında kendine uygun bir yuva arar ve bu yuvayı bulduğunda ilk iş olarak kanatlarından kurtulmak ister onları koparır. Daha sonra yuvanın girişini kapatarak haftalarca aylarca yalnız kalarak yumurtalarını bırakır. Bu süre de kanatlarını yiyerek beslenir. İlk yumurtalardan çıkan larvalar kendi salyasıyla beslenir. Sınırlı yiyecekten ötürü ilk sürü küçüktür, bunlar koloninin ilk işçi karıncalarıdır. Sürekli çalışırlar büyük bir özveri ile kendilerinden sonrakilere bakarlar bu sayede daha sonraki nesiller daha büyük olur. Erkek karıncaların ömrü fazla uzun değildir. Çiftleşme sonrasında birkaç saat veya birkaç gün sonra ölürler. Ölümü göze alarak çiftleşme uçuşuna çıkan erkek karınca kendi öldükten yıllar sonra çıkacak yavrular için sperm bırakmaktadır. Her kraliçe karınca kendi vücudu içersinde bir sperm bankasına sahiptir. Karınca kolonilerinin tüm çabası kraliçe ve kraliçelerin yumurtasını korumaktır. Her türlü ihtiyaçları işçi karıncalar tarafından karşılanır ve kraliçe karınca el üstünde tutulur.
    Karınca beslenmesin de en çok yağlı ve şekerli besinleri kullanır. Eve gelen karınca genellikle mutfağı ziyaret etmekten hoşlanır. İnsanların açıkta olan gıdalarına ortak olarak, bıraktıkları salgı ve dışkılarla mikrop bulaştırıp, hastalıklara yol açarlar.

    Karınca ile mücadele için insanlar yıllardır, kişisel uğraş vermektedir. Karınca yoluna tuz, pudra, sirke, borik asit gibi maddeler dökerek bir süre gelmelerine engel olunabilir fakat etkili değildir. Kişisel yöntemlerde en etkili olan acı biberdir. Karınca ile mücadele de kesin çözüm için yasal çalışan ilaçlama şirketlerinden yardım alabilirsiniz. Gezer ilaçlama şirketimiz 7/24, istediğiniz gün ve saatte karınca ilaçlama hizmeti vermektedir. Sağlık Bakanlığı ruhsatına sahip, Gezer ilaçlama şirketimizde, karınca ilaçlamada kullandığımız ilaçlar Sağlık Bakanlığı onaylı olup kesinlikle insan sağlığına zarar vermeyen ilaçlardır. Gezer ilaçlama şirketimizde ziraat mühendisleri kontrolünde hazırlanan karınca ilacı, sıvı ilaçlama ve jel ilaçlama yöntemleri ile karınca ilaçlaması eğitimi almış, sertifikalı, profesyonel, personellerimiz tarafından uygulanmaktadır. Gezer ilaçlama şirketimiz karınca ilaçlamada %100 garantili kesin sonuçlar ile hizmet vermektedir.
#16.05.2009 16:54 0 0 0
#16.05.2009 16:48 0 0 0