RoHaN
Üye
08.11.2004
Onbaşı
962
Onbaşı
962
Hakkında
-
Konu: aşk ve şiirBir zaman tünelinin sonsuzluğunda
En güzel sevgiyi birlikte yaşadık
Her uçurumun kenarında,
Birlikte meydan okuduk rüzgara
Ve gökyüzünden birer yıldız çalıp
Işık yaptık geleceğimize...
-
Konu: SenSizlikSeni Sevmek bambaşka birşey
Bana yakın olduğun kadar uzak
Beni çevreleyip kurduğun tuzak
Seni sevmeme engel olamadı
Kelimeler sana olan aşkımı anlatamaz
Ben bir "Sen" daha yaratamam
Bana karşı olan duygularını anlatamam
Seni sevmeme engel olamadı
Konuşmalarımız "nasılsın"dan ibaretti
Aynı seyaryo üç yıl devam etti
Aşkın beni kör, sağır etti zulmün bile
Seni sevmeme engel olamadı
Sana olan sevgim ebediyete kadar
Gerisi sana kaldı benden bu kadar
Beni unutman bile
Seni sevmeme engel olamadı
Kamuran KILINÇ
-
bilgilendirdiğin sağol arkadaşım
-
gerçekten önemli bir konu. bilgilendirdiğin için sağol
-
Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği'nde yapılan değişikliğe göre, hasta odaları 1 veya 2 kişilik olacak.
Yönetmelik değişikliği Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Hastaların hekim seçmesine imkan sağlayan yeni düzenlemeye göre, uzman tabipler, talepleri üzerine valilikçe aynı ilde olmak kaydıyla başka bir sağlık kurumunda görevlendirilebilecekler.
Yönetmelik, Sağlık Bakanlığı'na bağlı ağız diş sağlığı merkezleri ile en az 50 yataklı genel hastaneler, özel dal hastaneleri, rehabilitasyon merkezleri ve servisleri ile eğitim hastanelerini kapsıyor.
Sağlık kurumlarını işlevlerine göre 5 gruba ayıran yönetmelikte, hastaneler de, ''genel, özel dal, eğitim ve araştırma hastaneleri, ilçe-belde ile gün hastanesi'' olmak üzere 5 grupta toplanıyor.
Yataklı tedavi kurumlarında tüm personelin mesaiye başlama ve bitiş saatleri, hizmetin ve mahallin özelliği ve kurum personel kadrosu göz önüne alınarak ilgili kanunlara göre valilikçe belirlenecek. Başhekimler, vardiya ve nöbet gibi hizmetlerde farklı çalışma saatleri belirleyebilecek.
Yönetmelikte, hastanelerde ayakta ve yatarak muayene ve tedavileri ücretsiz olarak yapılacaklarla ilgili madde de de değişiklik yapıldı. Buna göre, hastanelerde ücretsiz muayene ve tedavileri yapılacak kişiler, 4736 sayılı kanun gereği çıkarılacak Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenecek.
Yönetmeliğe göre, yataklı tedavi kurumlarında hasta odalarının 1 veya 2 kişilik olarak düzenlenmesi esas olacak. Ancak, kurumun fiziki şartları dikkate alınarak daha fazla hastanın kalabileceği odalar da düzenlenebilecek.
Yönetmelikte, özel odalar, ''tek yataklı, buzdolabı, televizyon, telefon ve refakatçinin dinlenmesi için gerekli bölümü ve donanımı bulunan, banyolu, lavabolu, tuvaletli'' oda olarak tanımlanırken, birinci sınıf oda, ''tek yataklı, tuvaletli, banyolu, lavabolu, ve hasta refakatçisinin dinlenmesine yönelik donanımı bulunan'' oda şeklinde tanımlandı. Yönetmeliğe göre, ikinci sınıf oda ise ''2 ya da 3 yataklı, yatakların arası uygun biçimde ayrılabilen, tuvaletli, banyolu ve lavabolu'' olarak düzenlenecek.
Yönetmelikte ayrıca başhemşire ve muavinlerin kıyafetleri, lacivert renkli, alpaka veya terilen kumaştan, tunik ve astarlı pantolon veya etek tarzında olması öngörülüyor. Hemşire formaları, alpaka veya terilen kumaştan, tunik ve astarlı pantolon ya da etek tarzında, başhemşirenin belirlediği renkte yapılacak.
Yönetmelikte yapılan değişiklikle, hemşirelerin mezun olduğu okulun rozetini kullanma, beyaz kep takma zorunlulukları da kaldırıldı.
- bu bilgiyi bizlerle paylaştığın için teşekkürler
-
Konu: SENDEN DE VAZGEÇTİMÇok şey istemiyorum hayattan;
biraz huzur ve biraz da sadakat&
Ama anladım ki bu bile haram bana.
Ne huzurum var ne de aşığım dediklerimin
sadakati&
Rahat uykulara dalmayı,
huzur içinde uyumayı öyle çok istiyorum ki.
Ama eksiliyorum artık,
tükeniyorum yavaş yavaş&
Beden aynı beden belki ama ya o ruhum,
Hele o dokunuşlar&
Dokunuşlar aynı değil ki,
aynı hislerle dokunamıyorum&
Kendi dünyamı kendim bozuyor ve
Ardından yine kendi ellerimle
Kurmaya çalışıyorum. Yıkıp kurmak...
Elimden gelen sadece bu......
Kendi hayatımı yıkıp yıkıp kuruyorum.
Canım çok yanıyor..
Canımın acısını unutuyorum zamanla...
Hayır, hayır, unuttuğumu sanıyorum...
Kendimi kandırırsam,
Çevresindekilerin de
Bu yalana ortak olacağını düşünüyor,
Kendimce oynuyorum.
Hem kendi, hem de başkalarının yaşamlarıyla...
Yoruldum artık.
Yıkılıp tekrar ayağa kalkmaktan yoruldum.
Kendi hayalimin sonunu bulamıyorum.
Belki de bir sonu yok.
Yaşamı boyunca da o sonu sanırım
Yakalayamayacağım...
İçimdeki çocuk her geçen gün
Biraz daha ölüyor..
Omuzlarıma çökmüş bir ağırlık var.
Hani tam kendinizi iyi hissettiğiniz anda
Gelip çöreklenen, gitmeyen,
Bitmeyen ve yitmeyen...
Ve hiç gitmeyen, bitmeyen,
yitmeyen sadık dostum hüzün...
Sevdiklerim tek tek gittiler...
Bir ihanet, bir bir isyan,
Bir umutsuzluk.
Hepsinin bir sebebi vardı ayrılıklarımın.
Sebebi de olsa vedalar hep hüzünlü...
Bu bir oyun belki de ve
O tiyatro sahnesinin senaristi
Yönetmeni hep başkaları..
Ben ise sadece bir oyuncu olarak kalıyorum..
Hayatıma birileri giriyor
Senaryolarını veriyorlar elime ve ben
Yalnızca oynuyorum...
Engel olamıyorum bir çoğuna,
Gelip kendi oyunlarını oynatılıyorlar bana...
Bazen bir şeyler öğrenirim desem de
Hep bildik senaryolar, hep bildik adımlar...
Vazgeçiyorum&
Sıkıldım ben artık bu oyunlardan,
Bu sevgi nedir bilmez insanlardan!!....
Anonim
-
Konu: DÜNYANIN 8.ci HARİKASIarkadaşım çok güzel yazmışın fakat burası MP sunanlar bölümü konuyu yanlış yere açmışın
-
bugün bende bir anlama kıtlığı var hayırdır inşallah ama ben bu resimden bir anlam çıkaramadım
-
teşekkürler serdar kardeşim bana jest yapmışın ama orası benim mekanım diğil
olması isterdim ama bu sefer başım şimdikinden daha fazla ağrırdır. Bu bana iylik değil eziyet olurdu.
Neyse yine de sağol
-
Levis Ustam, bu boardı hizmete sunduğun için Allah Senden Razı oLSun.
Bu board'ın eşi ve benzeri olamaz, çünkü kurucusundan başlamak üzere, her üyesi bir altın parçası. Kurallarıyla, tarzıyla, mod.larıyla, polisleriyle (dedektifleriyle(bu benim) ) diğer boardlardan çok farklı.
Tek kelimeyle mükemmel tasarlanmış ve düşünülmüş. Allah adını anarak (Bismillahirrahmanirrahim) diyerek, başladık bu yola ve inanın ki bağımlılık yapıyor burası ve insan 2 dk ayrı kalamıyor.
Tüm arkadaşlara gösterdikleri ilgi ve alakadan dolayı teşekkürlerimi gönderiyorum.
-
Ellerine sağlık Emrah dostum. harika olmuşlar. Allah Emeklerini boşa çıkarmasın
-
Konu: Elhamdulillah MüslümanızElhamdulillah Müslümanız
Kimseye karışmayız
Beş vakit namazımızı kılar
İbadetimizi ederiz biz
Elhamdulillah Müslümanız
Haram maldan kaçınır,
Helale koşarız biz
Akşamlara kadar salavat getiririz
Elhamdulillah Müslümanız
Onu bunu dinlemeyiz
Allah yolunda ilerleyen
Birer kuluz biz
Elhamdulillah Müslümanız
Beş vakit namazımızı kılar
Bize vermiş olduğu nimetlerden
Allah'ımıza bol bol şükrederiz.
M.Emin SADIK
20.04.2005-SİİRT
Emin benim kardeşim, 20 yaşında, gazetede muhabirlik ve şiir yazarlığı yapıyor. bugün mübarek mevlid kandili olduğu için, bir şiir yazmış, bende sizlerle paylaşmak istedim.
-
bilgisayar ekranına odaklandığında kişi göz kırpmayı unutuyor. Uzun süre bilgisayar karşısında çalışanların göz kırpmayı unutması, gözyaşının buharlaşarak kuruluk oluşmasına neden oluyor. Bu gözde yanma, kızarıklık ve batma hissi yaratıyor
diyor dr.
-
Uzun süre bilgisayar karşısında çalışan kişilerde göz kırpmanın azalması, gözde kuruluğa neden oluyor.Gözyaşı görme fonksiyonunun tamamlanması için hayati önem taşıyor.İşte uzmanların uzun süre bilgisayar kullanmak zorunda kalanlara tavsiyeleri;
Bu nedenle göz kuruluğu bulunanlara, damlalarla suni gözyaşı kullanmaları tavsiye ediliyor. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Suat Hayri Uğurbaş, uzun süre bilgisayar karşısında iş yapanların daha az göz kırpmalarının gözlerde kuruluğa neden olduğunu söyledi. Uluslararası Gözyaşı Hastalıkları Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Uğurbaş, göz kuruluğunun yaş, kullanılan bir ilaç, beslenme ve vitamin eksikliğine bağlı olabileceğini vurguluyor.
'10 SANİYEDE BİR GÖZ KIRP'
İnsanların gözlerini 10 saniyede bir kırptığını belirten Doç. Dr. Uğurbaş şöyle konuştu: "Ancak bilgisayar ekranına odaklandığında kişi göz kırpmayı unutuyor. Uzun süre bilgisayar karşısında çalışanların göz kırpmayı unutması, gözyaşının buharlaşarak kuruluk oluşmasına neden oluyor. Bu gözde yanma, kızarıklık ve batma hissi yaratıyor."
Gözyaşının görme fonksiyonunun tamamlanması için hayati önem taşıdığını ifade eden Doç. Dr. Uğurbaş,"Gözyaşı, gözü dış etkenlerden korur. Göz kuruluğu bulunanlara damlalarla suni gözyaşı kullanmalarını tavsiye ediyoruz" dedi.
