Kendin İçin Dört İşlem...
Kendini kendinle topla ..
Herkes biliyor ki: Herkes için her şey olamazsın Her şeyi bir anda . her şeyi mükemmel yapamazsın. Her şeyi herkesten iyi yapamazsın. Sen de herkes gibi bir insansın. Öyleyse: En azından, birisi için önemli bir şey ol. Bir anda sadece bir şey yap. Bir şeyleri hep eksik bırakacağını hatırla. Bir şeyi herkesten iyi yapmaya bak. Böylece hiç kimsenin senin gibi olamadığını gör. Herkesin herkes gibi olmaya çalıştığı yerde, sen sen ol, böylece herkesten daha iyi ol.
Kendini kendinden çıkar
Yaşın kaç ise, bir o kadar rakamı yaşından çıkar ki geriye sıfır kalsın. Hayata başladığın güne git. Doğduğun gün ağzından çıkan ilk çığlığı hatırla. Şu anda yaşadığın şehirde bir günde yüzlerce, binlerce bebek doğuyor. Hepsi de bir çığlıkla karışıyorlar hayata. Seni en çok sevenler bile seni sen varolduğun için sevdi. Şimdi sen, seni sen yokken bile seven birini düşünmek istemez misin? Seni sen var olduğun içen sevenleri hatırladığın kadar, seni sevdiği için var edeni hatırlamak istemez misin?
Kendini kendinle çarp
Bu sabah aynaya bir bak. Bakalım kimi göreceksin. Elbette yeryüzündeki bütün insanlara benzeyen bir insan yüzü. Kaşları, gözleri, yüzü, burnu, kulakları, saçları ile sen de herkes gibi bir insansın. Ama aynada herhangi bir insanı görüyor değilsin. Kendini görüyorsun. Tümüyle sana özel, sadece senin için yaratılmış bir yüz görüyorsun. Yani senin yüzün gibi başka bir yüz yok. Onun için yüzüne bakanlar seni, sadece seni görüyorlar. Seni tanıyanlar yüzünden tanır, sevenler yüzünü sever. Herkese benzeyen birini değil. Bütün zamanlarda, senin yüzün gibi bir yüz olmadı, senin yüzün gibi bir yüz olmayacak.
Kendini kendine böl
Etrafına bir bak. Ne kadar çok insan ne kadar çok şey peşinde koşuyor. Çok para, çok mal, çok yer, çok iş, çok yemek, çok araba, çok tatil, çok çok...Ne kadar telaşla yaşıyorlar. Herkesin çok acelesi var, çok telaş içindeler, çok koşturuyorlar, hep bir yerlere yetişmek istiyorlar. Durup kalsalar kaybedecekler sanki.. Koşturmasalar ellerindekileri düşürecekler gibi. Nefes alıp verebildiğin için, güneşe çıplak gözle bakabildiğin için, rüzgârı hissedebildiğin için mühimsin. Yaratıldığın için önemlisin.
Kendini kendine bölersen, eline tam tamına bir geçecek. Ne yarımsın, ne eksiksin, ne de kimselerin seni tamamlamasına ihtiyacın var.
Sen mühimsin.
Ey uzaktaki sevgili...
sitem dolu sözlerin yürek yakıyor..
.sen sevdin de ben sevmedim mi..
sukut etmek anlatmaz sevgiyi...
.gözlerime baktın da ben görmedim mi...
uzaktasın tutamam elini....
ne kadar istesem de göremem gözlerini....
tenin tenime değmedi...sen yandın da ben yanmadım mı.....
sevmek ilgisiz kalıp seveni üzmek midir...sen yazdın da ben yazmadım mı....
sakın kahır etme sevdama....birde sen tuz basma kanayan yarama...
şöyle çıkıpta cesurca karşıma.....
seviyorum dedin de ben sevmedim mi.....
Zaman geçsin diye bekle, zamanı gelsin diye bekle.
Anlatmak için bekle, anlaşılmak için bekle.
Bulmak için bekle, bulunmak için bekle, buluşmak için bekle.
Başlasın diye bekle, bitsin diye bekle.
Sabahı bekle, geceyi bekle, baharı bekle, yazı bekle, yarını bekle, yeni yılı bekle.
Daha iyisi için bekle, daha yenisini bekle.
Sabırdan bekle, çaresizlikten bekle, panikle bekle, vazgeçerken bekle.
Plan yap bekle, hayal kur bekle.
Değişsin diye bekle, dönüşsün diye bekle.
Bir bekle, iki bekle.
Hayat geçsin önünden geçip gitsin, sen bekle.
Ne kadar da sevgiye muhtaçtır insan.. Nazını çekecek biri olsun ister yanında, Çocukça mırıldanmak,
sızlanmak, tutturmak ister,.
Bir yetişkin gibi dinlenilmek, Bir çocuk gibi şımartılmak ister.
Her zaman yetişkin olmak,
yetişkin gibi davranmak yorar insanı.Bazen saçmalamak ister.
Hesaplamadan, hesap etmeden karar vermek ister,
Kalbinin tarifini dinleyip, Hissettiklerinle yol bulmaya çalışmanın daya...nılmaz heyecanı içinde,
Sırtını tüm yolları bilenin
yüceliğine dayayıp, Küçük bir çocuk gibi koşabilmek..
.Arkamdan annem bana bakıyordur, -Düşersem öper ve geçer-in güvenliği
içinde koşabilmek, Sıyrılan, kanayan ve acıyan tüm yerlerini, Öpen biri varsa eğer, Korkma düşmekten,
Bırak kanasın dizlerin,..
Ağla ağlayabildiğin kadar,Öper ve geçer".....
Cuma Günü
Cuma günü müslümanlar için bir bayram günü demektir. Cuma namazı cemaatle kılınır. Bu sebeple müslümanlar bir araya gelerek birbirleri ile yakından tanışmak ve görüşmek imkânı bulurlar. Her hafta müslümanların böyle bir araya gelmesi aralarındaki dostluğu artırır, birlik ve beraberliği güçlendirir.
Cuma, önemli olayların meydana geldiği çok hayırlı ve faziletli bir gündür. Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:
«Üzerine güneşin doğduğu en hayırlı gün cuma günüdür. Adem (a.s.) o gün yaratılmış, o gün cennete konulmuş ve o gün cennetten çıkarılmıştır.» (58)
«Cuma gününde bir saat vardır ki, hangi mü'min o saatte Allah'tan bir dilekte bulunursa Allah onun dileğini kabul eder.» (59)
Bir yangın sonrası görevliler
Hasar tesbit çalışmaları için ormanda geziyorlardı.
Görevlilerden biri bir ağacın dibinde küller içinde
Neredeyse kömürden bir heykele dönüşmüş bir kuş gördü.
Görevli elindeki çubukla hafifçe dokundu kömürleşmiş kusa.
Dokunur dokunmaz kuşun kanatları altından
Üç küçük kuş yavrusunun cıvıldayarak çıktığını gördü.
Anne kuş gelen tehlikeyi farkederek
Yavrularını bir ağacın arkasına getirmiş
Kendisinin yanacağını bile bile
Onları kanatlarının altında saklamıştı.
Yangın yayılmadan çok rahatlıkla uçup
Oradan uzaklaşması mümkünken
Yavrularının yanında kalmayı tercih etmişti.
Alevler bulunduğu yere varıp
Küçücük bedenini kavurmaya başladığında
Hiç kıpırdamadan kalmıştı.
Bedeni yanıp kavrulmuştu ama geriye
Hiç ölmeyecek bir anne heykeli bırakmıştı…
Hayatın Bize Sunduğu
Gözyaşının Tadını bilirmisin Sen ?
Gözyaşı dediysem gözlerden süzülen değil...
Hani Şu Yürekten süzülenler Var ya;
Acı, Keder, özlem yüklü...
Süzülürken yüreğinden bir parça Koparıp götürürler...
İçin sızlar, yüreğin Yanar Ama Ne Fayda...
Akar onlar bulduğu kırıklıklara...
Kanatır yaralarını, Kor olur kalbinde ki yangınlara...
Her damla da Seni Haykırır Bu Yürek...
Seni çağırır yalnızlığı bozmaya..
Asla kendinden şüphe etme... Sen ne hissediyorsan o her zaman doğrudur.
Dünyadaki bütün insanlar toplansa ve sana aksini söylese bile senin hissettiklerin senin için doğrudur.
Onlar farklı hissedebilir, farklı düşünebilir ama bu senin hissettiklerinin yanlış olduğunu göstermez,
sadece onlardan farklı olduğunu gösterir.
Geçmişte yaptıkların için pişmanlık duyma ve özür dileme.... Yaşadıklarının senin için önemli bir ders
olduğunu kendine hatırlat. Bu tecrübe ile aldığın bilgiyi özenle incele,
olayda yaptığın hataları ve yeniden aynı durumda olsan nasıl davranacağını iyice düşün ve gelecek olaylar için kendini hazırla.
Kırılan vazo tamir
edilemez ama gelecekte başka vazoların kırılması önlenebilir
Mümkün olduğunca kimsenin senin adına karar vermesine izin verme ama başkalarının haklı
olabileceğini de unutma. Bu hayat senin ve istediğin gibi yaşamaya hakkın var, fakat başkalarını dinle ve
onların bakış açısını anlamaya çalış.
Ailen dışındaki insanlarla ilişkilerinde asla kendi ihtiyaçlarını ikinci plana atma ve kendini hayallerle kandırma. Her zaman önce sen gelmelisin. Asla başka insanlar üzülmesin diye kendini üzmeyi tercih etme. Sen kaldırabiliyorsan, onlarda kaldırabilir. Karşındaki insan senin mutluluğunu düşünmüyorsa ve senin üzülmene yol açıyorsa, o zaman o insan sana değer vermiyor demektir. Bu kişileri değiştireceğini yada sana zamanla önem vereceğini düşünme. Sana karşılıksız sevgi veren ve senin için her şeyi göze alabilecek tek insanlar ailendir.
Asla kaybetmekten korkarak, sırf inanmak istediğin için karşındaki insanın sevgi sözcüklerine inanma. Sevgi insanın kalbindedir, gözlerindedir, davranışlarındadır.
Hayatta her şeyin bir bedeli olduğunu asla unutma ve bedel ödemekten istemediğin için kendini boşlukta bırakma.
Hayatta en büyük dostun sen olabileceğin gibi hayattaki en büyük düşmanın gene sen olabilirsin. Seçimini yap ve kendin için dostu mu yoksa düşmanı mı olacağına karar ver. Yaşamdaki tüm acıları atlatabilirsin,
her şeye rağmen mutlu olmayı başarabilirsin, istersen kötü alışkanlıklarını bırakabilir ve her zaman yeniden başlayabilirsin. İstersen kendine yeni bir hayat kurabilirsin. Eğer kendinin dostu olabilirsen….
Ne kadar zor olursa olsun, yeniden ayağa kalk ve yola devam et. Hayatı öğrenmek için o tecrübelere ihtiyacın var. Kalbin aşk acısı ile yaralanmış ise, sonsuza kadar kendini aşka kapatma. Ruhun insanların acımasızlığı ile incinmiş ise, hayata küsüp kendini karanlık bir dünyada yaşamaya zorlama. Bedenin çok büyük acılar çekmişse, kendini uyuşturup bırakma. Unutma bilge insan hayatı yaşayandır.
Cesur insan korkusuzca devam edebilendir. Tüm acılarına rağmen yenilmeyendir.