Fantezi müzigin genç starlarindan Özcan Deniz 1972 yilinda Ankara'da dogdu. 1977 yilinda ailesiyle birlikte Aydin'a yerlesti. Ilk, orta ve lise egitimini burada tamamladi. Küçük yaslarindan beri müzige olan tutkusu yüzünden okul çaglarinda düzenlenen tüm aktivitelerde solist olarak yer aldi. Liseyi bitirdikten sonra üç yil boyunca bir orkestrada solist olarak çalisti ve daha sonra ekibini kurarak Almanya'ya gitti. Ailesinin geçimini saglamak için bir gazinoda çalismaya baslayan Özcan Deniz bu arada Prestij Müzik sanatçilarindan Yasar Yagmur araciligi ile Istanbul'a gelerek firmanin ortaklarindan Hilmi Topaloglu ile tanisti. Albüm yapilmasina karar verilen sanatinin ilk kaseti "Melegim" piyasaya çiktiginda büyük tirajlara ulasti. Özcan Deniz bunun disinda "Beyaz Kelebegim" ve "Yalan" isimli albümleri de hedeflenen tirajlara ulasti. Sanatinin tek ideali mücadelesini sürdürerek ve her gün biraz daha kendisini yenileyerek müzikte amacina kavusmak...
Bugün; bütün agaçlar yüregimdeydi.
Bütün çiçekler gözlerimde.
Günes, isiklarini dudaklarima kondurmustu.
Neydi kanimi kaynatan bu güzelligin adi?
Mutluluk muydu?
Bugün,
Ne varsa hüzünden yana
denize firlattim az önce.
Sanki beklermis gibi hepsini,
hop hop hoplativerdi dalgalarinda.
En güzel maviligiyle oynasip durdu.
"Bak" dedi "firlattigin hüzünlerine...
Iste; onlarin bendeki hükmü sadece bu!"
Sonra, sakalasircasina
bir kaç tuzlu damlasini
siçrativerdi yüzüme.
Gülümsedim mahcup mahcup,
onun bu nesesine...
Duruldu.
Bir deniz yildizi birakti avuçlarima.
Yoksa mutluluk bu muydu?
Herkes kalabalikken,
içimdeki yalnizligi
alip, gidiverdi sihirbaz martilar!
Bir de arkasindan o bildik
sen kahkahali bagirismalar!
Hiç bu kadar güzelini görmemistim.
Beyazmis megerse
beni, onlarla bütünlestiren mucize!
Kanat çirpa çirpa,
yüregimdeki isyanlari uçurdular...
Yasamaktan aldigim tad; iste buydu!
Yoksa mutluluk bu muydu?
"Sen mutlulugun resmini
çizebilir misin Abidin?"
Evet... Adim INSAN...
Ya, tabii ki, çizerim!
Az önce;
agaç oldum,
çiçek oldum,
günes oldum,
deniz oldum,
marti oldum,
ölümsüzlestim...
Megerse, hep
yanibasimdaymis
bu güzel resim!
Ben çizdim. Adi umudum'du!
Yoksa tüm umutlar1m
beni hiç terketmeyen
mutlulugum muydu?
* * *
Mutluluk,
hepimize sadece
kendi çizdigimiz resimler
ve uzakliklar kadar
yakindir!
YALNIZ SEN
Aklima her gelisinde
Gözlerim dalar gider
Hiç bilmedigim yerlere
Tarif edilmez bir duygu
Sarar bedenimi birden
Benim için yalnizca
SEN VARSIN SEN....
Müzigin gizemine kapilip
Hayallere dalarim
Her hüzünlü sarkida
Icin, icin aglarim
Yüregime akan
Her damla yasta
Yalnizca
SEN VARSIN SEN...
Mehtapli her gecede
Yildizlari izlerken
Gözlerim nemlenir
Derinlere dalar
O zaman
Bir yildiz kayar yüregimden
Tuttugum dilegimde
SEN VARSIN SEN...
Uyku nedir unuttum
Geceleri yalniz seni düsünüp
Hayaller kuruyorum
Kirpiklerimden süzülen
Yaslara aldirmadan bak
Gecenin rengi degisiyor yeniden
Hala hayallerimde
SEN VARSIN SEN
Gusl, Allah'u Teâlâ'nin müslümanlar için emrettigi en önemli maddî-manevî temizlik biçimidir. Cenâb-i Hak, "Eger cünüb iseniz yikanip temizlenin" (el-Mâide, 5/6) buyurmaktadir.Gusül, tepeden tirnaga kadar vücudun her tarafini hiçbir yer kuru kalmayacak sekilde yikamaktir.Namaz için alinan abdest "küçük abdest" kabul edilerek, gusle "büyük abdest" veya "boy abdesti" adi verilmektedir.
Guslün daha çok manevî bir temizleme araci oldugu unutulmamalidir. Çünkü vücudumuzun herhangi bir yerinde görünür bir pislik veya kir-pas olmasa bile cünüb olan kimsenin ibadetlerini yerine getirebilmesi için mutlaka gusletmesi gerekir. Ayrica gerekli sartlari yerine getirilmeyen yikanma, ne kadar itinali yapilirsa yapilsin guslün yerine geçmez ve bununla cünüblükten kurtulmak mümkün olmaz. Cünüb olan kimse ilk firsatta gusletmeye çalismalidir. Bu durumda ancak, içinde bulundugu namaz vaktinin çikmasina kadar müsaade vardir; daha fazla geciktirmesi günâh kazanmasina sebep olur.
Guslün vücud için faydalarina isaret eden doktorlar bu hususta sunlari söylemektedir: Insanin basina usletmesi gerektiren bir hal gelince bütün damarlarda büyük bir sarsinti olur. Vücutta bir yorgunluk ve gevseklik meydana gelir. Bu yorgunluk ve sarsintiyi gidermek için vücudun her tarafini yikamak lâzidi. Demek ki; guslü gerektiren hallerde sadece baziorganlar degl, vücudun tamami yikanma ihtiyaci hissetmektedir. Çünkü gerek cünüblükte, gerekse hayiz ve nifâs hâlinde, basta kalp olmak üzere bütün organlar ve kan dolasimi, yorgunluklarini, ancak güzel bir boy abdesti ile tertemiz bir zindelige terkedeceklerdir. Allah'in her emrinde oldugu gibi gusül abdestinde de bizim bildigimiz ve bilemedigimiz daha birçok hikmet ve faydalar bulunmaktadir
adaçayi (salvia officinalis) : Ballibabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde yetisen itirli bir bitkidir. Menekseye benzeyen çiçekleri haziran, temmuz aylarinda açar. Yapraklari uzun, kenarlari tirtilli, beyazimsi yesil renktedir. Hafif kafuru kokusu vardir. Çiçek açtigi zaman toplanip, kurutulur.
Faydasi : Mide va bagirsak gazlarini giderir. Mide bulantisini keser. Hazim sisteminin düzenli çalismasini saglar. Bogaz, bademcik ve diseti iltihaplarini giderir. Gögsü yumusatir. Astimdaki sikintilari geçirir. Idrar ve ter söktürür. Banyo suyuna katilip yikanilirsa; zindelik verir. Günde, 3 kahve fincanindan fazla içilmemelidir.
CEVAP
Hadis-i _erifte (0lim ikidir: Beden bilgisi, din bilgisi) buyuruldu. Yani (0limler içinde en lüzumlusu, ruhu koruyan din bilgisi ve bedeni koruyan sal1k bilgisidir) buyurarak, her _eyden önce, ruhun ve bedenin zindeliine çal1_mak gerektiini emretti. 0slamiyet, beden bilgisini, din bilgisinden önce örenmeyi emrediyor. Çünkü, bütün iyilikler, bedenin salam olmas1 ile yap1labilir.
0slamiyette ruh temizlii esast1r. Yalan söyleyen, hilekârl1k yapan, insanlar1 aldatan, zulmeden, haks1zl1k yapan, din karde_lerine yard1m etmeyen, büyüklük satan, yaln1z kendi menfaatlerini dü_ünen bir kimse, ne kadar ibadet ederse etsin, hakiki bir müslüman say1lmaz. Kur'an-1 kerimde mealen buyuruldu ki:
(Ey Resulüm, k1yamet gününü inkâr eden, yetimi, öksüzü incitip hakk1n1 gasp eden, fakiri doyurmayan ve ba_kalar1n1 da fakire iyilik yapmaya te_vik etmeyen o kimseyi gördün mü?) [Maun]
Bu gibi kimselerin ibadeti kabul olunmaz. 0slam dininde yasaklardan, haramlardan sak1nmak, emirleri, farzlar1 yapmaktan daha önce gelmektedir. Hakiki bir müslüman, her _eyden önce, tam ve mükemmel bir insand1r. Güler yüzlü, tatl1 dilli, doru sözlüdür. K1zmak nedir bilmez. Hadis-i _erifte buyuruldu ki:
(Kendisine yumu_akl1k verilen kimseye dünya ve ahiret iyilikler verilmi_tir.) [Tirmizi]
Müslüman son derece mütevaz1, alçak gönüllüdür. Kendisine ba_vuran herkesi dinler ve imkan buldukça yard1m eder. Müslüman vakurdur, kibard1r. Ailesini ve vatan1n1 sever. Hadis-i _erifte (Vatan sevgisi imandand1r) buyuruldu. Bunun için, vatan1na sald1ranlara kar_1 gereken vazifesini yapar. Hakiki müslüman, dinine, anas1na, babas1na, hocas1na, âmirine kar_1 sayg1l1d1r. Lüzumsuz _eylerle ura_maz. Ancak faydal1 _eylerle me_gul olur. Kumar oynamaz, vaktini bo_ geçirmez.
^imdiki çocuklar istenildii gibi neden eitilemiyor?
CEVAP
Çocuu helal g1da ile beslemelidir! Haram g1dan1n etkisi çocuun özüne i_ler, çocukta uygunsuz i_lerin meydana gelmesine sebep olur. Hadis-i _erifte (Yiyip içtikleriniz helal, temiz olsun! Çocuklar1n1z, bunlardan has1l olur) buyuruldu.
Çocuklar1, ahlaks1z kad1nlara da emzirtmemelidir! Peygamber efendimiz, ahmak kad1nlar1 da süt anne olarak tutmamay1, sütün kötü etkisinin olaca1n1 bildirmektedir. Buradan kâfir kad1n1 süt anne olarak tutulmaz manas1 ç1kar1lmamal1d1r! Zira f1k1h âlimi 0bni Âbidin hazretleri, (kâfir kad1n1n müslüman çocua ve müslüman kad1n1n kâfir çocua süt anne tutulmas1 caizdir) buyurmaktad1r. (R.Muhtar)
0brahim Ethem hazretlerine, gece gündüz ibadet eden, vecde gelip kendinden geçen bir gençten bahsettiler. Gencin yan1na gidip üç gün misafir kald1. Çok acaip haller gördü. Gencin bu halinin _eytandan olup olmad11n1 örenmek istedi. Yediine bakt1. Helalden deildi. Bu hallerin _eytandan olduunu anlad1. Genci evine davet etti. Gence helal yemek verdi. Gençteki eski a_k ve gayret kalmad1. Genç, bana ne yapt1n dedi. 0brahim Ethem hazretleri, gence, (Sendeki haller _eytandand1. Helal yiyince _eytan giremedi. Esas halin meydana ç1kt1) buyurdu. (Tezkiretül-evliya)
Haram yemek kalbi karart1r, hasta eder.
Kararan kalbi temizlemek
Kalbi temiz olan hep iyi i_ler yapar, kalbi bozuk olan da, kötü i_ler yapar. Hadis-i _erifte, (Kalb bozuk olunca, bedenin i_leri de hep bozuk olur) buyuruldu. O halde kalbi karartmaktan sak1nmal1d1r.
Zünnun-i M1sri hazretleri buyurdu ki:
Kalbin kararmas1n1n dört alameti vard1r:
1- 0badetin tad1n1 duymaz.
2- Allah korkusu hat1r1na gelmez.
3- Gördüklerinden ibret almaz.
4- Okuduklar1n1, örendiklerini anlay1p kavrayamaz.Namaz k1lmayan ve günah i_leyen kimsenin kalbi karar1r, hasta olur.
(Haram kar1_t1rmadan, k1rk gün helal yiyenin kalbi nurla dolar. Kalbine nehir gibi hikmet akar. Dünya sevgisi kalbinden ç1kar.) [Ebu Nuaym]
Muhammed Parisa hazretleri buyuruyor ki:
0nsan1 Allahü teâlân1n r1zas1na, sevgisine kavu_turan yol kalbdir. 0nsan1 Allahü teâlâdan uzakla_t1ran _eylerin en zararl1s1 dünya sevgisinin kalbi karartmas1d1r. Kalbi kararan dünyay1 [faydas1z _eyleri] sever. Dünya sevgisi, kötü arkada_lardan ve lüzumsuz ve zararl1 _eyler seyretmekten has1l olur. Faydas1z kitap, [roman, hikaye, gazete, dergi] okumak, lüzumsuz _eyler konu_mak, bu sevgiyi artt1r1r. Kad1nlara bakmak, kad1n resimleri [resimli dergi, filimler, tv] seyretmek, _ark1, çalg1 dinlemek, bu sevgiyi kalbde yerle_tirir. Bunlar1n hepsi, insan1 Allahü teâlâdan uzakla_t1r1r.
Kalb, sevgi yeridir. Sevgi bulunmayan kalb ölmü_ demektir. Kalbde, ya dünya sevgisi veya Allah sevgisi bulunur. 0slamiyetin emirlerine uyup, yasaklar1ndan kaçarak, kalbden dünya sevgisi ç1kar1l1nca, kalb temiz olur. Bu temiz kalbe, Allah sevgisi, kendiliinden dolar. Böyle kimse tasavvuf ehli olur. Çünkü Tasavvuf, kalbi kötü huylardan temizlemek ve iyi huylarla doldurmak demektir.
Mal1, makam1 ve Allah’tan gayrisini sevmek ve günah i_lemek, kalbi temizlemeye engeldir. Kalbin temizlenmesi, islamiyete uymakla olur. Namaz k1lmak, kalbi temizler. Kur’an-1 kerim okumak ve ölümü çok hat1rlamak günah i_leyince, hemen tevbe ve istifar etmek ve oruç tutmak kalbi temizler. Hadis-i _eriflerde buyuruldu ki:
(Paslanan her _eyin bir cilas1 vard1r. Kalbin cilas1 "Estafirullah" demektir.) [Deylemi]
(Her ay 3 gün oruç tutan1n kalbinin pas1 temizlenir.) [Nesai]
(Kalb, ekin; yemek ise yamur gibidir. Fazla su ekini kuruttuu gibi, fazla yemek de kalbi öldürür. Kalbini az gülüp, az yemekle ihya et, açl1kla temizle ki yumu_ay1p parlas1n!) [0.Gazali]
(Rutubette demirin pasland11 gibi, günah kiri kalbi pasland1r1r. Kalbin cilas1 ölümü çok hat1rlamak ve Kur'an-1 kerim okumakt1r.) [Beyheki]
O halde kalbi temizlemek için günahlardan kaçarak dinimizin emirlerine uymam1z gerekiyor.