Şahrud ve Seyduna

Son güncelleme: 12.08.2011 22:19
  • Teşekkürler Şayeste arkadaş :) yok mu yeni bir şeyler ?
#01.10.2009 16:39 0 0 0
  • ŞEWE

    Öyle diyarbekir bakma şewe!
    Surları düşürülmüş,pusu kurulmuş koca çınarı kurutulmuş..Vedat Aydın'ı vurulmuş gibi öyle lâl..
    Acını dilinde kilitliyorsun
    O gözlerinin dilinde..
    Gözlerin isimsiz bir ülkenin ağıdı şewe...
    Bir yaralı kara göçsün kapkara telin nasılda deli fıratça iniyor kuğu boynunun su derinliğine..
    Belcemin iki sıradağı kavuşturur kızıl alnının yürek içinde..
    ki kuytusunda atmacanın alıcı duruşu iki göz kanat çırpar..
    upuzun enginliğinde bakışlarının..

    Sonra dağ başı şakaklarından süzülür gamzelerinin ovasına..
    O gamzeler ki çatlamış Harrandır.
    Sevdacan suyuna açtır..
    Hasretin kızılca çiçekleri açarken leblerinde..
    Döle durmaya muhtaçtır..
    Ahhhh! suskun göçün karası şewe..
    Susku yaranın kanamasıdır
    Susku dününü öldürmenin yasıdır..
    Çocukluğuna lâl kalıştır..
    Susku yüreğine bin yıllık paslı kilit..

    Bilirim zeytin karası değil zülüflerinin teskini..
    Sürgünsün sürgün, zülüfünün herbiri zifir tanesi..
    Sürgün mem dir..
    Mem u zindir..
    Sürgün tarih ikizindir..
    Yüzünün coğrafyası adsız ülkesine benzeyen şewe..
    Gözlerim yurdun olsun..
    Kurup göç çadırını..Yüzüm ülken yüreğim yuvan olsun..
    Bırak ezgim yeşersin..
    Kırık türkünün dili olsun şewe..
    Bırak titreyen yüreğine kurban olsun yüreğinin şairi seyduna..
    Bırak olsun..

    Tunay Bozyiğit
#14.10.2009 19:55 0 0 0
  • Bu da benden olsun dedim...

    Bakalım Özgür arkadaşım gelirse memnun olacak mı :)
#14.10.2009 19:57 0 0 0
  • Yürek Göçü

    'nasıl da inceden işleyen bir sızıdır
    bu zulümlü gece
    oysa daha dün
    simsiyah bir gül görkemiydi yüzün
    seher sabahını sırtlardı dağ başı omuzların
    bakışların süzülürdü gözlerinin buğulu şafağında
    ne de alazdı çiğ düşmüş dudaklarının açılışı
    çatılan gövdelerimiz tutuşur, karanlığı yakardık
    neylersem rakının dünkü tadı yok
    mumla dudanın kızılı yanmıyor
    unutulmak en büyük kötülüktür
    hunharca öldürüyor adamı
    ahhh!..yıldızlarda orda kaldı
    gözlerinde doğan yıldızlar
    düşlerimin gök mavisi karardı
    körüm kör gelde senden kalanları gör
    yapraklarını bile tutamayan güz dalları ellerim''

    yağmurun sesi kırılır etimde
    canımın yangını sönmez içinde
    acılardan geriye neyim kaldıysa
    yüklendim gidiyorum bir bilinmeyene

    vurmuşum sokaklara
    çırılçıplak sulara
    alaz dilli rüzgarlara
    karanlık kanlı uykulara

    ellerim diyorum,
    temmuz ayı üşürse böyle
    kalırsa karanlıkta bir başına
    sarılırsa birbirine korkudan
    senin eserindir
    zaman sakalını uzatıyor yüzünde, kırlaşarak
    iştahını etinde biliyor yalnızlık
    karanlık üstüme üstüme geliyor
    yüreğinde göç sesleri
    bir göç niye kabuk bağlamaz
    kanar ha kanar
    ahhh!..gövdemde biriken yağmurlar
    vaktidir, serseri sular gibi yalın ayak
    sokaklara düşmenin vakti'

    serserinin biriyim
    ne ölü ne diriyim
    bir yarada sen yükle
    öyle çekip gideyim

    benden sana yar olmaz
    acıdan diyar olmaz
    yüreği göç verende
    sevdalara yar kalmaz

    Tunay Bozyiğit
#14.10.2009 20:47 0 0 0
  • KURŞUN SUSUŞUN

    söz duyarsam bir gün itin birinden
    sökerim yüreğim göğsüm ipinden
    korkum yok bilesin elin dilinden
    işler bana kurşun gibi gülüşün
    yüreğin söz olup düşsün dilinden
    işler bana kurşun gibi susuşun

    komaz bana yürek bahar gibidir
    sevdiğime anlım harman yeridir
    belkide vardığın itin biridir
    işler bana kurşun gibi gülüşün
    vardığın belkide itin biridir
    işler bana kurşun gibi susuşun

    hep insanca yaşadım
    insani deyip
    herkesi bağışladım
    ilk kez bir kadını lal'ı reyhanı
    bağışlayamadım
    bu halime bile oturup
    bir güzel ağladım
    tanıksın ya ey martı
    feryadım göğü kapladı
    çoğlıkta
    şehrin asil sevdalısı
    bu kör gecede payımıza
    bir çığlık kaldı

    serin su ol sokul yanı başıma
    gideceksen nolur dolanma bana
    korku kapımızda bekler duysana
    işler bana kurşun gibi susuşun
    sevmek aynı dalda iki kirazdır
    işler bana kurşun gibi susuşun

    karsın küllerimi ince bileğin
    bırak yansın ateşinde gözlerim
    savursun külümü o zülüflerin
    işler bana kurşun gibi gülüşün
    seydunayı yıkmaz bu gitmelerin
    işler bana kurşun gibi susuşun


    Tunay Bozyiğit
#14.10.2009 20:48 0 0 0
  • İstanbul Yanar

    Yalnız gördü ya!
    Gelir bende kalır yalnızlık...
    Uzar gecelerim uzar
    Susarım soluğum susar...
    İstanbul'a yağmur yağar
    Karla karışır
    Yüreğime hasret damlar
    Bana alışır...
    Keder tırmanır yüzüme
    Sanki sarmaşık
    Ot koyarım gözücuma
    Geceler yanar...

    Biri beni avutsun yahu!
    Beni biri bulması, yakama yapışması var
    Yaşama yeni çıkmış ayrılık
    Anlatamam...
    Ta usta ellerin keskinliği.
    Ölü bir sevdanın
    Bir hayatı ölü bıraktığı yerde ki değil
    Ayrılık bu benliği dedim ya
    Usta ellerin inanılmaz keskinliği
    Yalnızlığım ömür gibi...

    Yıkık gördü ya!
    Gelir bende kalır yıkıntı...
    Hüsran gecelerim hüsran
    Yüreğim, yüreğim viran...
    İstanbul'a yağmur yağar
    Karla karışır
    Yüreğime hasret damlar
    Bana alışır...
    Keder tırmanır yüzüme
    Sanki sarmaşık
    Ot koyarım gözucuma
    Geceler yanar...

    Tunay Bozyiğit
#14.10.2009 20:49 0 0 0
  • YAZGI

    yüreğimde açtın derince yara
    seni her gören de başlar kanama
    eğer ölür isem ben bu yarayla
    aklın almasada sakın kınama
    mezarıma gelip sakın ağlama

    nice acılardan başı dik çıktım
    onca acılardan gülerek geçtim
    yaşam eşitimi hep umut ettim
    yürek eşitimi hep umut ettim
    sende sona geldim eşimsin dedim
    sana geldim sona yürekçem dedim
    ne kötü yazgıymış karardı bahtım
    karardıda geleceğimi yaktın

    koca bir ömrü sana harcadım
    seydunayım ömrüm sana harcadım
    umuduma el açıpda yalvardım
    son umuda el açıpda yalvardım
    seni çocuğuma anasın sandım
    seni geleceğe köprümsün sandım
    aycan sende inan büyük yanıldım
    yanıldımda yarınlarımı yıktın

    Tunay Bozyiğit
#14.10.2009 20:50 0 0 0
  • tütün

    Seni görmeye geldim
    çocukluğum, korkum, arsız sevincim
    utangaç küfrüm, arızalı sevişmelerim
    neredeysen çık ortaya
    kara yeller eser olmuş yerinde
    talan bağdaş kurmuş esmer derinde
    nerede sarkık bıyıkları tütün nakışlı oğulların
    can havlinin yangını Lice'm
    muska diye boynumda taşıdığım inancım
    seni böyle lal, mühürlenmiş mi görecektim
    a Diyarbakır'ımın zindanına gün düşürenim
    zılgıtını üç ocak gibi alnında yakan
    tütün yüzlü kızların nerede
    kırık yıkık dönüyorum utanarak yanarak
    ve
    acısını getirdi Lice'sinden
    sapsarı acısını
    Redif'im, ustam, ortağım, çırağım
    gümüşi bir tabakada saklayarak
    bense kürt kızlarının parmaklarını sarıyorum pince
    dumanını ciğerime bırakarak
    yakılan Lice'nin küllerini yüreğime damıtarak

    Tunay Bozyiğit
#23.10.2009 13:01 0 0 0
  • Hayal arkadaş katkından dolayı teşekkür ederim şewe yi eklemeyi unutmuşum sayende o da burda artık :)

    dumanaltı arkadaşım sana da çok teşekkür ederim istanbul yanar yoktu onu da sen eklemişsin diğer eklediklerini ben eklemiştim ama olsun yine de teşekkür ederim :)

    ayrıca arkadaşlar bu sayfaya böyle ilgi göstermeniz beni çok sevindiriyor sayenizde bu güzel eserler ölümsüzleşecektir
#23.10.2009 13:11 0 0 0
  • baktım ama okadar şiir eklenmişki (süper bişi bu) hangisi var hangisi yok bilemedim özgürlük beğendiklerimi ekledim bende(:
#23.10.2009 13:15 0 0 0
  • iyi yaptın ellerine yüreğine sağlık :)
#23.10.2009 13:19 0 0 0
  • buraya şiir ekleyen tüm arkadaşların ellerine sağlık en baştada senin(:
#23.10.2009 13:20 0 0 0
  • CEMRE GÖZLÜ

    Bakışların inmesin aşağılara
    Sahip çık yüreğinle yaşadığına
    Hayata
    Kaldır gözlerini ayağa
    Önce göz vardır
    İlk merhabayı göz der
    Güneş gözlerinin cemrelerini bağışla
    Doğamıza bahar gelsin
    Kara bir gül gibi duruyorsun
    Gecenin yüreğinde
    Yüreğini nabzımda duyuyorum
    Cemre gözünden sonra
    Soluk soluğa bahara duruyorum
    Geç yaşımla
    Bir başka aşk lamaya seni
    Beni ezme bahar yüzünün
    Gül ağırlığıyla
    Altından kalkamam
    Kaldır bakışlarını gözlerime vur
    Bakmazsan katlanamam
    Baktığın yerle bir olurum


    Tunay Bozyiğit
#23.10.2009 13:35 0 0 0
  • Yeniden seni görmek güzel :)

    rica ederim ne demek takip ediyorum her zaman..şewe nin olmadığını anlamak zor olmadı ...
    yokluğunu belli edecek kadar güçlü ..gelmek istedi tuttum ellerinden işte :)

    İlk gördüğümde bu sayfayı heyecandan ne yaptığımı bilemedim hatta baya uzun yazdım da bakma çaktırmadan editledim :)
    Biz sana teşekkür ederiz ..ve senin sayende ...hele ki burdan kimin bu sevdaya düştüğünü görmek ayrı bir mutluluk ...

    Patron sensin :)
    Yüreğine emeğine sağlık heval ...
#23.10.2009 16:31 0 0 0
  • Hüzün Buğusu

    düşüncem seni büyüttü oysa taze bir gül idin,
    bu sevdanın ağır yükü seni dalından etti.
    hani aslolan niyetti sözcükler kanatlanır.
    yerinde yara kalır yerinde acı derdin.
    yerinde yara kalır yüreği güne bakanın.

    umuttu avuçta çizgi, sevgiydi yürekte ezgi
    yaşanır mı gizli gizli gözleri bahar olanım
    ama sonbaharca güldün, belikli gidiciydin
    hüzün yaprak sarısıydı, gözlerin hüzün buğusu
    hüzün yaprak sarısıydın, saçına hazan düşenim

    hayat yaşadığın kadar, yaşamazsan boşa gider
    seyduna ya ölüm neyler yalnızlık ölümden beter.
    hayat yaşadığın kadar yaşamazsan boşa keder
    seyduna ya ölüm neyler ayrılık zulümden beter
    sevdanı içine gömdün, çürük diş olup döküldün
    bugün değil sanki dündün dudağında acı güldün
    sevdanı içine gömdün çürük diş olup döküldün
    dudakları kan bürüdü gözleri yere bakanım

    Tunay Bozyiğit

#01.11.2009 20:59 0 0 0
  • Size tazecik bir şiir getirdim Seydunamdan

    Hangi türküyü çalsam
    En sol yanım şafakta
    Sabahı çağıran bir güneş
    Karanlığa ışığın tadını veren
    Bir ateş düşürür türkünün sesi
    Narından durulmaz olur göğüs kafesim
    En doğusundan yanar güneşinde doğusundan
    Türkü diyorum bozar gider sonsuzluk atlasını
    Yürek coğrafyasını tanınmaz kılar
    Solgun ay ışığını tamamlar
    türkü
    Sadece su yollarını birde bulutun dilini bilen
    Yayla yolcusunun kimliğini taşır
    Birde dağ ateşlerinin dili çobanların
    Orman yangını sayılır köylerde
    Yağmurun rengini alır gün ışığından
    Mevsimsiz yediveren diriliğine ulaşır
    Sadece mor dudaklarda yitirir sesini
    Geceye bulaşır
    Bir türkü çalsam
    Bütün tırnaklılarda tırnaklar uzar atlarda bir başka
    Yelelerinde karşılık başlar
    Derisinde buğular tüten
    Bir türkü çalsam
    Kağının cuvarı ekerekten çoksesli sular getirir
    Kuraklığın hükmü biter
    Toprağın kursağına birde emceğine
    Uzun geçmişli su gider
    Her şeye kendi biçimini verir
    Kaçınılmazlığına başlar umut
    En yaraşır gerçekliğine
    Alışkanlıkları bozan alıştıran kendine

    noimage

    Bir türkü çalsam
    Hiçbir şey uymasa da kurakta
    O ses uyar gecenin gözlerine
    Yanakları ıslanır karanlığın
    Ocağın ateşi harlanır
    Bir türkü çalsam
    Tüm soruları yanıtlanır yüreklerin
    Susar çığlığı göğüs kafesinin
    Koyulaşarak demlenir nefes
    İrili ufaklı tüm balıklar su içer yutmaz birbirini
    Midyeler kabuklarından soyunur
    Kemikleri eskil bir takaya kaburga olur
    Türkü koyu koyu demlenir
    Yüzünde yara kabuğu otobüsler atılanda
    Denizin hayatında
    Bire de hazer var
    Hangi türküyü çalsam hüseynik yapar
    Yüreği beklemek gibi sızlar
    Hasret koyu koyu türkülenir
    Sızlanmaz beklemekten şeverenini

    Tunay Bozyiğit
    Anlatamam Türkülerin Ettiğini
#06.11.2009 09:54 0 0 0
  • noimage


    Yangın Yangın bakışların saçların rüzgar rüzgar

    Savur alevini yansın gözlerine konan turnalar

    Savur alevini yansın gözlerine düşen damlalar

    Sen hiçmi bahar görmedin

    Yüreğini aşka sermedin

    Beni kovsan gitmem derdi.

    Yaban kokusuz yalancı

    Şehirde eskimiz yandı gittin.

    Deva bulmam gözlerime degdi

    Şimdi kupkuru çöl gibi sözlerin

    Yaban kokusuz yalancı...

    SANA GELDİM SONA

    SENDE YERYÜZÜDÜR GÖLDE VURAN

    EY SULARININ SONSUZLUĞU

    BAKIŞLARIM DEMİR ALSIN GÖZLERİNİN LİMANINA

    FIRTINALAR YORGUNU YÜREĞİM SANA

    BÜTÜN SABAHLARIM SESİNDE AĞARSIN

    KEDER TIRMANMASIN YÜZÜME BİR DAHA SARMAŞIK GİBİ

    ÖPÜŞLERİN DAMLASIN ÇÖL DUDAKLARIMA

    BİLİYORUM YÜREĞİM DURGUN SUDUR DİNDİĞİM

    KORKU KIYILARIMI SİLDİĞİM

    SANA GELDİM SUSTUM VE YUMDUM

    İKİ DAMLA ATEŞ DÜŞÜRDÜN GÖZLERİME

    AL USLANDIR KORSAN BEDENİMİ

    GECE KANAT ÇIRPSIN PARMAKLARIMDA

    BİRBİRİMİZDEN KAÇIRACAK YERİMİZ KALMASIN

    BİRLEŞSİN YAĞMUR SUYUNDA ELLERİMİZ

    BIRAK ÖPÜŞLERİM AĞZINI KAPASIN UZUN UZADIYA

    SUSARAK KALALIM BİRBİRİMİZDE

    SABAHA SÖYLEYECEK SÖZ BIRAKMAYALIM

    KÖPEKLER GİBİ HAYLAYAN ACILARIMIZ SUSSUN

    SEVDA ÇÖZMESİN KENDİNİ BİZDEN

    SULARCA GÜLÜŞELİM YÜREĞİM ALI KOYSUN GİTMELERİNİ

    SANA GELDİM SANA...

    En kaynar su bile olsan ateşini söndürürdün

    Yüreğine bir sorabilseydin bu zulümü bitirirdin

    Yangınına el olanın umutları fot olur

    Bir ömür yangınsızda yanar yanar kül olur

    Sen hiç mi bahar görmedin beni kovsan gitmem derdin

    Yaban kokusuz yalancı

    Şehirde eskimiz yandı gitti.

    Deva bulmam gözlerine değdi

    Şimdi kupkuru çöl gibi sözlerin

    Yaban kokusuz yalancı


    Muge Sarikurt
#06.11.2009 10:06 0 0 0
  • noimage


    Öpüyorsam ayrılığı gözünden , söküyorsam yüreğimi göğsümden
    geçiyorsam gözlerinin içinden, sana olan sevdamdandır bilesin
    geçiyorsam bir çiçeğin özünden, sana olan sevdamdandır bilesin.


    noimage

    Meğer ne yalnızız insan olmuşsak, yaprak gibi dalda sessiz solmuşsak
    yeri gelmiş acıya da gülmüşsek, sana olan sevdamdandır bilesin
    yeri gelmiş ayrılığa gülmüşsek, sana olan sevdamdandır bilesin.

    noimage


    ßiliyorum sen yine
    parmak uçlarında üşüyorsun.
    aramızda kıvrılıp yatan uzaklığa inat, ayaklarınla kasıklarımın kasırgasını,
    ellerinle yüreğimde yaktığın ateşi düşlüyorsun.


    noimage


    Sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta
    ve çırılçıplak bir ırmağa dönüşüyoruz yatağımızda.
    apansız pencerende gülümsüyor güneş, ne güzel!


    noimage


    ßütün parmakların tıkır tıkır işliyor.
    iştahla biliyorsun, yaşamaktır aşk
    geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku boyunda
    delice bir yangın parmaklarının buzulunda
    ah şahrud,
    her yerimiz nasıl da şaşırıp kalmaya istekli!


    noimage



    Karşılıksız sevebilmekse sevda, gerçek seven küle dönmüş her çağda
    elim kolum bağlanmışsa kıyında, sana olan sevdamdandır bilesin
    seydunayım gebermişsem kıyında, sana olan sevdamdandır bilesin.
#06.11.2009 19:59 0 0 0
  • Ama ne güzel bir şiir getirmişsin Seyduna'dan :)
    Teşekkür ederim ellerine sağlık.. diğer sunum da harika duruyor ..

    Leyl-i Lal Emeğine sağlık arkadaşım.. teşekkürler..
#07.11.2009 02:09 0 0 0