"Es-salâtü ve's-selâm ey Mustafa
Yâd-ı nâmındır veren kalbe safâ
Es-salâtü ve's-selâm ey müctebâ
Dilde aşkın,dilde nâmın dâima
Es-salâtü ve's-selâm ey murtazâ
Çünkü aşkınla bulur gönlüm şifâ
Es-salâtü ve's-selâm ey Mustafa(s.a.v.)"
Seni sevmek bir kara sevdadır benim için,
Yaşadığım hayatın bir anlam ve önemi var
Seni sevebildiğim için,
Tek amacım nasib ederse eğer YARADAN
Cenneette Gül Cemalini görebilmek için,
Ya ResulALLAH
Bütün çabam mahşerde Senin bana :
'Sancağımın altına gel ey ahir zaman ümmetim'
Dediğini duyabilmek için,
Biliyorsun ben Sana Kara Sevdalıyım ALLAH (cc) için...
Kara sevda bu hüzün ekilir
Ayrılık gözyaşı hasret dikilir
Hayat zından olur çile çekilir
Çileyi çekenin beli bükülür
Mevsim hazan olur yaprak dökülür
Yalçın kayalarda gül olmak gibi
Kara sevda bu tarifi olmaz
Hüzündür hasrettir tutulan gülmez
Öyle bir duygu ki tatmayan bilmez
Yakar içten içe gören göz görmez
Akar deli dolu dur durak bilmez
Bir yağmur sonrası sel olmak gibi
S elam sana Ey Yetimler Padisahi
A llahin kudretiyle selam sana
N urunu görecegim gününe hasretim
A llaha sefaat kilacagin gününe hasretim
H asretim sana Ey Nazli nebi
A llaha dua eden sözlerine hasretim
S evgili cehennemler gösterrilince Ümetim diye akan gözyaslarina hasret
R abbime, gelmis, gecmis, gelecek Ümmetlerine dua eden ellerine hasretim
E y Nuri dilara o sefkat yagan, huzur veren Yüzüne Hasretim
T aniyan herkes bulur huzuru yolunda
I isik olur, Nur olur hayatimiz hersey güzellesir esas aski buluruz yolunda
M uhammedim diye sarilmak isterim bonuna
Y a Habibullah bizi ahirete yanliz birakma
A nnam, Bababm sana feda olsun ya Rasulallah
R abbime bizim icin sefaat kil Ya Sefiallah
A tese düsümüs kar gibi eriyorum
S ultanim yaptiklarimdan utaniyorum
U uyurum seni görmek icin, Muhdac sana bu aciz Ümmetin
L ütfet herseyimi feda edeyim sana gel de, ucarak, kosarak geleyim sana
A llahin Resullu, aglayan gözlerine, tebesüm eden yüzüne, mis kokuna hasretim
L aleler, Güller, Yaseminler goncalar'da hasretir sana
L eylek gelsin götürsün beni senin yanina
A llah'ìn Habibi Nebi Muhammed
H akk kapisini vurdum ve buldum huzuru, Dinimi ögretin bana minetarim Resul sana..
"Nerede olursanız olun bana salât ve selâm edin. Zira sizin salât ve selâmlarınız bana ulaşır"
(Hadis-i Şerif)
Efendim hiç solmasaydı güneşe ışık salan yüzün
Ve gül kokulu o yüzünde karar kılmasaydı hüzün
Efendim, önce annemden öğrendim adını
Annemden öğrendim annesiz kaldığını
Önce o gösterdi parmağınla ikiye bölünen ayı
Önce ondan öğrendim adını duyunca ağlamayı
Ondan öğrendim
Halime'nin yurdunda misafiri olduğun evin bahçesinde
ellerini çırparak koşarmışsın uçarmış kuşlar
bilmem ki o bahçe hala seni bekler mi
Efendim o gün seninle oynayan kuşlarmıydı melekler mi
Neccaroğullarının yurdunda,
Adiyy bin Neccar'ın havuzunda yüzmeyi öğrenmişsin
Ondan öğrendim gölgesi olmayan tek çocuk senmişsin
Efendim annemden dinledim sınırsız şefkatini
Ordunla birlikte çölde yürürken
Yavrularını emziren bir köpek görmüşsün
O ürkmesin diye başına bir nöbetçi dikmiş
Ordunun yönünü değiştirmişsin
Annemden dinledim efendim
Medine'de bir bahçeye girmişsin
Deve seni görünce
Yavaş ve ürkek yanına sokulmuş
Sanki kulağına bir şey söyler gibi durmuş
Sahibini sormuşsun
Sonra buyurmuşsun
Deve bana sahibini şikayet ediyor
Hem az yiyecek veriyor
Hemde çok çalıştırıyormuş
Efendim hiç solmasaydı güneşe ışık salan yüzün
ve gül kokulu o yüzünde karar kılmasaydı hüzün
Annemin kalbinde ki şefkattesin
Şefkati inzal rahmettesin..
Uğruna can verdiğim vuslattasın
Candasın canandasın canım benim..
Sen öyle bir iklimde geldin ki Medine'deki çöl ortasında açan tek güldün.. gül kokulu ferah iklimler getirdin beraberinde ve bölük bölük melekler indiler yeryüzüne senin yüzün suyun hürmetine..
Hoş geldin 'ın Resulü ! Hoş geldin !
Kutlu bir gecede şereflendi dünya.. çünkü seninle tanıştı.. karanlık çökmüş dünyadaki tek aydınlık misali mehtaplı bir gecede yanıp sönen ışıltılı yıldızlar gibi daha da güzel tarifsiz bir nurla nurunla teşrif ettin yeryüzüne.. sen ki Muhammed Mustafa'sın ve sen ki alemlere rahmet olarak gönderilensin ve Sen ki.. peygamberimizsin elhamdülillah
Senin nurunla aydınlandı dünya.. senin için söylendi en güzel şiirler...
Günahtan gayri yok bir özge kârım yâ Rasûlallah
Geçer gafletle her leyl ü nehârım yâ Rasûlallah
Serâpâ dolmada defterler a'mâl-i kabîhimle
Kirâmen Kâtibîn'den şermisârım yâ Rasûlallah
Nide pervâz edem uçmağa ferdâ kalmışım âciz
Kemend-i nefs ü şeytâna şikârım yâ Rasûlallah
Eşiğin görmeğe bin cânım olsa eylerim kurban
O rütbe hadden aştı intizârım yâ Rasûlallah
Ölür isem gubâr-ı Ravzana yüz sürmeden tâ haşr
Döğünsün taş ile seng-i mezârım yâ Rasûlallah
Senin evsâfını kaabil midir etmek Şeref îfâ
Ne çâre elde yoktur ihtiyârım yâ Rasûlallah
Ey Resul,
Gel de bir gör ümmetinin halini...
Çöller hiç böyle suya hasret kalmadı
Böyle yanmadı yanardağlarda ateş
Üstümüze böyle sağanak yangınlar yağmadı
Ey Resul, gel
Bir mucize de bize göster;
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış,
Öyle yanmış içimiz, gözlerimiz dağlanmış,
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış.
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadet'e
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete.
Yokuşlarda susayıp çatlamış dudağımız,
Çatlamış her yanından, çatlamış vicdanımız.
Ey Resul Sen ki ateşte açan gülsün,
Elbette ki alemlere gönderilen ödülsün,
Gel, son bir kez dünyanın yüzü gülsün
Gel ey Resul
Bir mucize de bize göster.
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış,
Öyle yanmış içimiz gözlerimiz dağlanmış,
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış.
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadete
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete.
Rabb'imin rızasına ulaşmamız için gel,
Mahşerden önce son defa kavuşmamız için gel,
Nurunu görüp hayırda yarışmamız için gel...
Ey Resul gel de bir sor topraklar neden ağlar
Ey Resul,Mekke'de neden durmaz çığlıklar,
Neden durmaz gözyaşı, gökten neden kan damlar
Neden delinmiş sema, neden çatlak bulutlar
Ey Resul gel de bir sor camiler niye ağlar
Neden susmuş yürekler, nerde kalmış dualar...
Ey Resul bekliyoruz son duamız için gel
Gerçekte gelmesen de gel, rüyamız için gel
Gök kubbede çınlayan feryadımız için gel
Her Kadir Gecesinde Kur'an'ımız için gel
Elden gitmekte olan imanımız için gel
İçimizde her dem kopan figanımız için gel
Ey Resul sen gideli putlarımız çoğaldı
Gel, yeniden Allah'a yönelmemiz için gel
Ey Resul gel. Bir mucize de bize göster
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış
Öyle yanmış içimiz, gözlerimiz dağlanmış
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadete
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete...
Cehaletle kavrulan kurak gönüllere, en prişan zamanında yağdın katre katreBir mum ışığı gibi aksederken karanlık ruhlara, kurtuluşa bir umut filizlendiAdın anıldıkça tazelenen bir dirilişin muştusu oldun Ve asırlar yetmedi ışığını söndürmeye Hiçbir kuvvet silemedi insanlığa vurduğun mührü Muvakkat heveslerle söndü gitti seni unutmaya meyleden her anımız Kudsi emanetinle buluştu cehaletten firakımız, Ey Nuru İlahi!
Adın Can Muhammed(sav),
Can oldun,kan oldun, ten oldun, nefes oldun davanı idrak eden her varlığa Bir cümle çıkıyordu dudaklardan: 'Anam, babam sana feda olsun Ya Resulallah!' Dünyaya ait ne varsa yok oldu gözlerden, gönüllerden senin sevdanla Ve fıtratımızdaydı aslında Hakk'a vurulmadıkça keşfedemediğimiz sevdan
Yeryüzünde hiçbir varlık sevilmedi Senin kadarBedende atan sen oldun, damarda akan senSevgi sen, sevgili sen Ya Habibullah!Rabbim adıyla andı levhi mahfuzda adınıYa seni bilmeyen nasıl bilsin Mevla'yı? Maddi hiçbir makam yokken emelinde,öyle bir taht kurdun ki; mekanı gönüller Risaletin giydirdiği tac ile Gönüller Sultanı oldu adın, ebediyen
Ey Ümmeti için ağlayan Nebi!
Adın Rahmet! Adın Hasret! Adın Vuslat! Adın Sevda hayat lügatımızda
Ben mi? Sana çağlayan bir ırmak, rüzgarına kapılmaya çalışan bir toz zerresi Sen ömrümün ab-ı hayatı, ben şefaatine nail olmayı dileyen garip Sen huzurusun iflah olmaz nefsimin, ben geç kalmış sevincimi arıyorum seninle Sen hüznün tebessümle buluştuğu ufuk, ben sana çırpınan bir kanat
Elimde bir gül ile geldim kapına
Adın Gül Muhammed(sav), ,
Gül, aşkının adı; gül, özleminin adı; gül, kokunun adı ve şimdi her diken sensizliğin matemi Elimde bir gül ile geldim kapına, yüreğimde Sen diye büyüttüğüm Bilirim ki çevirmezsin kapından layık olmasam da Tüm kainatın hasretini getirdim bir gül ile Güle gül ile geldim Peygamberim cananım! Yüklendim bütün dünyamı, pak ikliminde arındırmak muradım
Bir bahar,senin doğduğun gün gibi
Bir bahar gecesi idi
Dilimde adın ,dualarla seni andım,yattım
Dilimde sen vardın ey sevgili
Sendin huzuru getiren içime
Senin adındı ey sevgili,beni mutlu eden
Sendin sevgili,sendin güllerin kokuşunda sen
Her gece rüyalarımda dilerim ki
Seni göreyim seni duyayım ey sevgili
Bu gece rüyamda dilimden acı döküldü
Hüzün döküldü,senin adına dualar
Senle mutluluklar yaşamak istedim
Ya Muhammet
Lebbeyk ya Muhammet lebbeyk Ya Muhammet demek
Ağlamak dizlerinde,ellerinde,ağlamak istedim peygamberim
Ya Muhammet seni canlı göremedim
Huzuruna gelemedim
Yüzüm yoluna süremedim
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
Ya nebi sen alemlere,son peygamber
Yattığın yerler kokar mis-i anber
Ah bir gidebilsem yanlarına bir sefer
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
Ya Muhammet kuranı kerimi öğreten sensin
O yolda gitmeyi rabbim nasip etsin
Rabbim hep senden razı gelsin
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
Ya nebi senin ismin mutluluk demek
Seni sevmeyen yürek bilmez,aşk ne demek
Bu dünyada en güzel şey, yolunda gitmek
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
ALLAH ALLAH diyen diller ile
Seni bilen gönül ile aşk ile sevgi ile
Durmaksızın akan göz yaşı ile
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
Duada sen varsın,namazda sen
Rabbimden bir lütufsun ümmetine sen
Hem bu gündesin hem dünde hem gelecek de sen
Peygamberimi seviyorum,Muhammedi seviyorum
Rabbime şükürler olsun sen vardın
Hem ümmetine hem alemlere yardın
O büyük sevginle tüm kainatı sardın
Peygamberimi seviyorum Muhammedi seviyorum
Seni koydum yüreğime ,
Artık ne sıradan bir aşk ,
Ne de geçici sevgi alamaz yerini.
Veremem sana olan sevgimi hiç kimseye
Ben yıllardır yanarken hasretinle;
Olurda bir gün, bir gün değer verdiklerimin
En başında yer almanı hayal ederken
Şimdi; değerlerin en değerlisi ve sevgilerin en yücesindesin, Sevgili.
Nasıl sunabilirim sana açtığım bu aşk kapısını bir başkasına.
Sen ki huzur veriyorsun her ağlayışımda bana,
Sen ki rahatlatıyorsun benliğimi her anışımda seni.
Dertlerim sevinç oldu bana, senin çektiğin çile yanında
Derdimi unutuyorum ey Sevgili! Her anışımda seni.
Seni sevmek bu kadar tatlı, bu kadar güzelken
Başka aşklarda işim ne...
Dostum sensin, yarim sensin şimdi bana.
Ne sahte dostlar gibi sırtımdan vuruyorsun
Ne sahte aşklar gibi vefasız çıkıyorsun
Sen beni büyük bir rahmetle kucaklıyorsun.
Geceler boyunca sana ağlıyorum;
Göz yaşlarım aktıkça seviniyorum, çünkü ben başkasına değil
Sana ağlıyorum!!!
Hiç ağlarken bu kadar sevinmemiştim, ey Sevgili!
Sevinç göz yaşları, hasret göz yaşları bunlar, hasretim sana şimdi,
Nasıl toprak susarsa suya, bende toprak gibi susadım sana.
Sen ki ümmetine feda ediyorsun sevdiklerini!
Fatıma, Zehra, Hatice, Kübra, Hasan ve Hüseyinr17;im
Feda olsun ümmetime diyorsun...
Ne cenneti, ne Burakr17;ı ne de Mahmut makamını
İstemem ümmetim olmayınca diyorsun...
Ey Sevgili! Senin ümmetin bunlara layık değil ki,
Sevdiklerini feda ettiğin bu ümmet; nasıl şefaatini bekleyebilir ki?
Bizler! Acizane kullarız, şefkatine muhtacız.
Gün değişti,mevsimler değişti,insanlar değişti
Artık çağdaş yaşantı varmış bu zamanda
Ümmeti için onca çile çeken, göz yaşı döken Habibr17;i
Örnek almak yok şimdi,
Körpecik yürekler perişan, gençler neyin mutsuzluğunu yaşıyor
Onu bile bilmiyorlar; seni sevmek ayıp geliyor şimdi ki çağa
Senin hayatını yaşamak, hem de hiç eksiksiz yaşamak var şimdi,
Bunu yaşatmak; gelecek nesillerde bu yaşantıyı görmek var.
Seni yürekten sevmek var şimdi.
Ben sana aşığım ya Rasullallah!
Başka aşk istemem gönlümde; göz yaşlarım sana aksın,
Sözlerim seni söylesin, ahlakım senin ahlakın olsun!
Şimdi güllerde solgun, senin hasretinden susamışlar suya!
Sana kavuşmayı günbegün arzuluyorum ey Sevgili!
Bitsin artık benim dünya sürgünüm...
Seni sevmek var şimdi;
Körpecik yüreklerde seni sevmek,
Gelecek nesillerde seni sevmek,
Bu zamanda seni sevmek, var şimdi...
Selam olsun ebedden ezele kadar Allah adıyla dolu yüreklere!
Selam olsun yüreğindeki her şeye rağmen bir tek O'nu arzu edene!...
Selam olsun sessizlikte bile O'nun sesiyle hayat bulana
Selam olsun O'nun Habibine,enbiyasına,evliyasına...
Selam olsun duasına hatrına yeri ve göğü ayakta tutanlara!...