NarCicegi

NarCicegi

Moderatör
11.09.2006
Yarbay
46.667
Hakkında

  • Evimizin içerisinde doğayla iç içe olmak istesek de bazı bitkilerin evde bakılması zararlı olabilir.

    Dünyada 450.000’den fazla bitki türünün bulunduğu tahmin ediliyor. Bunlardan bazıları ise evlerimizin en güzel köşesinde yer alıyor. Evimizin havasını değiştirmek ve dekorasyonumuza renk katmak için bitkilerden yararlanıyoruz.

    Ancak evlerimiz için hangi bitkiye seçtiğimiz son derece önemli. Bazı bitkiler sağlığa faydalıyken, bazıları da size zarar verebilir. Evde bakılması tehlikeli olabilecek bitkileri yazdık.

    1. Ardıç bonsai ağacı


    Ağaçları seviyorsanız, bir bonsai ağacı almak isteyebilirsiniz. Son dönemde özellikle sosyal medyada da sık sık rastladığımız bonsai bitkilerinin çeşitli türleri bulunuyor. Hangi tür bonsai ağacı tercih ettiğiniz ise son derece önemli.

    Ardıç bonsai ağacı gibi türler, alerjik reaksiyonları tetikleyebilir ve burun tıkanıklığı ile göz yaşarması gibi semptomlara neden olabilir.

    2. Sukulentler



    Şirin mi şirin görünen bu küçük bitkiler son zamanlarda giderek daha popüler hale geldi. Bunun birkaç sebebi bulunuyor. Öncelikle sukulentlerin bakımı son derece kolay, küçükler ve maliyetleri de düşük. Ancak, bu bitkinin dezavantajları da oldukça fazla.

    Küçük böceklerle enfekte olabilirler. Bu böcekler kolayca diğer bitkilere yayılabilir ve onlardan kurtulmanız zararlı olabilir. Bu nedenle sukulentler de evde bakılması zararlı olabilecek bitkiler arasında yer alıyor.

    3. Zakkum



    Hoş kokusuyla bilinen zakkumun güzel çiçeklerinin ardında aslında son derece zararlı olabilecek toksik maddeler yatıyor. Bu nedenle zakkumun evde bakılması önerilmiyor.

    4. Difenbahya



    “Ağlayan çiçek”olarak da bilinen bu bitkilerin yetiştirilmesi ve bakımı kolay. Bu da onları oldukça popüler hale getiriyor. ​​Ancak evcil hayvanınız varsa, bu bitki maalesef sizin için uygun değil. Kalsiyum oksalat içeren bu bitkiler kedi ve köpekler için zehirli olabiliyor.

    5. Kaladyum



    Eşsiz görüntüsüyle özellikle evlerin salonlarında kendisine bir yer edinen bu bitkiler, aslında evde bakıma uygun değiller. Tıpkı difenbahyalar gibi, evcil hayvanlar ve insanlar için zehirli kabul edilirler.

    6. Benjamin



    Ficus ağacı olarak da bilinen Ficus Benjamina, özellikle astımınız varsa veya latekse alerjiniz varsa soruna neden olabilir. Mumsu yaprakları çok fazla toz toplayabilir ve bu bitkide yüksek konsantrasyonlarda lateks bulunduğundan, bir lateks alerjisini tetikleyebilir.

    7. Areka Palmiyesi



    Areka palmiyesi görünüş itibarıyla harika olsa da bu bitki istenmeyen zararlı böcekleri barındırabilir. Bu nedenle evde bakılması zararlı olabilir.
#02.06.2021 03:28 6 0 0
  • Şu an hiç bir türk sitesinde bulunmuyor bu oyunun hilesi inanmazsanız arayın.

    Hard Truck: Apocalypse

    Masa üstündeki Hard Truck: Apocalypse ikonuna sağ tıklayıp özelliklere gelin orada hedef kısmının sonuna -console ekleyin ekliyince böle bir satır olacak

    tamam deyip oyuna girin girince é tuşuna basın ve bu kodları yazın.

    alttaki kodları parantez içindekileri dahil yazılmalıdır yoksa olmaz

    giveall() 10 k para,Ful depo, araç tamiri bedava

    givemoney (N) 10 k para

    truck (N) Yeni kamyonlar verir

    god (1) Hasar almaz aracınız.

    giveguns (N) yeni silahlar

    map (N) Bütün bölümler açılır.
#02.06.2021 03:19 5 0 0
  • Gayb âlemi, duyular ötesi âlemdir. Gözü görmeyen, kulağı duymayan, burnu rahatsız bir insan, renkler, sesler ve kokular âlemine yabancıdır. Böyle insanın ameliyatla gözü açılsa, birden âlemi genişler, rengarenk bir âleme muhatap olur. Sonra kulağı açılsa, değişik sesler duymaya başlar. Ardından burnundaki nezle gitse, gözle görmediği, kulakla duymadığı yerden kokular hisseder.

    İşte, ruhun gayb âlemine açılışı bunun gibidir. Yani, ruh için başka bir göz, başka bir kulak, başka bir burun vardır. Mevlâna'nın ifadesiyle:

    “Vesvese pamuğunu can kulağından çıkar ki, semalardaki meleklerin tesbîh ve takdîs uğultusunu işitesin.”

    “İki gözünü ayb kılından temizle ki, âlem-i gaybın bağlarını ve serviliklerini göresin.”



    “Beyninden ve burnundan nezleyi defet ki, burnuna Allah rayihası girsin.”

    Mevlâna, gaybî sırların ruha yansımasını şöyle bir misalle anlatır: Bir padişah, Çinli ve Rum mimarları yarıştırır. Sarayın bir odasını perdeyle ikiye böler. Her iki tarafın, duvarda sanatlarını göstermesini ister. Çinliler, rengarenk bir sanat meydana getirirler. Rumlar ise, kendilerine ayrılan duvarı cilalamakla meşguldür. Müddet bitip sanat tamamlandığında aradaki perde kaldırılır. Çinlilerin rengarenk sanatı, karşı tarafın cilalı duvarında daha parlak bir şekilde akseder. Yarışmayı Rum mimarlar kazanır.

    Günahlar ruh aynamızın üzerindeki tozlar gibidir. Bir başka açıdan ise, manevî pisliklerdir. Bunları temizlemek, gözyaşlarıyla mümkündür. Çünkü gözyaşı, manevî bir pişmanlığın ve tövbenin göstergesidir. “Zahirî necasetin pis kokusu yirmi adımlık yerden duyulur. Batınî necasetin pis kokusu ise, Acemistan'daki Rey şehrinden Şam şehrine kadar gelir ve hatta göklere çıkar da, Cennetteki hurîlerin ve oranın Hazini bulunan Rıdvan'ın genzine kadar gider.”



    Toprağın içindeki çekirdek, dar bir yerde sıkışıp kalmıştır. Fakat ne zaman ki kabuğunu parçalar, toprağın yüzüne çıkıp etrafına bakarsa, bambaşka bir âleme geldiğini görür. Güneşle sohbet eder, rüzgarın tatlı esintilerine mazhar olur.

    Maddî âlemin kaydından kurtulup mana âlemine açılmak da bunun gibidir. “Gayb âleminin başka bulutu, başka rahmeti, başka seması, başka güneşi vardır.” Peygamberler ve bazı büyük evliya, maddenin dar kalıplarından sıyrılıp, manâ âlemine kanat açabilmişlerdir.

    “Peki, biz niye açılamıyoruz?” sorusu hatıra gelebilir. Cevabı Mevlâna'dan dinleyelim: “Fikir kanadın çamura bulaşmış ve ağırlaşmış. Zira, çamur yiyorsun. Çamur sana ekmek olmuş.” “Çare nedir?” diyecek olursak, yine Mevlâna'ya kulak verelim: “Nur ile gıdalan da, göz gibi ol ve meleklere uy.” Yani, kanadı çamura batmış bir kuş semalara havalanamadığı gibi, fikri süflî şeylere yönelmiş bir insan da, gayb âlemine kanat açamaz. Göz gibi olmak gerektir. Zira, göz nuranîdir ve gıdası da nurdur. Melekût âleminin sakinleri olan melekler, nuranî gıdalarla gıdalandığı gibi, fikrini ulvi şeylere yönelten, manevî gıdasını iyi alan insanlar da melekût âlemine açılır.

    Mevlâna'nın şu sözleri de, insanın gaybî boyutuyla yakından ilgilidir: Sofinin biri, bir bahçede murakabeye dalar. Bir tanesi ona der: “Ne uyuyorsun? Gözünü aç! Üzüm çubuklarına, çiçek açmış ağaçlara ve yeşermiş çimenlere bak! ‘Allah'ın rahmet eserlerine bak!' (Rum suresi, 50) ayetine dikkat et!”. Sofi, şu cevabı verir: “Ey heveskar adam! Allah'ın rahmet eserlerinin asıl tecelligâhı gönüldür. Hariçtekiler ise, ancak eserlerin eserleridir. Ruhta öyle bağlar ve yeşillikler vardır ki, hariçteki akisler, akarsuda görülen akisler gibidir.”
#31.05.2021 13:44 9 0 0
  • "Anneler, çocuklarını iki tam yıl emzirsinler. Bu, emzirmeyi mükemmel şekliyle uygulamak isteyenler içindir. Annelerin, münasip şekilde yiyeceğini giyeceğini sağlamak, babanın görevidir. Hiçbir kimse takatinin dışında bir görevle yükümlü tutulmaz. Çocuk yüzünden ne annesi, ne de babası zarar görmemelidir. Babanın varisine de aynı vazife yaptırılır. Fakat anne baba aralarında görüşüp anlaşmaya vararak, iki yıldan önce, çocuklarını sütten kesmek isterlerse, kendilerine bir vebal yoktur. Şayet çocuklarınızı başkalarına emzirtmek isterseniz, kendilerine vereceğiniz ücreti münasip tarzda ödemek şartı ile, bunda da size vebal yoktur. Bununla beraber Allah’a karşı gelmekten sakının ve bilin ki Allah yaptığınız her şeyi görmektedir." (Bakara, 2/233)

    Nikâh altında olsun, boşanmış olsun bütün anneler çocuklarını tam iki sene emzirirler, emzirmeleri gerekir, ilâhî hükme göre annelerin durumu budur. Bu hüküm, emzirmeyi tamamlamak isteyen içindir. Şu halde tam iki sene emzirme süresi, en çoğu olup, âyette açıklanacağı üzere bu sürenin azaltılması caizdir. "Mevludünleh" yani çocuk kendisi için doğmuş ve onun doğmasına sebeb ve nesebine sahip bulunmuş olan baba üzerine de, o annelerin ücretleri başta olmak üzere yiyecekleri ve giyecekleri onlara vaciptir. Fakat kayıtsız ve şartsız değil, mar'uf kadar, yani babanın imkanına göre, iki tarafın durumuna uygun olarak bir hakimin uygun görebileceği ölçüde vaciptir. Çünkü hiçbir kimse, gücünün yettiğinden başkasıyla yükümlü olmaz, "teklîfi mâlâ yutak", insanı gücünün yetmediği şeylerle yükümlü kılmak mümkün olsa da yapılmaz.

    Ne çocuğu yüzünden anneye, ne de çocuğu yüzünden babaya zarar verilmeye kalkışılmaz. Zarar vermeye kalkışılmasın, hiçbirine zarar verilmesin. "Zarara, zararla karşılık vermek yoktur."

    Baba yaşıyorsa rızık ve elbise böyle, ölmesi durumunda, varis üzerine de onun gibidir. Bu varis ya babanın varisi veya çocuğun varisidir. Önce ölen babasına varis olan çocuğa, yeterli mal kalmış ise, o rızık ve nafaka ona; kalmadığı takdirde de o çocuğa o sırada varis olabilecek durumda bulunan "zi-rahim-i mahrem" yakınına (kendisine nikahı haram olacak derecede yakın olan akrabasına) veya asabesine (baba tarafından yakınlarına) vacip olur.

    Şimdi ana ile baba iki seneden önce memeden kesmek isterlerse ikisinin biri düşünüp, görüş alışverişinde bulunup hoşnut olmaları şartıyla, ikisine de bunda bir günah yoktur. Ana ile baba birlikte görüş alışverişinde bulunurlarken her halde yavrularının yararını gözetirler. Böyle ikisinin görüş ve düşünceleri birleşip de hoşnut oldular mı, artık hata ihtimali pek az olur. Olsa bile, iyi niyetle işin ehlinden ve yerinde meydana gelen içtihattaki hata bağışlanmıştır. Fakat taraflar birbirleriyle görüş alışverişinde bulunmazlar veya birinin rızası olmadan yapılmış olursa, günah olur. İşte yukarda "emzirmeyi tamam yapmak isteyen kimse", bu görüş alışverişinde emzirmeyi kesmeye razı olmayandır.

    Ey babalar! Bir de siz çocuğunuzu süt ana tutup emzirtmek isterseniz, vermek istediğiniz ücreti veya İbnü Kesir kırâetinde medsiz (uzatmadan) okunduğuna göre İhsanı (ikramı) örfe uygun ve şer'an güzel görülen bir tarzda güzelce teslim ettiğiniz takdirde, size bir günah yoktur. Demek ki baba, çocuğuna süt ana tutup gerçek anneyi emzirmekten alıkoyabilecektir. Fakat süt anayı memnun etmelidir ki çocuğa iyi baksın. Dikkat ediniz, ve Allah'tan korkunuz ve biliniz ki her ne yaparsanız Allah onu mutlaka bilir. Dolayısıyla size ona göre ceza veya mükafat verir.

    (bk. Elmalılı M. Hamdi YAZIR, Kur'an-ı Kerim Tefsiri)

    Not: Konuyla ilgili olarak aşağıdaki makaleyi ve UNICEF (Birleşmiş Milletler çocuklara Yardım Fonu)’in açıklamalarını da okumanızı tavsiye ederiz.

    Niçin İki Yıl
    En yeni araştırmaların ışığı altında anne sütünün üstünlüklerinden kısaca bahsedeceğiz. Klâsik tıp kitaplarına göre anne sütünün bebeğe altı ay verilmesi kâfidir. Daha sonra bu süre dokuz aya çıkarıldı (1) . En son yayınlarda ise bu sürenin iki yıla çıkarıldığını görüyoruz. Manuel of Pediatric Therapeuties'in son sayılarında bebeğin anne sütü ile iki sene emzirilmesi icâbettiği ifade ediliyor.

    Son yayınlar muvâcehesinde anne sütüne şöyle bir göz atalım(2): Anne sütünde "serbest taurine" inek sütünden kırk defa fazladır. Bunun beyin gelişiminde rolü vardır. Yani çocuğun zeki olmasında önemli bir faktör; çocuğun uzun süreli emzirilmesidir.

    Anne sütü en kuvvetli bir mikrop öldürücü olarak kabul edilir. Sepsiste (yani vücudun yaygın olarak mikropla istilâsında) kan verilme tedavisi ne ise, süt verme de aynen öyledir. Çocuk o anki hâlinde süt emmemektedir. Burundan fasılalarla mideye az miktarlarda süt verilmesi, en kuvvetli mikrop öldürücülerin işini yapmaktadır. Anneden temiz şekilde alınan süt çocuğuna verilir. Bu mevzuda hatalı bir anlayış da, ishalli çocuğa süt emzirtmemektir. Halbuki günümüzde süt, ishâlli çocuğa gıda olarak vermenin yanında ishalli tedavi için de veriliyor. Bir araştırmaya göre, ishâlden ölüm ve hipematreminin (kanda sodyum fazlalığı) anne sütü verilenlerde daha az olduğu görülmüştür (3) . İngiltere ve Galler'deki seri çalışmalar bunu destekler mâhiyettedir.

    Anne sütünde bol miktarda bulunan sekretuar Ig A (bir çeşit antikor molekülü) ile laktoferrin ve ligand mikropların üremesini engeller. Anne sütünde bulunan lizozim, bakterileri öldürücü vasfa hâizdir. Yeni doğum servislerinde çok kısa zamanda anne sütü verilerek bu servisin korkutucu mikrobu olan klebsialla'nin önüne geçiliyor ve karın şişmesi, gaitada kan ile seyreden ağır bir hastalık olan "nekrotizan enterokolit" önleniyor.

    Anne sütü virüslere karşı koruyucu maddeler ihtiva eder. Geniş tesirli virüs öldürücü faktörler anne sütünde önemli bir yer işgal ederler. Bilhassa geri kalmış ülkelerde anne sütü ile beslenen bebeklerde ölüm oranı azdır.

    Anne sütü alanlar ileride, yaşlıların rahatsızlığı olan damar sertliği ve şişmanlığa karşı korunurlar. Çünkü anne sütünde daha yüksek kolesterol muhtevası, kolesterol katabolizması için lüzumlu enzim yapımına sebep olur (4) .

    Lloyd ve Falkner'in yayınlarında şişmanlığın anne sütü ile beslenenlerde az görüldüğüne temas ediliyor.(5) Troid bezi denen organın kifayetsiz çalışması olan hipotroidi hastalığı, anne sütünü yeteri kadar almış olanlarda daha az görülüyor. Anne sütü ile beslenenlerde inek sütü allerjisi ve süte tahammülsüzlük de görülmez.

    Stevenson, ikinci altı aylık sürede solunum yolu infeksiyonunun da anne sütü alanlarda daha az olduğunu, anne sütünde Ig A antikor nispetinin fazlalığını belirtir.

    Kabakulak, grip, suçiçeği, Japon B ansefalit (beyin iltihabı) virüslerinin büyümesi insan sütündeki maddeler tarafından engellendiği, sütteki antikorun hazım sisteminin mukavemetini artırdığı, bilhassa E. coli denen mikrop çeşitlerine direnç sağladığı belirtiliyor.

    Anne sütünü uzun süre vermek anneye de büyük avantaj sağlar. Bir yayında süt veren annelerde meme kanserinin az olduğu belirtilmekte, ayrıca 18 yaşından önce doğum yapanlarda da meme kanserinin 1/3 oranında azalma gösterdiğine işaret edilmektedir.(7) Bir makalede de 25 yaşma kadar doğum yapanlarda meme kanserinin engellendiği belirtiliyor.(8)

    Anne sütü yanında bebeğe ilâve gıda verilmesi artık geciktirilmeye başlandı. Yayınlar bu zamanı altı ay olarak belirtiyorlar. Anne sütü ile beslenen bebeklerde demir eksikliğinin ilk dokuz ay içerisinde çok seyrek görülmesinin sebebi, anne sütünden alınan demirin günlük ihtiyacı karşılayabilmesidir. Ek besinlere geçildiği zaman gerek bu besinler içerisinde düşük nispette demir bulunması, gerekse katı besinlerin anne sütündeki demirin emilmesini azaltmaları ( % 80 nispetinde azaltabilirler) sebebi ile bu çocuklar demir eksikliği açısından riskli bir duruma girmektedirler. Dokuz aya kadar anne sütü dışında herhangi bir ek besin almayan bebeklerde kansızlık (anemi) olmadığı görülmüştür.

    Demir eksikliğine bağlı kansızlık üzerinde yapılan bir araştırmada, demir eksikliği anemisi gösteren grubun % 50 sinde taze inek sütüne bağlı olarak mide-bağırsak sisteminden günde 7 cm3 kan kaybının olduğu görülmüştür. İnek sütündeki demir azlığının yanında uzun süreli kan kaybına yol açması demir eksikliği anemisinin gelişmesinde unutulmaması gereken bir husustur. İnek sütünde, müzminleşmiş kan kaybına yol açan faktörün, barsağa tesir eden büyük moleküllü laktalbümin olduğu düşünülmektedir. Açık ifadeyle anne sütünü kesip, diğer gıdalara çabuk geçmek çocuk üzerinde menfi bir durum icra etmektedir. Çocuğu sütten erken kesmek, çocuk ruhu üzerinde aksi tesir yap maktadır. Prof. Adasal(10) ,

    "Vakitsiz meme kesimi ileride daima serzeniş ve güç beğenme davranışını doğurur. Ani memeden kesmeyle duygu bozukluğu olabilir."

    demektedir. Prof. Köknel (11) ise

    "Yemek, içki düşkünlüğü, sigara, uyuşturucu madde kullanma alışkanlığı, oral dönemle (çocuğun süt emme dönemleri) alâkalı inkıta neticesi olur." der.

    Çocuğun sütten erkenden kesilmesi, ruhunda menfi durumlar meydana getiriyor. 24 günlük iken 7 kobay çok az besin verilmek suretiyle bir besin mahrumiyetine tâbi tutuldu. Yedi ayrı kobay da kontrol olarak kullanıldı ve bunlar besin mahrumiyetine tâbi tutulmadı. Sekiz gün sonra her iki grup kobay da aynı şekilde muameleye tâbi tutulmaya başlandı. Ve normal bir beslenme tarzı ile yetişkin hayata gelmeleri beklendi. Tecrübeden beş ay sonra, önceden besin mahrumiyetine tâbi tutulan kobaylar ile tutulmayan kobaylar arasında fizikî gelişme ve davranışlar bakımından önemli fark yoktu. Ancak kobaylar bu sefer toptan bir mahrumiyete tâbi tutulunca yavru hâlde aç bırakılan kobaylar, aç bırakılmayan kobaylara nazaran üç misli fazla yemek saklamak, istifçilik, biriktirme, oburluk durumu gösterdiler. O hâlde bunlara çocuklukta yapılan bir tesir yetişkin hayatta da devam ediyor. Bu bakımdan kobayların yavru hâlde geçirmiş oldukları bir hayat onların şahsiyetlerine mâl olmuştur. Açık ifadeyle çocuğun sütten erken kesilmesi ileride bir şahsiyet bozukluğuna yol açabilir.

    Sosyolog Mead araştırmasında, çocukluğunda az şefkat gören, gıda açısından cimri bir şekilde beslenenlerin ileride saldırgan, kavgacı, güvensiz kimseler olarak yetiştiklerini tesbit etmiştir. Çocuk iki yıl emzirildiğinde hem gıda problemi, hem de şefkat problemi hâlloluyor. Çünkü emzirmek için kucağa almak, aynı zamanda bir şefkat gösterisidir.

    Prof. Harlov, anne varlığının yalnız fizikî destek için değil, çocuğun zevklerinin doyurulması için de önemini ispatlamıştır: İçinde bir yavru maymun bulunan tel kafese sadece telden yapılmış ve karnında biberon bulunan bir maymun maketi ile onun yanına da üstü maymun postuyla, kaplı fakat biberonsuz diğer bir anne maymun maketi yerleştirmiştir. Uzun tecrübelerin neticesi şöyle hülâsa edilebilir: Yavru maymun sadece tel maket anneden emmekte, fakat uyumak için kıllı, postlu anne yanına gitmektedir. Korkutulunca da yavru maymun, postlu olan anneye sarılmaktadır. Yavruda kıllı deriyi tutmak için Önceden bir meyil vardır. Böylece sakinleşmektedir. Anne kucağında emzirilen insan yavrusu da hem beslenmekte, hem de güven ortamı bulmaktadır. Prof. Cebiroğlu'nun dediği gibi "Anne çocuğunun açlığını, ıslaklığını, soğukluğunu giderir. Bunlarla birlikte çocuk her defasında annesinin sesini, kokusunu, temasını hisseder. Bebek de anne yüzüne bakar, iki aydan sonra gülümser, ağlar, kucağa uygun gevşek durum alır. İşte bundan ötürü meme ile beslemek biberonla beslemeye, kucakta biberon vermek de ayrı yatırıp vermeye üstündür." Yine Prof. Cebiroğlu "Çocuk doyduktan sonra da memeyi emmekten hoşlanır. Erken emmekten kesilirse çocuğun zevkini tatmin etmek için parmağını emdiği görülür" demektedir.

    Çocuğun annesi tarafından kucakta emzirilerek beslenmesi çocukta, duyduğu huzursuzluğu (sıkıntı, korku ve güvensizlik) giderici, onda huzur sağlayıcı (gevşemek ve güven duygusu) tesirdedir. Çccuk emzirilirken kucakta olması çocuğa güven veriyor. Bowlby anne bedenine değinenin güven duygusu yerleşmesine tesirinin önemli olduğunu bulmuştur. Messerman, annenin çocuğa sarılmasının mühim bir hâdise olduğunu belirtir.

    Uzun süre çocuğu emzirmek ileride kendine güvenen istikrarlı bir ruh haleti ortaya çıkarır. Memeden erken kesmede problemli ruh meydana gelir. Nitekim Prof. Yörükoğlu, süt çocukluğu döneminde bu problemin, ileride oburluk, şişmanlık, içkiye ve uyuşturucuya düşkünlük, rûhî çöküntüye sebep olduğunu söylüyor.

    Her şeyde "yapan bilir", öyle ise ancak "bilen konuşur". Biz de her şeyin yaratıcısının bu konudaki kelâmına kulak vermeliyiz ve onu tatbik etmeliyiz.

    "Çocuklarını tam iki yıl emzirsinler." (Bakara, 2/233)

    "Sütten kesilmesi de iki sene içindededir." (Lokman, 31/14)
#31.05.2021 13:41 4 0 0
  • Bir paranın caiz olabilmesi için kullanıcılar arasında değiştirilebilmesi veya kıymet ölçüsü olarak genel kabul gören, kaynağı itibariyle kullanıcılara güven veren bir özellikte olması gerekiyor.

    Bu noktada önemli olan husus, para olarak bilinen değişim aracının kendi özünde yani üretim şeklinde, sürüm aşamalarında ve muhataplık niteliğinde büyük belirsizlik (garar) içerip içermemesi, bir aldatma (tağrir) aracı olarak kullanılıp kullanılmaması ve belli bir kesimin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine vesile olup-olmamasıdır.

    Son yıllarda ortaya çıkan ve birçok çeşidi bulunan, dijital-kripto paralardan her birini kullanmanın hükmünü yukarıdaki genel ilkeler doğrultusunda değerlendirmek gerekir.

    Buna göre kendi özünde ciddi belirsizlikler taşıyan, aldanma ve aldatma riski ileri düzeyde olan, dolayısıyla herhangi bir güvencesi bulunmayan ve kamuoyunda saadet zinciri olarak bilinen uygulamalar gibi belirli kesimlerin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine yol açan dijital kripto paraların kullanımı caiz değildir.

    Diyanet İşleri Başkanlığı

    Not: 07 Mart 2020’de Helal Finans Açısından Kripto Paralar Çalıştayı’nın Sonuç ve Değerlendirme Raporu şöyledir:

    1. İslami finans açısından parada aranan ölçü, kıymette istikrar ve ona itibar edilmesidir. Bunun için de paraların arkasında bir garantör bulunmalıdır. Garantör toplum olabileceği gibi toplumu temsilen devlet veya başka bir müessese hatta paranın dayandığı sistemin kendisi de olabilir. Para olarak kullanılan şeyin ölçüsü, ham maddesinin ne olduğu değil; bu konuda esas olan insanların örfü, yani bir şeyi para olarak kabul etmeleri ve tedavülüdür. Anılan kriterleri taşıdıktan sonra paranın mal, maden, kâğıt, kaydî, elektronik ya da kripto birim olması arasında fark yoktur. Bir şeyin içsel/hakiki değere sahip olup olmaması onun para olma hükmünü etkilememektedir. Nitekim Kur’an ve sünnette neyin para olup olmadığı konusunda bir tanım veya belirlemede bulunulmamıştır.

    2. Kâğıt paralardan itibaren tedavüldeki paraların tamamına yakınının itibari veya kaydi nitelikte oldukları unutulmamalıdır. Bunlar madeni paralar gibi hakiki bir değer içermediklerinden, manipüle, aldatma ve değeri dışında dalgalanmalara daha fazla açıktır. Bu sebeple, paranın istikrar ve itibarını koruma imkânlarına yönelik araştırmalar yapılırken diğer taraftan kripto paralar gibi yeni paraların zayıf noktaları ve yol açacağı muhtemel mağduriyetler konusunda da toplum ve ilgili paydaşlar uyarılmalıdır.

    3. Bugüne kadar kripto paralar konusunda ortaya konan çalışmaların çoğu en yaygını olan bitcoin merkezlidir. Halbuki tamamen farklı temelde çalışan yine blokzincir teknolojisi temelinde üretilen kripto para birimleri de bulunmaktadır. Çalışmalarda kripto paraların bir bütün olarak ele alınması önem arz etmektedir.

    4. Mevcut değerlendirme ve fetvalarda bu paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden bahsedilmemekte ya da bir bütün olarak sanki zikredilen olumsuzluklara tüm kripto paraların ve dayandıkları teknolojinin de caiz olmadığı belirtilmektedir. Bundan sonraki çalışmalarda bu teknolojinin merkeze alınması daha gerçekçi sonuçlar verecektir.

    5. Kripto paralar ve dayandığı teknoloji konunun etik ve fıkhî boyutu yanında iktisat, finans, bilişim teknolojisi, mühendislik gibi farklı disiplinlerin ortak çalışma alanıdır. Bu nedenle yapılacak değerlendirmelerin ve/veya alınacak kararların ilgili disiplinlerden uzmanların ortak çalışmasıyla oluşturulacak kurullarca alınması gerekir.

    6. Mevcut haliyle kripto paraların “para” olarak kullanımı, ortaya çıkan veya çıkması muhtemel olumsuzluklar sebebiyle İslami finans ilkeleri açısından uygun gözükmemekle birlikte bu, ilgili paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden kaynaklı değildir. Bu çerçevede İslami finans alanında da blokzincir teknolojisi yanında diğer finansal teknolojilerden azami derecede faydalanılması yoluna gidilmelidir.

    7. Kripto paraların bir takım olumsuz yönleri bulunmakla birlikte kara para aklama, illegal yapılara finans sağlama, belirsizliğe bağlı yüksek risk, para sahiplerinin meçhuliyeti, yasal dayanaktan yoksunluk gibi olumsuzlukları da barındırmaktadır.

    8. Dijital para birimlerinin üretiminde maliyetler yüksektir. Mecazen madencilik olarak isimlendirilen bu faaliyet için gerekli olan işlemcilerin ve bilgisayarların kurulumu pahalı, tükettikleri elektrik enerjisi oldukça fazladır. Ayrıca üretim tedricen zorlaştığından çok fazla zaman almaktadır. Kripto paralarla ilgili değerlendirmelerde bu konu da göz önüne alınmalıdır..

    9. Kripto paralar, şifreli bir elektronik cüzdanda muhafaza edilmektedir. Dolayısıyla şifrenin unutulması veya başkaları tarafından ele geçirilmesi durumunda o paralara ulaşmak imkânsız bir hal alır. Aynı şekilde bu paralara sahip olan bir kimsenin ölmesi halinde paraların miras yoluyla varislerine intikali ile ilgili bir düzenleme henüz söz konusu değildir. Bu da fıkhî açıdan malın korunması maksadına aykırı olarak görülebilir.

    10. Konuyla ilgili değerlendirmeler dikkate alındığında netice itibariyle kripto paraların aslen mubah oldukları; ancak bazı İslam hukuk araştırmacılarının yukarıda bahsi geçen mahzurlara yol açtıklarından şer‘an sakıncalı sonuçlara götürmesi kesin veya kuvvetle muhtemel sedd-i zerai konular kapsamına dahil ederek caiz görmedikleri anlaşılmaktadır. Bu olumsuzluklar ortadan kaldırıldığında veya minimize edildiğinde caiz olmalarının önünde bir engel kalmayacaktır.

    11. Son olarak finansal teknolojinin bir çok alanı yanında bu konuyla ilgili de daha kapsamlı ilmi toplantıların yapılması ve bu toplantılarda kripto para birimlerinin teknolojisi, niteliği (mal, değer, para), kullanımından kaynaklı spekülatif sorunların boyutu gibi hususlara özellikle yoğunlaşılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
#31.05.2021 13:36 11 0 0
  • Her iki tarafta kendi iç çalışmalarını yapmış ve birtakım durumları aşmış ya da aşmaktaysa bal gibi de next olur. İnsan zaman aktıkça kıymetlenen bir varlık. Yaş aldıkça, tecrübelendikçe, hatalarından ders aldıkça olgunlaşır. Zamanında senlik olmayan bir ilişki bugün tam da senlik olabilir.




    Jennifer Lopez & Ben Affleck, Staples Center 2003

    Televizyondan, medyadan uzak bir hayat yaşayınca, anca duman yoluyla iletişenlerden alabiliyorum güncel haberleri. Normalde birilerinin birlikteliği benim kulağıma gelesiye ayrılık oluveriyor. Duydum ki 2002’de nişanlanıp, 2004’te ayrılan Jennifer Lopez ve Ben Affleck çifti yeniden barışmış. Evet, kendi aşk ilişkilerini çoktan çözmüş (göz kırpma emojisi) bendenize düştü elalemin ilişkisini yorumlamak. Ben bu satırları yazasıya yeniden ayrılmazlarsa belki de ilk kez bir gündem yazısı çiziktiriyorumdur. Kim bilir?

    Ben normalde ‘denenmiş denenmez’ ekolünden geliyordum. Eskiden olsa ‘Ex’ten Next Olmaz’ gibi iddialı bir başlıkla gelirdim. Sonra evren ex’imi next yapar da ağızımın payını verirdi diye artık yoğurdu üfler, hatta yemez oldum. Hayat bu belli mi olur? Bir bakarsın; “yapmam” dediklerini yapar, “istemiyorum” dediklerinin peşinden sürünür hale gelmişsin. Hem zaten bu tip durumlar kişilere, yaşanan ilişkiye, zaman dilimine ve ayrılık biçimine göre değişkenlik gösterebilir.

    Filozof Herakleitos ‘aynı nehre iki kez girilmez’ der. Çünkü hem nehir değişir hem de sen mütemadiyen değişirsin. Dolayısıyla eski sevgiliye döndüğünde teknik olarak, aynı kişiyle beraber değilsindir. Bu değişimin yaşanabilmesi ve tarafların gelişebilmesi için ayrılıktan sonra araya biraz zaman girmesi gerektiğine inanıyorum.

    Ola ki ayrılığın üzerine epey bi vakit geçmeden geri dönüyorsan, bir şeylerin değişmiş olması bana ütopik geliyor. Bu yüzden de ayrıldıktan birkaç ay sonra ‘birbirimizi bir daha üzmeyeceğimize söz verdik ve barıştık’ gibi durumlar bana bi tık ters. Sen bunca zaman başkalarının yatağına gir çık, mutluluğu başka kollarda ara. Baktın kaybettiğinin yerine koyamadın hemen eskisine yaman. Sırf boşluktan kendini yalnız hissediyorsun, aradığın aşkı bulamıyorsun, ya daha iyisini bulamazsın korkusundan yılana sarıl. Durum özünde buysa, yemezler.


    Şahsen eski sevgilimi özlediğimi sandığım anlarda telefona sarılmadan önce hislerimin kaynağına inerim. Zaten boşluğa düşmemiş ve kendimi yalnız hissetmediğim bir zamanda, beni ara ki bulasın. Ama o yalnızlık hissi bazen öyle derin vurur ki, sanki zamanında çocuğun gırtlağına yapışmanın ucundan dönen ben değilmişim gibi, yalnızca geçirilen iyi zamanlar gelir aklıma. Beni sevişini özlerim. Ya da onun hayatla olan ilişkisini. Palavraya bak. Zihnimin yazdığı her hikâyeye inanacak olsaydım, bu satırları demir parmaklıklar arkasından yazıyor olurdum.

    Eğer durum bunların hiçbiri değil ve ben o kişiyi hala özlüyorsam, gerekirse gider kapısına çadır kurarım. Her iki tarafta kendi iç çalışmalarını yapmış ve birtakım durumları aşmış ya da aşmaktaysa bal gibi de next olur. İnsan zaman aktıkça kıymetlenen bir varlık. Yaş aldıkça, tecrübelendikçe, hatalarından ders aldıkça olgunlaşır. Zamanında senlik olmayan bir ilişki bugün tam da senlik olabilir. Bu yüzden de ex’ten next olmaz lafına o kadar da prim vermemek lazım. Ama gönül ister ki yeni vücutlar keşfetsin, farklı ufuklara yelken açsın, önümüzdeki maçlara baksın. Eğer sabretmesini bilir, hayatın akışına güvenebilirsek eskisinden daha iyisi gelir mi? Gelir.
#31.05.2021 13:31 6 0 0
  • bynogame
    Kadınlar kıskanç mıdır? sorusunun net bir cevabı yok. Ancak kadınlar kıskandıklarında benzer davranışlar segileyebilirler. Kadınlar kıskanınca, tıpkı erkekler gibi sonradan utanacakları şeyler yapabilir. Ancak kıskanan kadınların ve erkeklerin kıskandıklarında yaptıklarını izlemek bazen can sıkıcı olabildiği gibi eğlenceli de olabilir. İşte kıskanç kadınların sergiledikleri 10 garip davranış!



    Yalan söylerler
    Kadınlar duygularını saklamakta aslında çok iyidirler ve erkeklerin kadınların neden böyle davrandıkları konusunda fikirleri yok. Bir kadın kıskançlık krizindeyse çok basit sorularınıza inanılmaz cevaplar alabilirsiniz. Gereksiz yalanlarla kıskandıklarını saklamaya çalışabilirler.



    Bir anda ruh halleri değişir
    Başka bir kadınla flört ettiğinizde yanınızdaki kadının davranışlarının nasıl değiştiğine inanamazsınız. Kadınların ruh hali erkeklere göre genellikle daha hızlı değişir ama özellikleri kıskançlık krizine girmişlerse durum daha garipleşir.



    Arkadaşlarından sizi stalklamalarını isterler
    Kendilerinin stalklamasındansa arkadaşlarının stalklaması daha güvenlidir çünkü Instagram hikayelerini açtığını görmenizi istemezler. Bu nedenle nerelere gidiyorsunuz kimlerle takılıyorsunuz görmek için arkadaşlarından rica ederler.



    Görmezden gelirler
    Eğer bir gün önce kalabalık bir arkadaş grubuyla fotoğraf paylaştıysanız ya da uzun zamandır ona yazmıyorsanız, size selam vermeden geçmeyen insan bir baksanız yüzünüze bile bakmaz olur. Mümkün olduğunca siz yokmuşsunuz gibi davranırlar.



    Başka erkeklerle flört ederler
    Eğer sizin onu fark etmediğinizi düşünüyorsa dikkatinizi çekmek için başka yolları denemeye başlarlar. Bu yolla sizi dener, acaba önemsiyor musunuz, onun başkalarıyla flört ettiğini gördükten sonra mesaj atıyor musunuz bunu görmeye çalışırlar.



    Başka erkeklerden bahsederler
    Sizin yanınızda durup dururken başka erkeklerden bahsetmeye başlıyorlarsa kıskandığına şüpheniz olmasın. Kadınlar kıskandıklarında, erkeklerin de kıskanması için özel çaba gösteririler.


    Çok meşgulmüş gibi davranırlar
    Siz başka kadınlarla iletişim halindeyken, onlar da 'boşta değilmiş' gibi görünmek için ellerine telefonu alırlar ve meşgulmüş gibi görünmeye çalışırlar. Ancak genellikle sosyal medya hesaplarını baştan sona tararlar.


    Durup dururken kahkaha atarlar
    Kadınlar duygularını gizlemek konusunda aslında erkeklerden iyidir. Sizi önemsemediğini ve keyfinin yerinde olduğunu göstermek için sık sık yüksek perdeden güler, kıskançlığın neden olabileceği asık suratlarını gizlemeye çalışırlar.


    Fazla temas ederler
    Hangi kadın partnerinin etrafında diğer kadınların dolaşmasından hoşnut olur ki? Kadınlar da tıpkı bazı kediler gibi alanlarını belirler, oraya diğer dişilerin girmesine izin vermezler. Bu nedenle genellikle kolunuza sıkı sıkı girer sık sık öpücük kondururlar.


    Sahte hesap açarlar
    Bazen paronayak davranışlar sergiler ve erkek arkadaşlarının sosyal medya hesaplarının incik cıncığına kadar araştırırlar. Ancak yanlışlıkla aylar öncesinden kalan bir fotoğrafı beğenmemek için sahte bir hesap açar işlerini onunla görürler.

    Kaynak : Posta
#31.05.2021 13:24 4 0 0
  • Kadın erkek ilişkileri konusunda epey vakaya şahit oldum. Ve erkek olsun kadın olsun mağdur olan tarafın her yeni ilişkide aynı mağduriyeti tekrar yaşadığına şahit oldum. Çözümün çoğu zaman ilişkiyi bitirmek değil, kendini değiştirmek olduğuna inanıyorum. Çünkü siz kendinizi değiştirmediğinizde yeni bir ilişki görünürde ‘çok farklı’ başlasa bile bir süre sonra eski döngü başlıyor ve kaçınılmaz son yine aynı şekilde oluyor.

    Bu yazıda çok seven ‘Fedakar’ kadınların özelliklerini anlatacağım. Aşağıda 14 madde var, bakalım hangilerinde kendinizi bulacaksınız.

    1) Genellikle sevilme, ilgi görme gibi duygusal ihtiyaçları tatmin edilmemiş bir aileden geliyorsunuz.
    2) Az miktarda ilgi görmüş olduğunuz için, karşılıksız kalmış ihtiyacınızı dolaylı olarak, özellikle yardıma muhtaç gibi görünen erkeklere ilgi göstererek karşılıyorsunuz.
    3) Ebeveynlerinizi sıcak, sevgi dolu, ilgili insanlara dönüştüremediğiniz için, size yakın gelen ama duygusal açıdan ulaşılmaz erkekleri sevginizle değiştirmeye çalışıyorsunuz.
    4) Terk edilmekten korktuğunuzdan bir ilişkiyi bitirmemek için elinizden geleni yapıyor musunuz?
    5) Eğer beraber olduğunuz erkeğe ?yardımcı olacaksa? hiçbir şey sizin için fazla zor, fazla zaman alan ya da fazla pahalı bir şey değildir.
    6) Kişisel ilişkilerinizdeki sevgi eksikliğine alışkın olduğunuzdan mutlu etmek için beklemeye, ümit etmeye ve daha fazla çabalamaya isteklisiniz.
    7) Birlikteliğinizdeki sorumluluğun, kusurların ve suçlamaların yarısından fazlasını üstlenmeye hazırsınız.
    8) Özgüveniniz fazlasıyla düşük ve derinlerde bir yerde aslında mutlu olmayı ?hak etmediğinizi? düşünüyorsunuz.
    9) Çocukluğunuzda kendinizi güvende hissetmediğiniz için, ümitsizce partnerlerinizi ve ilişkilerinizi kontrol etmeye çalışıyorsunuz. İnsanları ve olayları kontrol etme çabanızı ?yardımcı olmak? maskesi altında sürdürüyorsunuz.
    10) İlişkilerinizde gerçeği görmek yerine ?hayalinizdeki gerçeği? görmeyi seçiyorsunuz..
    11) Duygusal işkencelere bağımlısınız.
    12) Çözülmesi gereken sorunları olan insanlardan etkilenerek ya da karmaşık belirsiz ve duygusal anlamda acı verici durumların ağına düşerek kendinize karşı olan sorumluğunuza odaklanmaktan kaçıyorsunuz.
    13) İstikrarsız bir ilişkinin yarattığı heyecana ihtiyaç duyuyorsunuz. Ve önüne geçmeye çalışsanız da depresyon krizlerine girmeye eğiliminiz var.
    14) Kibar, istikrarlı, güvenilir olup sizinle ilgilenen erkekleri çekici bulmuyorsunuz. Böyle ‘iyi’ erkekleri sıkıcı buluyorsunuz.

    Evet, şimdi yukarıdaki maddelerden kaçında kendinizi bulduğunuzu bir kenara not edin ve değişime hazır olun.


    KAYNAK HAKAN MENGÜÇ
#31.05.2021 13:22 4 0 0
  • "İnsan hakları kadın haklarıdır ve kadın hakları insan haklarıdır."
    - Hillary Clinton

    “Feminizm hiçbir zaman bir kadın için iş bulmakla ilgili olmadı. Feminizm her yerde kadınlar için hayatı daha adil hale getirmekle ilgili. Mevcut turtadan bir parça almakla ilgili değil. Yeni bir turta pişirmekle ilgili. ”
    - Gloria Steinem

    "Feminizm kadınları güçlendirmekle ilgili değil. Kadınlar zaten güçlü, dünyanın bu gücü algılama biçimini değiştirmekle ilgili."
    - G.D. Anderson

    "Bunu izleyen tüm küçük kızlar, değerli ve güçlü olduğunuzdan ve kendi hayallerinizi gerçekleştirmek ve başarmak için dünyadaki her fırsat ve fırsatı hak ettiğinizden asla şüphe etmeyin."
    - Hillary Clinton

    "Bir şeyin söylenmesini istiyorsan, bir erkeğe sor; bir şeyin yapılmasını istiyorsan, bir kadına sor."
    - Margaret Thatcher

    “Gelecekte kadın lider olmayacak. Sadece liderler olacak. ”
    - Sheryl Sandberg

    “Tanrı erkek ve kadını yarattığında, 'Bir sonraki insanı doğurmak için kime güç vereyim?' diye düşünüyordu. Tanrı kadını seçti. Bu kadınların güçlü olduğunun en büyük delili. "
    - Malala Yousafzai

    "Toplumsal cinsiyet eşitliği kendi başına bir hedef olmaktan daha fazlasıdır. Yoksulluğu azaltma, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etme ve iyi yönetişim oluşturma sorununu karşılamak için bir ön koşuldur."
    - Kofi Annan

    "Cinsiyet eşitliğini sağlamak kadınların ve erkeklerin, kızların ve erkek çocuklarının katılımını gerektirir. Bu herkesin sorumluluğundadır."





    Kadınların insan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, sosyoekonomik kalkınma ve barış arasındaki bağlantı giderek daha belirgin hale gelmektedir.
    - Mahnaz Afkhami

    Kadının güçlendirilmesi insan haklarına saygı ile iç içedir.
    - Mahnaz Afkhami

    Kadınların maruz kaldığı duygusal, cinsel ve psikolojik klişeler, doktor "Bir kızınız olacak" dediğinde başlar.
    - Kongre üyesi Shirley Chisholm



    kaynak milliyet
#31.05.2021 13:20 3 0 0
  • Güçlü Kadın Sözleri Sizin için güçlü kadın tabirini yaptığınız, bu tabire özel güzel sözler kategorimizde sunuluyor. Düşünce ve hislerinizi güçlü kadın tabirine yönelik olarak bulacağınız sözleri hesaplarınızda paylaşabilirsiniz.




    Güçlü Kadın Sözleri Toplumumuzda güçlü kadın diye tabir edilen kadınlar bulunuyor. Bu tabir bazı kadınları ise rencide ediyor. Çünkü tüm kadınların güçlü olduğu bir gerçeği oluşturuyor.

    Kendini anlatamayan, başına gelenleri anlatmaktan çekinen ya da etrafındakileri kırıp üzmemek için sessiz kalan kadınları güçsüz olarak nitelendiren bir toplumda yaşıyoruz.



    Güçlü kadınların daha üstün görüldüğü bir toplumda yaşamak güçsüz gibi ima edilen kadınlara elbette ki ağır geliyor olabilir. Bu nedenle yazımında güçlü kadın sözleri paylaşmaktayız.

    Sizin için güçlü kadın tabirini yaptığınız, bu tabire özel güzel sözler kategorimizde sunuluyor. Düşünce ve hislerinizi güçlü kadın tabirine yönelik olarak bulacağınız sözleri hesaplarınızda paylaşabilirsiniz.





    Kadınların gücüyle ilgili paylaşım yapmak istediğinizde, kadınlar gününe özel sözlere ulaşmak istediğinizde yazımızda sözler bulabilirsiniz. Annenize, kardeşinize, eşinize ve hayatınızdaki güçlü kadınlara iltifat etmek istediğinizde bu sözlerden faydalanabilir, paylaşım yapabilirsiniz.





    İşine geleni yapana erkek, kafasına koyduğunu yapana kadın denir.
    Bir kadın hak ettiği yaştadır. Coco Chanel
    Güçlü kadının dostu az, seyircisi ve düşmanı çok olur.
    Kadınlar aşk ile beslenir, nefret ile güçlenir.
    Yeryüzünde gördüğümüz her şey, kadının eseridir. Atatürk
    Kadın; bilmeyene ‘nefs’, bilene ‘nefes’tir. Şems-i Tebrizi
    Kadınlar sevilmek için yaratılmıştır, anlamak için değil. Oscar Wilde
    Kadınlar bizi sevdikleri zaman, her suçumuzu bağışlarlar. Balzac
    Sevmekte kadınlar profesyonel, erkekler ise amatördür. Francois Truffaut
    Sadece iki kadın tipi vardır, tanrıçalar ve paspaslar. Pablo Picasso
    Bir kadına doğru ayakkabıları verirseniz dünyayı bile fethedebilir. Marilyn Monroe
    İşine geleni yapana erkek, kafasına koyduğunu yapana kadın denir.
    Her zaman olduğu gibi,her aptal adamın arkasında mükemmel bir kadın vardır. John Lennon
    Kadın! Gözyaşlarını kendi silen kadın, hayatta var olan en güçlü canlıdır. Yusuf Özer
    Ben alışığım kırılıp, dökülmeye. Ve yeniden toparlamaya. İşte bu yüzden çok güçlü bir kadınım!
    Kadınlar güçsüz oldukları için ağlamazlar. Uzun zamandır güçlü oldukları için ağlarlar.
    Kadınlar güller gibidir, bir defa açıldılar mı, yaprakları hemen dökülmeye başlar. Shakespeare
    Kadın olmak çok zor bir iştir çünkü erkeklerle uğraşmak zorundadırlar. Joseph Conrad





    Güçlü kadınlar; içemeyeceğini kadehine, yapamayacağını diline, sevemeyeceğini gönlüne koymaz.
    Kadınlar gülebildikleri zaman gülerler, istedikleri zaman ağlarlar. Güç budur. Venezuela
    Kadın insanın gölgesi gibidir; kovalarsanız kaçar, kaçarsanız kovalar. François Rene de Chateaubriand
    Eğer ki kadınlar olmasaydı, dünyadaki paranın hiçbir değeri kalmazdı. Aristotle Onassis
    Güçlü bir kadını asla kandıramazsınız, eğer onlar isterse sizin onları kandırdığınıza inanmanızı sağlar.
    Kadınlar kendilerini güçsüz olana bir idol, güçlü olana bir eşya gibi sunar. Cesera Pavese
    Güçlü kadının sırrı; ağlar, gözyaşını kendi siler, saçını başını boyar onarır, gülümser. Ve hayata devam eder.
    Havayı geldiği gibi, rüzgarı estiği gibi, kadını da olduğu gibi kabul edin. Alfred de Musset
    Bir kadın söyleyeceği çok şey olduğu halde susuyorsa, erkek artık tüm şansını kaybetmiştir. Pablo Neruda
    Dürüst bir kadının güzelliği, ateşe benzer; yaklaşmayana hiçbir zararı dokunmaz. Cervantes
    Güzel bir kadın göze, iyi bir kadın da kalbe hoş görünür, birincisi pırlanta, ikincisi hazinedir. Napoleon Bonaparte
    Erkeklerin tersine kadınlar, sevdikten sonra arzu etmeye başlarlar. Henry de Montherland





    Erkeklerin tersine kadınlar, sevdikten sonra arzu etmeye başlarlar. Henry de Montherland
    Aslında hem erkekler, hem de kadınlar, yani insanlar doğuştan güçlü doğarlar ama önemli olan o gücü kullanabilmektir.
    Bir kadın güçlü kadın olmayı seçmez aslında, sadece sürekli güçlü olmak zorunda bırakılır.
    Ateş karşısında bozulmayan altın, altın karşısında bozulmayan kadın, kadın karşısında bozulmayan erkek; kalitelidir. Gorki
    Hıçkırarak ağlayan bir kadının gözyaşları, ağlatan adamın başına geleceklerinin altına atılacak imzadır. Charles Bukowski
    Kadınlar ile ilgili yapılabilecek üç şey vardır. Onu sevebilir, onun için acı çekebilir ya da onu edebiyata çevirebilirsin. Henry Miller
    Dünyayı kadınlar yönetiyor olsaydı hiç savaş yaşanmazdı ancak 28 günde bir derin müzakereler yaşanırdı. Robin Williams
    İnsan korktuğu bir şeyin üzerine gider ve onu yenerse ondan çok fazla güç alır ve bundan sonra gelecek korkulara karşı hazırlıklı olur.
    Annem haklı olduğun ve doğru bildiğin bir şeyin mücadelesini vermeden asla korkma ve yılma bu seni daha da güçlü yapar derdi.
    Bir kadın sadece düş kuruyor düşlerini gerçekleştiremiyorsa zayıf bir kadındır ama kurduğu düşlerinde ötesine giden kadın güçlü bir kadındır.
    Bir kadın güçlüdür aslında. Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür. Ama ister ki, erkeğin gücü kendisine huzur versin. Can Dündar
    Kadınlar kendini güldüren erkekten hoşlanır sözü yalandır unutma. Çünkü kadınlar, sadece hoşlandıkları erkeklere güler aslında. Can Dündar
    Güçlü kadın olmak istiyorsanız asla bildiklerinizle yetinmeyin. Hayatınızdaki herkesten bir şeyler öğrenebileceğiniz düşüncesiyle hareket edin.
    Hayata karşı dimdik duran, hiçbir zorluklardan yılmadan azimle mücadele eden, bir engelle karşılaştığı zaman pes etmeyen kadın zeki ve bilgili bir kadındır.



    Bir kadın, sevdiği adamın başka bir kadın tarafından mutlu edildiğini görmektense, onu can çekişirken görmeyi tercih eder. Gabriel Garcia Marquez
    Kadınların siyasal güçleri yoktur sözde; oysa akıllı kadınlar, aptal kocalarını hiç güçlük çekmeden parlamentoya sokar, hatta bakan koltuklarına oturturlar. Bernard Shaw
    Güçlü kadın olmayı ben seçmedim ki. Sürekli güçlü olmak zorunda bırakıldım. İşte tam da bu yüzden, şimdiki eyvallahsız tavrım kimseyi gücendirmesin.


    kaynak haberso
#31.05.2021 13:18 8 0 0
  • Feminist Sözler Feminist düşünce genel itibari ile kadın erkek ayrımcılığına karşı çıkar. Bu nedenle daha çok kadınlar tarafından benimsenen bu görüş kadının toplumdaki konumu konusunda eşitliğin sağlanması için birbirinden etkileyici sözlerle kadın haklarını savunurlar. Feminist sözler genel olarak kadın özgürlüğünü ön plana çıkarır ve kadınların da toplumda tıpkı erkekler gibi eşit haklara sahip olduğunu dile getirir.

    Bu konuda kimsenin kadınların düşünce tarzına, davranışlarına, giyim kuşamına karışamayacağını net cümlelerle dile getirirler. Güzel sözler şeklinde yazılan feminist sözler okuyunca kadınların çevreye ve insanlara karşı yaklaşımlarını da belirleyen sözlerdir. Kadınların değerli ve biricik olduğunu bu nedenle hiçbir zaman haklarının çiğnenemeyeceğini slogan şeklinde dile getiren feminist sözler pek çok yerde karşımıza çıkar.



    Kadınların iç dünyasını ve fikirlerini yansıtan bu sözler etkileyici ve ilginç kelimelerin yan yana getirilmesi sonucu ortaya çıkar.

    Ve bu sözler feministler tarafından sık sık dile getirerek birçok alanda konuşulur. Toplumda kadın gücünün, bir kadın elinin değdiği alanlarda ne kadar güzel değişikliklerin yaşandığını dile getiren feminist sözler pek çok kadının temel felsefesi olmuştur.


    Feminist Sözler
    Çiçeklerimizi koparabilirsiniz ama baharın gelişini engelleyemezsiniz!

    Eşitlik yoksa aşk da yok.

    Kadın kadındır, çiçek babandır.

    Özgürlük evlilikten güvenlidir.

    Tam iffetli olacağım, bir gülme geliyor.

    Erkeksiz bir kadın bisikletsiz bir balık gibidir. Gloria Steinem

    Çinliler zıplasa deprem, kadınlar zıplasa devrim olur.

    Kadınların gücünden korkan erkeklerden nefret ediyorum. Anais Nin

    Hayatının kadını olamam çünkü ben kendi hayatımın kadınıyım.

    Çiçeklerimizi koparabilirsiniz ama baharın gelişini engelleyemezler.

    Soru, bana kimin izin vereceği değil, beni kimin durdurabileceği. Ayn Rand

    Kendinizle uzlaşmaya çalışmayın. Neyiniz varsa osunuz. Janis Joplin

    Feminist olmanın en eğlenceli ve en güzel yanı, erkekleri korkutabilmek. Julie Burchill

    Bence feminizm gerekli çünkü sokakta yürürken arkamı kollamak zorunda kalmak istemiyorum.

    Bir kadın olarak benim bir ülkem yok. Kadın olarak benim ülkem tüm dünya. Virginia Woolf

    Samimi olarak söylüyorum bir kadının iki seçeneği vardır. Ya bir feministtir ya da bir mazoşist. Gloria Steinen

    Kadınların erkek korumasına ihtiyacı yoktur ama kendini korumayı öğrenmeye ihtiyacı vardır. Susan B. Anthony

    Tanıştığım her erkek beni korumak istiyor, neyden korumak istediklerini anlamıyorum. Mae West

    Neden ne tür bir kadın olduğunu seçmek zorundasın? Neden kendini herhangi bir şeyle sınıflandırmak zorundasın? Beyonce

    Toplumda aşkın dışındaki bütün ilişkilerde cinsiyet ayrımının ortadan kalktığını görmek istiyorum. Mary Wollstonecraft

    Asla açıklama, asla geri çekilme, asla özür dileme. Sadece yapılması gerekeni yap ve diğerlerinin zırlamasına izin ver. Nellie McClung

    Bana vahşi ve tehlikeli bir kadın olduğumu söylediler. Ben gerçekleri söylüyorum. Gerçekler de vahşi ve tehlikeli. Nawal El Saadawi

    Erkeklerin çok kıymetli olduklarına emin oldukları toplumlarda kadınlara sadece tolere ediliyor ama kadınlar yine de değerlendiriliyor. Aung San Suu Kyi


    kaynak haberso
#31.05.2021 13:11 7 0 0
  • Konu: WC Nedir
    WC, İngilizce "Water Closet" kelimesinin kısaltmasına verilen addır. Bazıları da WC'nin Wash and Clean sözcüğünden geldiğini düşünür. WC'nin işlevi insan dışkısının su yolu ile kanalizasyona aktarılmasını sağlayan en hijyenik tuvalet türüdür. Halk arasında "alafranga tuvalet" olarak adlandırılır.

    Vikipedia
#31.05.2021 13:04 4 0 0
#31.05.2021 12:05 0 0 0
#31.05.2021 12:04 1 0 0
#31.05.2021 12:03 1 0 0
  • Türkiye’nin yerli teknolojiler kullandığı ve Airbus ile birlikte geliştirdiği 5A uydusu için Aralık sonu işaret edilmişti. SpaceX tarafından fırlatılacak Türksat 5A için son anda yapılan değişiklikle yeni bir fırlatma tarihi belirlendi. Peki ama Türksat 5A ne zaman fırlatılacak?

    Türksat 5A ne zaman saat kaçta fırlatılacak?
    SpaceX tarafından Falcon 9 Blok 5 roketi ile fırlatılacak olan yeni uydumuz 5A için belirlenen fırlatma günü ise 5 Ocak olarak belirlendi. Türksat 5A fırlatma saati ise Türkiye saati ile 5 Ocak Salı, Pazartesiyi Salı’ya bağlayan gece saat 4.27 olarak belirlendi. Fırlatma sonrası dört aylık yeni bir yolculuk başlayacak.

    Türksat tarafından fırlatma için hatıra bileti oluşturabileceğiniz bir sayfa da oluşturulmuş. Bu sayfadan 5A fırlatması için bir geri sayım sayacı da yer alıyor.

    Bu süre içinde 31 derece doğu yörüngesine doğru hareket edecek olan uydumuz, 2021 yılının ikin çeyreğinin başında yani Mayıs ayı gibi hizmete girecek.

    Uydu teknolojilerinde önemli bir seviyeye gelen Türkiye, 5A ile birlikte 31 derece doğu yörüngesinde var olan hakları için 30 yıl daha sahip olabilecek. Orta Doğu, Avrupa ve Afrika coğrafyasına hakim olan bu yörünge, 5A kapsama alanı ile Türkiye’ye yeni imkanlar doğuracak.

    Buna göre yeni uydu, Orta Asya ülkelerinden, balkanlara, Orta Doğu ve Kuzey afrika ülkelerine kadar önemli bir alana yayın yapabilme kapasitesine sahip. 5A sonrası fırlatılacak Türksat 5B ile birlikte internet hızı 56 Gbps’ye çıkacak.

    5A ile birlikte Türkiye yerli ve milli uydu teknolojilerini ilk defa bu uyduda bir araya getirdi. TAI (Turkish Aerospace Industries) ile birlikte geliştirilen uydu da yüzde 20 oranında yerli teknolojiler kullanıldı.

    Daha önce yabancı firmalara üretilen uydularımız, yine 2021 yılının Haziran ayında fırlatılması planlanan 5B ile birlikte çok daha fazla yerli hale gelecek.

    Türkiye 6A sonrası 2022 yılında uzaya fırlatmayı planladığı 6B uydusu için ise yüzde yüz yerli teknolojileri kullanmayı amaçlıyor. Fırlatma saati saat 4.27 olan Türksat 5A fırlatması ile ilgili görüşlernizi yorumlara bırakabilirsiniz.

    İnternethaber
#31.05.2021 06:55 5 0 0
  • Bakan Karaismailoğlu: “Türksat 5A, Haziran Ayında Hizmete Girecek”

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, Türksat 5A uydusunun yılın başında uzaya gönderdiğini, 4 Mayıs’ta ise yörüngesine ulaştığını anlatarak test süreçlerinin başladığını bildirdi.

    Türksat 5A’yı haziran ayında hizmete almayı planladıklarını kaydidin Karaismailoğlu, Türksat 5B’nin ise yılın sonuna doğru uzaya gönderileceğini açıkladı.

    -2022 yılında Türksat 6A uzaya gönderilecek

    Türksat 5A uydusunun son durumuna ilişkin bilgi de veren Karaismailoğlu, uydunun yılın başında yörüngesine gönderildiğini ve 4 Mayıs’da yörüngesine ulaştığını bildirdi, Test süreci başlayan Türksat 5A’yı haziran ayında hizmete almayı planladıklarını belirten Karaismailoğlu, uydunun televizyon yayıncılığı açısından önemli olduğunu söyledi. Türksat 5B’nin yıl sonuna doğru fırlatılacağını açıklayan Karaismailoğlu, 5B’nin imalatlarının tamamlandığını, entegrasyonu sürecinin devam ettiğini kaydetti. 5B’nin uydu haberleşmesi noktasında önemli gelişmeler olacağını vurgulayan Karaismailoğlu, 2022 yılında ise Türkiye’nin ilk yerli uydusu Türksat 6A’yı uzaya göndereceklerini açıkladı.
#31.05.2021 06:53 7 0 0
  • @hayalll adlı üyeden alıntı:
    Bu konuya yazmıştım diye hatırlıyorum kaç yıl önceydi 11 - 12 bazen aklım almıyor gerçekten :D
    Orijinali Göster...


    Evett yazdin daha az evvel okudum tum yorumlari. Baya bi duygulandim
#30.05.2021 23:31 0 0 0
#30.05.2021 23:01 0 0 0